Yatırım yaptıkları bölgelere değer katan Halken İnşaat, hayata geçirdiği çevre dostu projelerle sektöründen kendini diğerlerinden farklı kılıyor

Ahmet İLKTAÇ

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) en köklü inşaat şirketlerinden olan Halken İnşaat, yatırımlarıyla özellikle Tuzla ve Mutluyaka köylerine değer kattı.

1996 yılında 28 dostun ortaklığında kurulan Halken İnşaat, geride bıraktıkları 23 yılda müşteri memnuniyetinde oldukça üst düzeyde bir seviye yakaladı.

Çevre dostu projelerle ön plana çıkan Halken İnşaat, dikey büyümeyi tamamen dışlamasa da daha çok doğayla barışık projeler üretmeyi tercih ediyor.

Şahali: “ Şirket 28 ortakla kuruldu”

Gazetemiz NORTH CYPRUS UK’e konuşan Halken İnşaat Direktörleri’nden Erhun Şahali, şirketlerinin 1996 yılı Ekim ayında farklı şekillerde dostlukları olan 28 ortak tarafından kurulduğunu söyledi.

Şirketlerinin kuruluş amacının Mağusa ve bölgesine konut ihtiyacını karşılayacak projelerle inşaat sektöründe yer etmek olduğunu ifade eden Şahali, şirketlerinin kuruluşundan sonra ilerleyen dönemlerde ortakların bazılarının yaşlarının ilerlemesi sonucu emekli olduklarını ancak çok ortaklı yapının hala devam ettiğini bildirdi.

“Şirketi kuran kuşak emekli oldu ancak 2’nci kuşak şirketin yönetimini devam ettirmektedir” diye konuşan Şahali, faaliyet alanlarının ağırlıklı olarak Mağusa merkezde apartman projeleri olduğunu, Tuzla ve Mutlukaya’da hem tek katlı hem de dubleks evler olmak üzere müstakil ev projeleri bulunduğunu aktardı. Erhun Şahali, İskele Bölgesi’nde de yatırımları bulunduğunu dile getirdi.

Erozan: ““Dream Life Karpasia Tatil Sitesi denize 200 metre”

Şirketin bir diğer direktörü Sercan Erozan ise, dubleks villalar üzerinde yoğunlukları olduğunu ifade etti. Genel olarak 2 katlı ancak son zamanlarda tek katlı binalar inşa etmeye başladıklarını anlatan Erozan, Tuzla-Mutluyaka’da villa, Mağusa ve İskele Bölgesi’nde de apartman projelerini hayata geçirdikleri kaydetti.

Mayıs 2020’de tamamlanacak olan Yenierenköy’de “Dream Life Karpasia Tatil Sitesi” projeleri olduğunu belirten Erozan, bu projenin 29 hanede oluşacağını dile getirdi.

“Dream Life Karpasia Tatil Sitesi’nin” denize 200 metre mesafede Karpaz’ın en güzel sahillerine çok yakın bir konumda olduğuna dikkat çeken Erozan, sitenin kapalı bir site olacağını, ortak yüzme havuzu, yeşil alan, kontrollü girişi olacağını ve ayrıca siteye girişlerin telefondan SMS yoluyla sağlanabileceğini açıkladı.

Sercan Erozan, yakın vadede Mağusa ve İskele dışındaki bölgelerde yatırımlar için hazırlıklarının sürdüğünü söyledi. Erozan, özellikle Lefkoşa pazarına girmek için hazırlık içerisinde olduklarını kaydetti.

“Yatırım yaptığımız bölgelere değer katıyoruz…”

Şirketlerinin projelerinin çevre dostu olduğuna vurgu yapan Erhun Şahali şu şekilde konuştu:

“Çok fazla dikey büyüme içerisinde olan bir şirket değiliz. Dikey büyümeyi tamamen dışlamıyoruz ancak doğayla barışık projeler yapmaya çalışıyoruz. Halken mahallelerinin; yeşil alanı, oyun sahaları, ev bahçelerinde geniş alanları vardır. Müşterilerimiz aldıkları konutları ömürlük olarak kullanmaktadırlar. 1996 yılında kurulup ilk yatırımlarımızı yapmaya başladığımızda Tuzla’da toplu konut projesi yapan yoktu. Bu nedenle biz yatırım yaptığımız bölgelere değer kattığımıza inanıyorum. Yeni yaşam alanları yarattık. 2010 yılında Mutluyaka’da yaptığımız projede, Tuzla’da yaşanan Mutluyaka köyünde de yaşandı. Mutluyaka köyüne ilk yatırım yapan şirket olduk. Mutluyaka’da şimdi Mağusa’nın gelişme alanlarından biri oldu. Dolayısıyla biz yatırım yaptığımız bölgelere değer kattığımıza inanıyoruz. En büyük amacımız, olabildiğince uygun şartlarla halkımızı konut sahibi yapmaktır. Çünkü barınma ihtiyacı insanların en önemli ihtiyaçlarından biridir”.

Fiyatlarını rekabetçi ve makul düzeyde tutmaya çalıştıklarını anlatan Şahali, fiyat bakımında büyük hırsları olmadığını, bu nedenle döviz baskısına rağmen olabildiğince fiyatlarını makul düzeyde tutup halkımıza konut alternatifleri sunmaya çalıştıklarını söyledi.

Erhun Şahali, günümüze kadar bine yakın insanımızı konut sahibi yaptıklarına vurgu yaptı.

“Dış pazara dönük adımlarımız artmaktadır”

Sercan Erozan, kendilerinden konut alan müşterilerinin, İngiltere’de yaşayan akrabalarının da kendilerinden konut aldığını ve oldukça memnun kaldıklarını kaydetti.

“Son dönemde hem yatırım hem kullanım amaçlı İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkler de Halken projelerine ilgi gösteriyorlar” diye konuşan Erozan şu şekilde konuştu:

“Yaşadığımız şöyle bir gerçek vardır. Gerçekten üzülerek söylüyoruz. Emlak piyasası dövize bağlı bir piyasa olduğu için yerli halkın alım gücü belli bir noktadan sonra zorlanmaktadır. Bu nedenle dış pazara dönük adımlarımız artmaktadır. Son dönemlerde daha fazla bir dış pazar arayışı içerisindeyiz”.

“Müşteri memnuniyetinde üst düzeyde bir seviye yakalandı”

Geride kalan 23 yılda kendilerinden konut alan insanların, evlatları için 2’nci konutu da şirketlerinden aldığını ifade eden Şahali, müşteri memnuniyetinde oldukça üst düzeyde bir seviyeyi yakaladıklarını dile getirdi.

Mağusa ve İskele bölgelerinde kendilerinden emlak alan insanların yakınlarının da diğer bölgelerde yatırımları olup olmadığını sorduklarını belirten Erhun Şahali, bu soruların kendilerini Mağusa ve İskele’nin dışında yatırım yapma arayışına götürdüğünü aktardı.

“Bu nedenle de yakın gelecekte Lefkoşa’da bir projeyle kendimizi göstereceğiz” diye konuşan Şahali, oldukça genç bir ekip olduklarına da dikkat çekti.

Erhun Şahali konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Aramızda yönetici pozisyonunda 1995 doğumlular da vardır. Bu nedenle genç ve dinamik bir ekiple yolumuza devam ediyoruz. Emlak piyasası oldukça yoğun rekabetin olduğu bir piyasadır. Biz 23 yıllık geçmişimizden onur duyuyoruz. Bu piyasada halkımızın desteğiyle birlikte daha uzun yıllar var olmayı hedefliyoruz”.

Her zaman bölgenin spor kulüpleri ve sivil toplum örgütleriyle dayanışma içinde olduklarına da vurgu yapan Şahali, “ Elimizden geldiğince katkı yapmaya çalıştık. Çevreye duyarlı projelerde yer aldık. Ağaçlandırma kampanyalarına destek verdik. Okullarımıza da mümkün olduğunda bir takım katkılarımız oldu” dedi.

Sercan Erozan, devlet dairelerinde bağış olarak bir takım tadilat ve tamiratlar yaptıklarını belirtti ve bazı eğitim kurumlarının etkinliklerinde sponsor görevi üstlendiklerini dile getirdi. Üniversitelere bir takım sponsorluklarda bulunduk.

Erhun Şahali “Mağusa sizin için ne ifade ediyor” sorusu şu şekilde cevap verdi:

“Mağusa bizim en büyük aşklarımızdan biridir. Mağusa’yı doğup, büyüdüğümüz bir yer olarak çok seviyoruz. Daha da iyi bir hale getirmek için sadece iş hayatında değil, farklı mecralarda da katkı yapmaya çalışıyoruz. Ben son bir yıldır belediye meclis üyesi olarak da Mağusa’ya elimden geldiğince katkı yapmaya çalışıyorum. Mağusa’nın daha fazla dünyaya yüzünü dönüp, turizmden daha fazla pay alıp, denize daha fazla açılarak daha da bir dünya şehri olması en büyük hayalimdir.”

Mağusa…

Mağusa’nın kültürel mirasının rekabet üstü bir değer olduğuna da vurgu yapan Şahali, bunların korunarak Mağusa’nın gelişmesi ve çarpık yapılaşması olmamasını hayal ettiğini dile getirdi.

Erhun Şahali, Derinya Kapısı’nın açılması dahi kentte ciddi bir heyecan yarattığını işaret etti.

Mağusa’nın en büyük dezavantajlarından birinin kapalı Maraş olduğunun altını çizen Şahali, Kapalı Maraş’ın karşılıklı kabul edilebilir bir statüde hayat bulmasının Mağusa’nın geleceğini değiştirebilecek bir adım olacağını bildirdi.

Sercan Erozan’da “Mağusa” ile ilgili olarak; “Son 10-12 yıldır sürekli yurt dışına ziyaretlerde bulunuyorum. Başka hiçbir şehrin Mağusa’nın ki kadar güzel bir kıyı şeridi ve denizi olduğunu görmedim. Dünyada Mağusa gibi tarihi yerlerin olduğu kompakt bir şehir aslında çok nadir bulunur. Bunu aslında biz bu ölçülerde iyi kullandığımızı düşünüyorum. Yakında hazır olacak İmar Planı ile birlikte daha da güzel olacağına inanıyorum” diye konuştu.