Sağlıklı bir yaşam için doğru beslenmenin önemine işaret eden diyetisyenler, diyetlerde mutlaka gereksinim doğrultusunda karbonhidrat tüketilmesi gerektiğini belirterek, bol sebzeli ve domatesli yapılmış makarnalardan yedi.

 

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü, Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği, Obezite Diyetisyenliği Derneği ve Türkiye Diyetisyenler Derneğince "Hastalıklarda Beslenme Sempozyumu: Karbonhidrat Sayımı" düzenlendi.

 

Diyetisyenlere, diyabet tedavisinde etkin şekilde uygulanan karbonhidrat sayımı yöntemi ile ilgili temel prensiplerin ve güncel bilgilerin uygulamalı olarak aktarıldığı sempozyumda, doğal, besleyici ve sağlıklı bir besin olarak tanımlanan makarnanın sofralarda ve diyetlerde ne şekilde yer alması gerektiği anlatıldı.

 

Sempozyuma katılan yaklaşık 300 diyetisyen, kremasız, bol sebze ve domates sosuyla hazırlanmış makarnaların tadına bakarak, sağlıklı beslenmenin ipuçlarını verdi.

 

"TAHIL GRUBUNU YEMEZSENİZ, ZAYIFLAYAMAZSINIZ"

 

Sempozyumda gazetecilere açıklama yapan Obezite Diyetisyenliği Derneği Başkanı Prof. Dr. Nevin Şanlıer, yeterli ve dengeli beslenmede karbonhidratların çok önemli bir yer tuttuğunu ifade etti.

 

Bir kişinin günlük enerjisinin yüzde 50-60'ının karbonhidratlardan elde edildiğini anlatan Şanlıer, bu nedenle besinler içinde karbonhidratların en çok kullanılan yiyecekler arasında yer aldığını söyledi.

 

Şanlıer, karbonhidratların bir gramının 4 kalori enerji verdiğini dile getirerek, bunların içine ekmek, tahıl grupları, makarna, pilav, eriştenin girdiğini belirtti.

 

Diyetler içinde de karbonhidratların mutlaka olması gerektiğine dikkati çeken Şanlıer, "Bizim ana besin kaynağımız olduğu için günlük öğünlerimizden ya da diyetimizden tamamen makarna, ekmek, pilav ve bulgurun çıkarılması olmaz. Bunların, mutlaka diyetlerimizde her gün olması gerekiyor. Bilimsel çalışmalar da gösteriyor ki günlük olarak da karbonhidrat tüketiminin yetişkin bir bireyde 130 gramın altına düşmemesi gerekiyor" diye konuştu.

 

Ekmek, makarna olmadan zayıflamanın da mümkün olmayacağını vurgulayan Şanlıer, "Zayıflama diyetlerinde de poliklinik çalışmalarımızda da mutlaka tahıl grubunu kullanıyoruz. Bunun içinde, makarna, ekmek, pilav ve unlu çorbalar bulunuyor. Ben, danışanlarımıza da 'Tahıl grubunu yemezseniz, zayıflayamazsınız' diyorum." değerlendirmesinde bulundu.

 

"PROTEİNİ NE KADAR ARTIRIRSANIZ DOYMUŞ YAĞ ORANINI YÜKSELTİRSİNİZ"

 

Bir gazetecinin, "Ekmek yemeyin" şeklindeki açıklamalara ilişkin sorusu üzerine Şanlıer, "Doğru bulmuyorum çünkü protein miktarını da ne kadar artırırsanız aynı zamanda doymuş yağ oranını yükseltiyorsunuz. Yağ oranın artırılması demek de başta kalp damar hastalıkları olmak üzere pek çok hastalığın oluşumuna neden oluyor." yanıtını verdi.

 

Şanlıer, sağlıklı bir beslenmede makarnanın nasıl tüketilmesi gerektiğini anlatarak, pişirirken yağ oranının yükseltilmesi ve kremalı soslarla sunulmasının uygun olmadığını, bunun yerine bol sebzeli, domatesli, yoğurtlu ya da kıymalı şekilde yapılabileceğini ifade etti.

 

Kişinin gereksinimi kadar tüketim yapılması gerektiğini belirten Şanlıer, bunun sadece karbonhidratlar için değil, tüm gıdalar için geçerli olduğunun altını çizdi.

 

"MAKARNA ÜRETİMİNDE DÜNYADA ÜÇÜNCÜSÜYÜZ"

 

Türkiye Makarna Sanayicileri Derneği Başkanı Abdülkadir Külahçıoğlu da Türkiye'nin makarna üretiminde dünyada önde gelen ülkeler arasında yer aldığını aktararak, "Ülkemiz makarna üretiminde dünyada üçüncü sırada. Makarnanın ham maddesi olan durum buğdayında ise dördüncü büyük üreticiyiz." diye konuştu.

 

Dünyanın makarna lezzetinde de Türkiye'yi tercih ettiğini ifade eden Külahçıoğlu, ihracatta da en büyük ikinci ülke konumunda bulunmanın sevincini yaşadıklarını kaydetti.