KTMMOB Meteoroloji Mühendisleri Odası, ülkede yaşanan doğal afetlerin en önemlilerinden biri olan kuraklıkla ilgili son günlerde ilgili kurumlar arasında yaşanan tartışmalar ve sarf edilen bilinçsiz sözlerin Meteoroloji mesleğini ve ülkede Meteoroloji hizmetlerini yürüten Meteoroloji Dairesi ve idaresini oldukça rencide eder bir boyuta ulaştığını belirtti.
MMO Yönetim Kurulu’ndan yapılan yazılı açıklamada, özellikle son yıllarda, değişen iklim koşullarının da etkisiyle meteorolojik afetlerin oluşum sayıları, etkili oldukları süre ve şiddetlerinin arttığı, daha önce sık görülmeyen bazı afet türlerinin daha fazla ve etkili olduğu kaydedildi.
İklim değişiminden en fazla etkilenmesi beklenen Akdeniz havzasında yer alan KKTC’de başta sel ve kuraklık olmak üzere, dolu, don, fırtına, yıldırım, toz ve orman yangını afetlerinin oldukça sık meydana geldiği kaydedilen açıklamada, kuraklığın Dünya üzerindeki her iklim kuşağında, hatta yağışlı alanlarda dahi, görülebilen doğa kaynaklı afetler içerisinde en karmaşık ve en tehlikelisi olduğu belirtildi.
Kuraklığın, diğer afetlere oranla çok daha fazla insanı etkilediği belirtilen açıklamada, kuraklığın meteorolojik olarak yağışların “normal” seviyesinin altına düşmesi olarak tanımlandığı, Birleşmiş Milletler (BM) Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi’nde yer alan tanımıyla, "yağışların kaydedilen normal seviyelerinin önemli ölçüde altına düşmesi sonucu arazi ve su kaynaklarını olumsuz etkilenmesi ve hidrolojik dengede bozulmalara sebep olan doğa kaynaklı olaydır" ifadeleriyle anlatıldığı kaydedildi.
“ÜLKELER CİDDİ KURAKLIK TEHLİKESİYLE KARŞI KARŞIYA”
MMO açıklamasında şunlara yer verildi:
“Kuraklık, başta meteorolojik olmak üzere tarımsal, hidrolojik ve sosyo-ekonomik olarak kendini gösterir. Kuraklığın başlangıç ve bitişinin belirsiz oluşu, kümülatif olarak artması, aynı anda birden fazla kaynağa etkisi ve ekonomik boyutunun yüksek olması onu diğer doğa kaynaklı afetlerden ayıran en önemli özellikleridir.
Başta yanı başımızda bulunan Türkiye olmak üzere, Dünyanın birçok ülkesinde bilimsel yöntemlerle yapılan ve yayınlanan kuraklık haritaları incelendiğinde, ülkelerin ciddi bir kuraklık tehlikesi ile karşı karşıya kaldığı aşikardır.
Bir bölgedeki Meteorolojik kuraklığın tespiti amacı ile kullanılan bilimsel kuraklık analizleri ülkemizde de Meteoroloji Dairemizde meteoroloji mühendisleri tarafından her ay için; aylık, 3 aylık, 6 aylık, 9 aylık ve 12 aylık periyotlar halinde hazırlanmaktadır. Ayrıca her üretim yılına ait kuraklık haritası Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Tarım Sigorta fonu tarafından hazırlanıp yayınlanmaktadır. Meteorolojik kaynaklı doğal afetler arasında bulunan kuraklığın tespiti ile ilgili kuraklık haritalarının hazırlanması amacıyla kurulan komite veya ilgili üyeler tarafından yapılan çalışmalarda meteoroloji mühendislerinin bulunmaması yapılan haritalara olan güveni azaltmaktadır. 
Yaptığımız araştırmalar neticesinde, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı Tarım Sigorta fonu tarafından yapılan bu çalışmaların herhangi bir bilimsel yönteme dayanmadığı ve yüzeysel olarak yapıldığını görmekteyiz. Yine hasat zamanı başlamadan önce yayınlanması gereken bu haritanın çiftçi tarlasını sürdükten sonra tarlada ürün kalmadığı bir dönemde açıklanması çiftçimizin itiraz hakkını elinden almıştır.
Meteoroloji biliminin dallarından biri olan zirai meteoroloji bünyesinde fenolojik gözlem yapmak, bu gözlemler sonucunda bitki ıslahı, zirai mücadele, tarım planlaması, kültürel işlemler (ekim, dikim, sulama ve gübreleme) ve uygun tohum çeşitlerinin seçilmesi konusunda tavsiye vermek, ayrıca her yıl mevsimsel tahmin haritaları kullanılarak mevsimsel tahmin yapmak ve halkı bilgilendirmek Meteoroloji Dairesi’nin görevleri arasındadır.” 
“YAKIŞIKSIZ SÖZLER, BİLGİSİZ TUTUM VE DAVRANIŞLAR…”
MMO açıklamasında ayrıca, yerel bir televizyon programında işini yaptığı için bir daire müdürüne yakışıksız sözlerle saldırıda bulunan kişilerin bilgisiz tutum ve davranışlarını anlamanın mümkün olmadığı da belirtildi.
Açıklamada, “Gelinen bu aşamada meslekle ilgili böylesine ciddi bir konuda Odanın fikrinin alınmamış olması ve bilime önem verilmemiş olması nedeniyle ilgili kurumları ve kişileri Meteoroloji Mühendisleri Odası olarak şiddetle kınıyoruz. Tüm bu konularda tek temennimiz iklim değişimine bağlı olarak gelişmesi muhtemel doğal afetlere karşı hazırlıklı olunabilmesi amacı ile konusunda uzman mühendisler tarafından hazırlanacak afetlerle mücadele ve eylem planlarının bir an önce hazırlanıp hayata geçirilmesidir.” ifadelerine de yer verildi.