Ülkemiz turizmi açısından çok önemli iki “söz” verildi…

Efendim şu kadar turist, bu kadar gece konaklama tabii ki çok önemli…

İçinde olduğumuz dönemde bunlar başarıldı da…

Ama, bunların ötesinde iki sözden bahsetmek isterim…

Birincisi, Turizm ve Çevre Bakanlığı, Güzelyurt ve Lefke’de turizmin canlandırılmasına yönelik olarak Gemikonağı gümrük binasına iskele inşa edecek…  

Gemikonağı-Mersin arası hızlı feribot seferleri düzenlenecek…

Bölgenin canlanması ve artan öğrenci kapasitesinin Türkiye – KKTC ulaşımı adına muhteşem bir olay…

Bu olayın takipçisi olacağım…

Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, bölgede turizmin geliştirilmesi amacıyla birçok proje hayata geçirildi.

Buna göre, Lefke Vasıf Palas ve Güzelyurt’taki tren istasyonu için ihale sürecine girildi, bölgedeki müzeler de restore edilecek.

Gerçekten bölge için çok değerli adımdır bunlar…

Ve bunca yıldır başarılmayan hatta konuşulmayan konulardır…

Planlarda, bölgeye butik otel yatırımlarının teşvik edilmesi de var...

Canlılık olacağından eminim...

Başarılması için ayrıca duacıyım...

 

***

 

İkinci konuya gelince...

Bu konu ülkemizin ciddi kanayan yaralarından biri...

Deniz kirliliği...

Ve deniz kirliliği konusunda bunca yıldır en küçük bir denetim yapılmıyor olması...

Turizm Ve Çevre Bakanlığı, denizlerdeki kirliliğe karşı da sıkı denetim başlattı.

Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, bundan böyle denizlerdeki sürekli atıksu izleme sistemleri, Bakanlıkta 7/24 kamera sistemiyle takip edilebilecek ve olası bir kirlilik durumunda bakanlığa anında veri aktarılabilecek.

Kurulacak yeni sistemle denizlerde atıksuların yarattığı kirliliğin önüne geçilmesi ve deniz suyunun sürekli temiz kalması hedefleniyor.

Ve ceza tabii ki...

Kirletene de ceza kesilecek...

Ama cezanın derdinde değilim...

Bu konuda bir adım atılması bile önemlidir...

Bu konunun da sıkı takipçisi olacağım...

Yukarıda da belirtmeye çalıştığım gibi, mesele şu kadar turist taşımak, bu kadar yatağı doldurmak değildir...

Mesele, turizmle tümden ilgilenmek, sıkıntılı noktalara müdahale edebilmek; bunca yıldır ihmal edilen bölgelere de el uzatabilmektir...

Bu arada belirtmek lazım; iki konuda da yaşanacak gelişmeler, Bakan Fikri Ataoğlu’nun “başarı” hanesine, altın harflerle yazılır...