Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası, maaş odaklı bütçe politikaları, borçlanma ve hayat pahalılığı artışlarının ülkeyi sürdürülemez bir noktaya taşıdığını belirterek, “Fedakârlık sırası artık çok kazanandan az kazanana transferdedir” açıklamasında bulundu.

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası, yaptığı yazılı açıklamada, maaş, istihdam ve hayat pahalılığı artışlarıyla mevcut düzenin bugüne kadar taşındığını, yerel kaynakların neredeyse tamamının bu amaçla kullanıldığını kaydetti. Açıklamada, kaynakların yetmediği noktalarda borçlanmaya gidildiği belirtilerek, “Diğer bir ifadeyle maaş ödensin diye yapılabileceklerin hepsi yapıldı. Bu uğurda kurumlar gözden çıkarıldı, kuruluşlar etkisizleştirildi” denildi.

Açıklamada, havayolları ve havaalanlarının bu durumun hafızalardaki örnekleri olduğu ifade edilirken, TÜK, Binboğa, Cypruvex ve DAÜ gibi stratejik kurumların içinin boşaltıldığı savunuldu. Sağlığın ulaşılmaz hâle getirilerek özelleştirildiği, devlet okullarının tartışılır duruma düşürüldüğü ve parası olan olmayan herkesin özel okullara yönelmek zorunda kaldığı belirtildi.

Yeni yatırımların bütçede artık öngörülmediği kaydedilen açıklamada, yatırımlar için ancak protokollerle çözüm arandığı ifade edilerek, “Tüm kaynaklarını sadece maaşlara ayırıp yine de yettiremeyen başka bir devlet var mı?” sorusu yöneltildi.

KTOEÖS’ten Başbakanlık ışıklarında tabutlu eylem
KTOEÖS’ten Başbakanlık ışıklarında tabutlu eylem
İçeriği Görüntüle

Maaş ödemek için yalnızca borçlanmaya değil, kara paraya, ranta ve kayıt dışılığa da göz yumulduğu ileri sürülen açıklamada, fonlar ve farklı amaçlarla toplanan kaynakların bu doğrultuda harcandığı belirtildi. Tüm bunların alkışla karşılandığına dikkat çekilen açıklamada, “Yasadır, maaş yetmiyor, alım gücü düştü denebilir. Doğrudur” ifadelerine yer verildi.

Eğitim, sağlık, ulaşım ve kreşin paraya dayandığı bir sistemde alım gücünün sağlanmasının mümkün olmadığı vurgulanan açıklamada, et ve süt gibi temel tüketim ürünlerinde KKTC’nin dünya birinciliği seviyesinde olmasının bir anormalliğe işaret ettiği kaydedildi.

Hayat pahalılığının iki tarafı kesen bir bıçak olduğu belirtilen açıklamada, toplumsal duyarlılığın şart olduğu ifade edildi. Son yıllarda hayat pahalılığı artışına rağmen ciroların ve gelirlerin nominal olarak dahi büyümediği bir coğrafyada yaşandığına dikkat çekilerek, bu koşullarda maaş artışının mümkün olmadığı savunuldu.

Açıklamada, popülist yaklaşımlarla maaş artışı yapılır gibi gösterilip vergi, fon, harç ve gümrüklerle bunun geri alınmasının “ayağa kurşun sıkmak” anlamına geldiği belirtildi. “Mesajımız nettir. Parmağımızın arkasına saklanmayız” denilen açıklamada, oransal artışların kabul edilemeyeceği vurgulandı.

Bugüne kadar az kazanandan maaşlar için sermaye transferi yapıldığı ifade edilen açıklamada, “Şimdi fedakârlık sırası sizde. Çok kazanandan az kazana transfer zamanı geldi” denildi. Bunun yanında altyapı, sağlık, eğitim ve yeni yatırımların da öngörülmesi gerektiği kaydedildi.

Açıklamanın devamında, “Bizde kalmadı. Cep delik, cepken delik. Yeterince soydunuz” ifadeleri kullanıldı. Ülkede yaklaşık 15 bin esnaf ve zanaatkârın esaret koşulları altında gün çalışıp gün harcadığı belirtilerek, bunların üçte birinin tek başına 11-12 saat çalışarak işini ayakta tutmaya çalıştığı, geri kalanının ise borçlanarak zaman kazanmaya çalıştığı ifade edildi.

Kıbrıs Türk Esnaf ve Zanaatkarlar Odası açıklamasını, “Bu düzen böyle gitmez” sözleriyle tamamladı.