İktidarın İş Yasası’nın 30. maddesinde yapmak istediği değişiklikle, çalışanların toplu sözleşme hakkını elinden almak istediğini söyleyen Hür-İş Federasyonu Başkan Vekili Ahmet Serdaroğlu, sert tepki gösterdi. İş Yasası’ndaki 30. Maddeyi değiştirmek için Meclis’e yasa tasarısı sevk eden hükümetieleştiren Hür-İş Federasyonu Başkan Vekili Ahmet Serdaroğlu, “Çalışanların toplu sözleşme hakkını elinden almak isteyen bu yasayı asla kabul etmeyiz.  Modern kölelik sistemi kurmak istiyorlar. Hür-İş Federasyonu olarak getirilmek istenen yasaya karşı tüm sendikaların ortak mücadele başlatması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

“SENDİKAL YAŞAM İÇİN BÜYÜK TEHLİKE”

Çalışma hayatında deprem etkisi yaratan yasa tasarısı hakkında Hür-İş Federasyonuna bağlı Kamu-İş, Büro-İş, Memur-Sen, Bay-Sen, DAÜ Per-Sen, Bass Sendikası, Din Gör-Sen ve Bel-Sen adına ortak açıklama yapan Başkan Vekili Ahmet Serdaroğlu, şunları kaydetti: “Yine hükümetin yasadışı uygulamalarından biriyle karşı karşıyayız. İş yasalarındaki değişiklikle ilgili yasa tasarısı Meclis’e gelir gelmez federasyona bağlı tüm sendikalarla toplandık. Bu yasa sendikal yaşamla ilgili çok büyük bir tehlikedir. Biz federasyon olarak bu tehlikeyi görüyoruz. Yasada yapılan değişiklikle toplu iş sözleşmeleri ortadan kalkacak. Toplu iş sözleşmelerindeki kazanılmış haklar geriye götürülecek.”

“EMEK SÖMÜRÜSÜ PEŞİNDELER”

Yasayla asıl hedefin emek sömürüsü olduğunu ifade eden Serdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz emek dünyasının sömürülmesini önlemek için, toplu iş sözleşmelerinin özel sektörde de yaygınlaşması için mücadele ederken böyle bir yasayla karşı karşıya kaldık. Şu anda kurulan azınlık hükümeti emek sömürüsünü hedef aldığını, imzaladığı mali protokol ile bize gösterdi. Azınlık hükümeti topluma fayda getirecek yasaları getireceği yerde, alım gücünü düşürmenin peşine düştü. İş hayatında emekçiyi ucuz çalıştırılabilmek için iş yasalarını değiştirmek istiyorlar.”

“KIDEM TAZMİNATI DA TEHLİKEDE”

Yasanın Meclis’e geldiğini ifade eden Serdaroğlu,  “Hür-İş federasyonu olarak bununla ilgili sendikal birlik içinde bir mücadele başlatılması gerektiğini düşünüyoruz.  Yasa işyerlerinde örgütlü olan tüm sendikaları yakından ilgilendiriyor. Federasyona bağlı başkanlığını yaptığım Kamu-İş’in yürürlükte olan yasalara göre kazandığı kıdem tazminatı davasını bile ortadan kaldırmaya yönelik bir taleple karşı karşıyayız.  Yapılmak istenen değişiklikle yargı kararlarını dahi değersizleştirmeye çalışıyorlar” dedi.

“KKTC’Yİ SEVİYORUZ, SAHİP ÇIKIYORUZ”

Sendikal yaşamı zayıflatmaya çalışan bu yasayı asla kabul edemeyeceklerini kaydeden Serdaroğlu, “Modern kölelik sistemi kuruyorlar. Bu sistemin içinde sendikalar yoktur. Olamazlar. Şu anda iş yasasında maddelerin değiştirilmek istenmesinin nedeni de budur. Hükümet aklını başına almalı.  Bizim derdimiz siyaset değil. Bizim derdimiz emek mücadelesidir. Bizim derdimizi emeği sömürmek isteyenlere karşı net duruş sergilemektir. Sendika olarak da KKTC’yi seven bir sendikayız. Devletimize sahip çıkıyoruz. Çalışma barışı içinde sağlam bir zeminde büyümesi için mücadele ediyoruz. Bunu herkes böyle bilsin” diye konuştu.

“30. MADDEDE DEĞİŞİKLİKLE NE HEDEFLENİYOR?”

İş Yasası’nın 30. Maddesinde yapılmak istenen değişikle çalışanların toplu sözleşme hakkı elinden alınmak isteniyor. Toplu iş sözleşmelerini garanti altına alan mevcut yasaya göre, yenisi imzalanıncaya kadar eski toplu iş sözleşmesi devam ediyor. Getirilmek istenen yasayla hükümet bir yıl boyunca toplu iş sözleşmesini imzalamazsa eski sözleşme de ortadan kalkıyor. Yani kazanılmış bütün haklar kaybediliyor. Oysa Türkiye’de de yenisi imzalanıncaya kadar eski toplu iş sözleşmesi devam ediyor.

Hükümetin getirmek istediği değişiklikle toplu iş sözleşmesinin müzakere süresi de kısıtlanıyor. İşçi ve işverenden bir ay içinde toplu sözleşmeyi imzalaması isteniyor. Oysa uyuşmazlık ve hakem kurulu da ele alındığında bu süre için en az 65 gün gerekiyor.

Kamu-İş’in kazandığı kıdem tazminatı davasının temelini de 30. Madde oluşturuyor. Hükümet davayı istinafa götürmüştü. Şimdi bu maddede yapılmak istenen değişiklikle İstinaf’da davanın bozulması hedefleniyor.