2021’den 2022’ye geçerken bolca iyi, dileklerde bulunuluyor.

Bu dileklerde bulunanlar bile herhalde ağzından çıkana pek inanmıyordur.

Keşke her dilek yerine gelebilse ama ülkemize baktığımızda, ortada tam bir sorunlar yumağı var ve arka arkaya gelen hükümetler, özellikle de önceki azınlık hükümeti tam bir enkaz bırakmış durumda.

Uzmanların öngörülerine göre 2022’de Covid-19 salgını da ekonomik krizler de son bulmayacak.

Yani hem salgına hem de döviz krizlerine karşı ciddi tedbirler alınması gerekiyor.

Peki, o tedbirler alınabilecek mi?

Bilemiyorum, erken genel seçimden sonra nasıl bir hükümet kurulacak?

O hükümet, bu gibi sorunların üstesinden gelebilecek mi, farklılık yaratabilecek mi?

Bunları zaman gösterecek ama şu anda Covid-19’da kontrol kaçmak üzere.

İki yıldır bu salgın sürüyor ve hükümet edenler halen tecrübe edinemedi.

Daha iyi olunması gerekirken, tam tersine daha kötüye gidiliyor.

Temas Takip Ekibi yetersiz kalmaya başladı, pozitif hastalara ulaşmakta geç kalınıyor, pozitif hastalar ve temaslılar muhatap bulamıyor…

Temas Takip Ekibi neden yetersiz kalıyor, sorunu nedir?

Daha önce takdir edilen bu birime ne oldu ki şikâyet konusu oldu?

“1102” numaralı telefon cevap vermiyor, insanlar sorularına cevap bulamıyor.

Cevap verildiğinde de insanlara “sizi arayacağız” deniliyor, aranmıyor.

Koskoca devlet, halka hizmet verecek bir çağrı merkezi kuramıyorsa, vay halimize…

Ortada kocaman bir kriz var ama bunun için bir şey yapan yok.

İnsanları canından bezdirdiler, herkes ne yapacağını bilemiyor.

Nedir yani şimdi bu? Salgın başlayalı iki yıl oldu, halen tecrübe kazanılamadı mı?

Tecrübe kazanmak bir yana, hükümet ve sağlık bakanlığı, sanki bildiklerini de unutmuş durumda.

Omicron varyantı bu kadar süratli yayılırken, ne tedbir var, ne organizasyon ne de başka bir çalışma.

Ne pozitif hastalarla ve temaslılarla ilgilenilebiliyor ne de bulaşı engellemek için tedbir var.

Omicron tüm dünyada yayılırken, benzerinin bizde de olacağı belliyken, geçmişte de önce başka ülkelerde yayılmış, bize gelmişken, bu kez de böyle olacağını düşünemiyor muyuz?

Bu nasıl bir sorumsuzluktur böyle?

Varsa yoksa seçim ve seçim çalışmaları… Tamam ama hayat devam ediyor ve bir taraftan Cobid-19, diğer taraftan döviz krizi bu toplumu perişan etti.

Döviz yine artışa geçti, döviz krizi için bir şey yapamıyorsunuz, Covid-19’da yine çaresiz kaldınız…

Peki hu halk ne yapacak? Kimden medet umacak?

Halkı bu kadar çaresiz durumda bırakanlar, onlardan yeniden oy istiyor, üstelik oy istemek için yollara düştüğünden işini yapamıyor, sorunlarla ilgilenmiyor.

Bu halk, insanları mağdur edenleri yeniden seçecek mi acaba?

Şimdi kendisini mağdur eden, seçildikten sonra bu sorunları çözecek mi? Hiç sanmıyorum.

Ben Covid-19 salgını ve döviz krizi üzerinde durdum ama bu ülkedeki bütün sorunlar devam ediyor, kronik sorunlar da yakıcı etkisini sürdürüyor.

Durum hiç iyi değildir, ülke büyük bir perişanlık yaşamaktadır.

Bunca sorun içinde 2022 için iyi dileklerde bulunsak ne olacak, bulunmasak ne olacak?

Yılın adı ve takvimler değiştiğinde bir şey mi değişir? Hayır değişmiyor.

Hepsinden önce zihniyetin değişmesi gerekiyor, zihniyet değişmedikçe, yıl değişmiş, seçim olmuş ne fark eder?

Aynı beceriksiz kişiler seçilir ve yine aynı görevlere gelirse bir şey mi değişir?

Hayır değişmez ama bunu kaç kişi görebiliyor, kaç kişi bireysel değil de toplumsal çıkarlar için sandığa gidiyor?

Pek ümitli değilim ama umarım vatandaşlarımızın çoğunluğu bazı şeyler artık anlayabilsin, gerçeği görebilsin.