Başbakan Ersan Saner, Anneler Günü nedeniyle mesaj yayınladı.

Saner, “Biz Kıbrıs’ta annelerin bugün de yarın da iki halk arasındaki çatışmalar dolayısıyla ağlamayacağı bir çözüm istiyoruz…” dedi.

Başbakan Saner, mesajında şu ifadeleri kullandı:

“Annelerin insan yaşamındaki yerini, önemini kelimelerle, demeçlerle, kitaplarla ifade etmek, anlatmak mümkün değildir.

En tanınmış doktorun verdiği ilacın bile ‘ben öptüm geçer annem sözünden daha güçlü olmadığı’  ifadesinden de anlaşılacağı üzere herkes için anne,  yaşama başlangıç, karşılıksız sevgi, şefkat, şifadır.

Bir ihtiyacımız olduğunda yanımızdaki en sadık arkadaş, bir derse ihtiyacımız olduğunda, yanımızdaki en iyi öğretmendir anne.

Anne birleştiricilik, yapıcılık, özveridir. Anne, insanlığın, milletin, ailenin temel çekirdeğidir.

Bize sevgisi ile rehberlik eden Annelerimize ve ailemizdeki anne olan yakınlarımıza sevgimizi ve minnettarlığımızı ifade edebilmek için her yıl anneler gününün kutlanır olması bizlerin onlara şükranlarımızı ifade etmemiz için büyük bir fırsattır.

 Anneleri bir gün değil, her gün anmak, onlara sevgi ve saygımızı bir an olsun bile eksiltmemek, tam tersine artırmak bizi yüceltir, yükseltir, mutluluk yolunda sağlıklı bir şekilde ilerlememizi sağlar.

Sağlıklı, mutlu, refah ve güven içinde bir toplum, vatandaşının hizmetinde bir Devlet olgusuna ulaşmak için annelerimize, ailelerimize, onların doğru yönlendirmelerine büyük gereksinim vardır.

Kıbrıslı Türk anneler bugünlere gelişimizin, kaydettiğimiz tüm başarıların en önemli emektarıdırlar.

Kıbrıs Türk anasının daha kundaktayken kulaklara fısıldadıkları ninniler, anlattıkları öykülerle milli ve dini aidiyetimizi kaybetmeden, direnerek, mücadele vererek özgür, egemen, güven içinde günlere, Devlet sahibi bir halk noktasına ulaştık.

Kıbrıs Türk analarının benimseme ve uygulamadaki gayreti ile Atatürkçü çizginin takipçisi olduk, çağdaş uygarlık yolunda ilerledik.

Kıbrıs Türk analarının refah ve güven içinde yaşamamız için eşinin, evlatlarının yanında verdiği mücadele, sıfır noktasındaki bir ekonomiden tüm dünya ile ticaret yapabilen, sanayi bölgeleri dolup taşan, birçok üniversitesi bulunan, turizmde 30 bin yatak kapasitesini aşan bir noktaya gelmemizde başlıca etkenlerden biri olmuştur.

Son zamanlarda, Koronavirüs salgını nedeniyle zor günlerden geçmekteyiz. Bir yandan salgının etkilediği insanlarımızı ve ülkemize şu veya bu nedenle gelenleri tedavi etmeye, pozitiften negatife dönmelerini sağlamaya çalışıyor salgının önünü almak için giderek artan testler yapıyor, diğer taraftan Anavatan Türkiye’nin güçlü desteği ile sağlık alt yapımızı güçlendirmeye, aşılama çalışmalarımızı mümkün olan en kısa sürede tamamlamaya çalışıyoruz.

Kimse merak etmesin. Bugünleri de birlik beraberlik içinde aşacağız. Bizler, salgının geçmesi ile birlikte hızlı bir toparlanma ve kalınma sürecine gireceğimizden eminiz.

Bu yöndeki en büyük desteği de yine evladının, ülkesinin daha güzel günler görmesi için dua eden, gayret gösteren annelerimizden alacağımıza güvenimiz tamdır.

Hep vurguladığım üzere Kıbrıs konusunda Rum komşularımızla daha fazla gecikmesizin bir antlaşma yapmak arzu ve hedefindeyiz. Ama bu sadece bizim istememizle olmuyor.

Rum komşularımızın da bir an önce uzlaşmadan yana tavır koymaları ve bizim de kendileri kadar egemen bir halk olduğumuzu, bir devlete sahip bulunduğumuzu kabul etmeleri lazımdır. Anlaşma olsun diye bizi güvenliğimizden, egemenliğimizden yoksun bırakmalarına izin veremeyiz.

Kıbrıs Türkü’nü Rum tarafındaki tüm partilerin hedefledikleri gibi devlet sahibi bir halk noktasından, Rum Devleti’ne yama olmayı kabul etmiş bir topluluk noktasına indirgersek tarihimize, mücadelemize, atalarımıza ve gelecek nesillere karşı büyük bir suç işlemiş oluruz.

Biz Kıbrıs’ta annelerin bugün de yarın iki halk arasındaki çatışmalar dolayısı ile ağlamayacağı bir çözüm istiyoruz.

Bunun yolu ise Kıbrıs’ta var olan gerçeklerin kabul edilerek yola çıkılmasından geçer. Bu duygu ve düşüncelerle herkesin ‘Anneler Günü’nü’ kutlar, tüm annelerimize sevgi, saygı ve şükranlarımızı.”