Mağusa İnisiyatifi, Maraş’ın yasal sahiplerinin yerleşimine açılması ve Ercan Havalimanı’nın uluslararası trafiğe açılmasının çözüme yönelik katkı sağlayacağına inanç belirtti.

Mağusa İnisiyatifi sözcüsü Okan Dağlı, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde çeşitli kanallarda yer alan haberlerde, Kıbrıs sorununda ivme kazandıracak Maraş ve Ercan Havalimanı konusunda yeni girişimlerin başlatıldığına dair bilgilerin öne çıktığını işaret etti.

Mağusa İnisiyatifi olarak, güven yaratıcı önlemlere gerektiği kadar önem verilmemesinin çözümü ötelemekten başka bir işe yaramayacağına inandıklarını belirten Dağlı, çözüm sürecinin sadece liderlerin müzakeresi ile ileriye gidip sonuçlanacak bir süreç olmadığının yaşayarak öğrendiklerini vurguladı.

Dağlı, sürecin ancak ve ancak eş zamanlı başlatılacak güven yaratıcı önlemler, bunun yanında da liderlerin çalışmalarına katkı koyacak yabancı ve yerel uzman kadroların çalışmasıyla ileriye taşınabileceğine dikkat çekerek, sürecin sonunda toplumların onayına sunulacak bir çözüm metninin başarısının; birbirine güven duyan ve çözümün fayda sağlayacağına ikna olmuş olan toplumların çoğunluğundan “Evet” oyu aldıktan sonra mümkün olabileceğine vurgu yaptı.

Yıllardır süren kapsamlı müzakerelerin gösterdiği gibi sadece liderlikler arası yapılacak olan çözüm müzakerelerinin Kıbrıs sorununu sonuçlandırmasının mümkün olmadığını ifade eden Dağlı şöyle devam etti:

“Müzakerelerin yanında halkın da sürece hazırlanmasının önemine inanıyoruz. Bu nedenle liderlikler arası müzakerelerin yanında, toplumlararası diyaloğu ve işbirliğini arttıracak güven yaratıcı önlemlerin de sürekliliğinin eş zamanlı olarak sağlanması gerektiğini bir kez daha vurgulamayı görev biliriz.

Bu noktada Maraş ve Limanlar açılımının çözüme giden süreçte ortak yaşama ve ekonomik gelişmeye emsal teşkil edeceğini ve bu adımın son derece hassas bir güven yaratıcı hamle olduğunu vurgulamak istiyoruz.

Bu noktada, Mağusa İnisiyatifi olarak, Kıbrıs’ın birleştirilmesine katkıda bulunacak olan Maraş’ın durumunun uluslararası hukuka uygun olarak düzenlenmesine yönelik başlatılan girişimleri selamlıyoruz.

Bu bağlamda Maraş’ın yasal sahiplerinin yerleşimine açılması ve Ercan Hava Limanı’nın uluslararası trafiğe açılmasındaki engellerin ortadan kaldırılması ile çözüme yönelik katkı sağlayacağına inanıyoruz.”

Dağlı, açıklamasında, Mağusa ve Maraş’ın geleceği ile ilgili düşüncelerini tekrarlayarak, “Maraş’ın yasal sahiplerine iade edilmesi gerektiğini, Maraş’ın BM denetiminde açılıp, iki toplumun kararları doğrultusunda yönetilmesi ile, kapsamlı görüşmeler yoluyla her gün toplumlar arasında yaşanan diyalog eksikliğinin ötesine geçileceğine inandıklarını, Maraş’ın yasal sahiplerine BM denetiminde geri iade edilerek yeniden yapılanmasına olanak sağlanıp, iki toplum arasında oluşacak ortak  girişimciliğin ve iş alanlarının oluşmasıyla bölgenin adadaki çözüme katkı sağlayacak kuvvetli bir emsal oluşturacağına inandıklarını” kaydetti.

Maraş’ın özgürleştirilmesinin hem bölgeye hem de ekonomik krizle boğuşan Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum taraflarına siyaseten ve sosyo-ekonomik fayda sağlayacağına, bulunacak bütünlüklü çözüm metnine ise toplumların referandumda olumlu bir şekilde yaklaşmasına katkıda bulunacağına inandıklarını ifade eden Dağlı, “BM ve AB'nin, Maraş ve Limanlar açılımını formüle ederken, malların, hizmetlerin, kişilerin ve emeğin serbest dolaşımı ve ortak yaşam ile ilgili sorunları aşmada büyük bir deneyimi olduğu ve kazanılan bu deneyimin  bütünlüklü çözümü ada çapında uygulamada da anahtar rolü üstlenebileceğine inanıyoruz” dedi.