- Amacı unutulmaya başlayan Kıbrıs şarkılarını bir arada toplamaktı. Bir anda doğan grupları Babutsa ile milyonlarca hayran kitlesine ulaştılar. Babutsa Grubu’nun soft rock tarzında şarkı söyleyen solisti Soner, özel yaşamı, gruplarının müzik piyasasındaki yükselişleri, ve bilinmeyen tutkuları  hakkında North Cyprus UK’in sorularını yanıtladı.

 

 

- “Mağusa Suriçi’nde yaşıyordum. Mahallede tenekeleri toplar davul yapar, sırmalardan da telleri çıkarır gitar yapardım. Mücahitler Gazinosu’nda çıkan grupları seyreder bir gün ben de onlar gibi şarkı söylemenin hayalini kurardım. O dönemler babam bana kes langırtıyı geç otur ders çalış derdi. Onları hatırlıyorum...”

 

 

Türkiye’de en iyiler arasında yerini alan Kıbrıslı grup Babutsa’nın Peri, Ali ve Soner üçlüsünden Soner konuk oldu bu sayıda gazetemize. Acar Acarbey'in sahip olduğu European Records şirketinden çıkan albümleri bir anda büyük bir başarı yakalayan ve “Yanayım yanayım” isimli parça ile Türkiye müzik piyasasında hızlı bir yükselişe geçen grubun aslında doğuşunda en büyük paya sahip Soner’le bir anda yakalamış oldukları başarılarını, hedeflerini, tutkularını konuştuk. Uzun yıllar önce Mağusa’nın tozlu topraklı yollarında paslı tenekelerle davul çalarak başladığı müzik hayatında milyonlarca hayran kitlesine kavuşmasının hikayesini dinledik. Kendi stüdyosu olmasını fırsat bilerek, Kıbrıs şarkıları unutulmaması için bir arada toplamakla başlayan Babutsa’nın öyküsünden tutun da gelecekteki planlarından söz ettik.

 

Klasik bir girişle başlamış olacağız ancak müziğe nasıl başladın? Bu başlangıcın ilginç bir hikayesi varmış duyduk...

 

Müziğe 15 yaşında başladım. Düğünlerde, Palm Beach’te falan şarkılar söylerdik.

 

Biraz daha eskilere gidelim. Tenekelerle falan...(gülüşüyoruz)

 

Mağusa Suriçi’nde yaşıyordum. Mahallede tenekeleri toplar davul yapar, sırmalardan da telleri çıkarır gitar yapardım. Mücahitler Gazinosu’nda çıkan grupları seyreder bir gün ben de onlar gibi şarkı söylemenin hayalini kurardım. O zamanlar babam kes langırtıyı geç otur ders çalış derdi.

 

O zamanlar genelde ne tarz müzik dinlerdin?

 

Eagles, Beatles, leonardo Richy, Bob Marley gibi sanatçıları dinlerdim. Genellikle ingilizce şarkıları tercih ederdim. Türkçe şarkı söylemeye Londra’da Kelebekler Grubu’na katıldığımda düğünlerde söylemeye başlayınca başladım. Orada restoranlarda hafta sonları program yapıyordum. Türkçe müzik o zaman hayatıma girdi.

 

Profesyonel olarak müziğe başlaman Kelebekler Grubu’yla mı oldu? Daha önce kaset veya CD çıkarmak gibi bir deneyimin oldu mu? Yoksa Babutsa ile bu ilk mi oldu?

 

Hayır. Ondan önce. Yani ben Kıbrıs’ta liseyi ve askerliği bitirdikten sonra Londra’ya gittim. Orada Kıbrıs Dörtlüsü’ne girdim. İki üç yıldan sonra da Erenler Grubu’na katıldım. Ardından da Kelebekler Grubu geldi. 20-25 yıl Kelebekler Grubu’nda Ali ile birlikte söyledik. Birlikte düğünlere giderdik. İlk kayıt stüdyomu 4 track 80’lerde kurdum. İlk Kıbrıs Dörtlüsü kasetini çıkardım.

 

Babutsa’nın doğuşunu bir de senden dinleyelim.

 

Kendi stüdyom olmasını fırsat bilerek, Kıbrıs şarkılarının unutulmaması için Kıbrıslı olan ve Londra’da yaşayan 12 arkadaşa okutmak istedim. Her zaman içimizde vardı Kıbrıs’a özgü birşeyler yapmak. Çünkü şarkılarımız unutulma noktasına geldi. Ben de böyle bir fikirle başladım. Herşeyi bitirdikten sonra CD’yi çıkarmak için sponsora ihtiyacım vardı. Birisini bulduk ardına değişik bir teklif geldi. Bu projeyi gel 12 değil de 4 kişiyle Türkiye’de yapalım dediler. 4’ten 3’e sonra 2’ye düştük. Ali’yle ben kaldım. Sonra aranıza bir kız alın dediler. Elemeler yapıldı ve Peri ile beraber devam ettik.

 

Daha önceki kayıtlar ne oldu? Yeniden mi çektiniz?

 

Evet yeniden tabi ki. Kayıtlar baştan yapıldı. Türkiye’ye yolladık ve beğendiler. Yanayım’la çıkış yaptık. Ummadığımız patlama oldu. Albümde üç değişik tarz var. Benim tarzım soft rock.

 

Bir anda hayatınız değişti. O anları nasıl tarif edersin.

 

Kendimizi rüya aleminde gördük. İnanamadık. Televizyon şovları, konserler ve hızlı bir koşturmaca başladı. Şarkılarımızın her yerde söylenmesi, büyük sanatçılardan teklifler almak bizlere gurur verdi. European Records müzik şirketinin de bize katkıları çok oldu. Elimizden tuttu.

 

Ya kısa süre öncesi?

 

Kendi stüdyomda başka sanatçılara albüm çıkarıyordum. Hafta sonları ise  düğünler şarkı söylüyorduk. Boş zamanlarımda da her zaman hep müzik vardı hayatımda.

 

Grubun adı nereden geldi?

 

Grubun ismini çok düşündük. Kıbrıs’a özgü birşey olmasını istedik. Kimisi molehiya dedi, kimileri golokas dedi. Bulles diyenler oldu. Sonra babutsada karar kıldık. Kıbrıs’a özgü bir isim olduğu için Türkiye’de özellikle katıldığımız televizyon programlarında ne demek olduğunu soruyorlar. Onlar babutsayı dikenli incir olarak biliyorlar. Kıbrıs’ta babutsa eskiden fakirin yemişiydi.

 

Ne tür müziğe daha yatkınsın? Ne tarz müzik seversin?

 

Kulağıma hoş gelen her tür müziğe yatkınım. Soft rock, reggieyi seviyorum. Arabestk de dinliyorum. Müzik her haliyle güzel. Müzik olsun yeter.

 

Kıbrıs’ta müzik piyasasını nasıl buluyorsun?

 

Kıbrıs’ta değerli sanatçılar var ancak önleri açık değil. Ayrıca burada en büyük sıkıntımız kopya CD’ler. Bizim harcadığımız emeklerin sonucunda tek kazancımız CD’ler, ancak Kuzey Kıbrıs’ta marketlerde dahi kopya CD’ler satılıyor. Oysa emek olan herşeyin orjinal olması lazım.

 

 

Dövme tutkun da var anlaşılan. Kolundaki dövmeler nedir? Bir anlam taşıyor mu?

 

Sol kolumda yüzünün bir yarısı melek bir yarısı da şeytan olan bir kadın dövmesi var. Sağ kolumdaki de teslim olmuş bir erkek melek dövmesi. Ne anlamı var açıkcası şimdiye kadar düşünmemiştim. Kadınlara teslim oldum mu demek acaba? (gülüyoruz). Meleklerin kanadı altındayım diyelim...

 

Aile hayatından da biraz bizlere bahseder misin? Senin de ailen grubun diğer üyeleri Peri ve Ali gibi Londra’da mı?

 

15 yıllık evliyim. İki kızım var. Benim ailem de Londra’da yaşıyor. Bu yoğun tempo içerisinde tek zorluk uzak olmamız. Fırsat buldukça onlar geliyorlar. Ya da ben gidiyorum.

 

Giyim tarzın? Kıyafetlerini kendin mi tarif ediyorsun.

 

Basit güncel giyinmeyi severim. Kıyafetlerimi ve aksesuarlarımı kendim seçerim. Altından nefret ederim. Bana ucuz görünüyor.

 

Motor tutkun olduğunu duyduk. Bu konuda ne dersin?

 

Motorlara olan tutkum çok eskilerden beridir var. İngiltere’de kendime bir motor aldım. Orada süremeyeceğim için buraya getirdim. Daha fazla klasik modelleri beğeniyorum. Motorumla uzun yollar gitmeyi seviyorum. Gerçekten de Kıbrıs’ta motor sürmenin keyfi bir başka.

 

Tek başına albüm çıkarma fikrin var mı?

 

Anlaşmamıza göre herkes ayrı birşey yapabilir. Ancak Babutsa çıkalı bir yıl oldu. Acele etmeye gerek yok. Yine soft rock söylediğim bir rock albümü çıkarmayı isterim. Ancak albüm yapmak çocuk doğurmak gibi. Çocuğu doğurması değil, Babutsa’yı ileriki yıllara taşımak için çalışmak lazım.