Christian Bommer ve Sebastian Vollmer tarafından yürütülen araştırmada farklı ülkelerdeki ölüm oranları arasındaki değişime dikkat çekildi. Örneğin İtalya'da yüzde 11,7'yi bulan can kaybı/tespit edilen vaka oranı, Almanya'da yüzde 1,1 oranında gözlemleniyor.

Araştırmacılar, bunun sebebinin bazı ülkelerdeki tespit edilen vaka sayısının gerçeğin çok altında olmasından kaynaklanabileceğini öne sürdü. Can kaybı verilerinden yola çıkarak tekrar hesap yapılan incelemede, 31 Mart tarihinde dünyadaki vakaların sadece yüzde 6'sının tespit edildiği açıklandı.

Buna göre 31 Mart'ta Almanya'daki vakaların yüzde 15,6'sı tespit edilirken, İtalya'dakilerin yüzde 3,5'i, İspanya'da ise sadece yüzde 1,7'si resmi olarak teşhis edilebildi. Oranlar ABD (Yüzde 1,6) ve Birleşik Krallık (Yüzde 1,2) içinse daha düşük.

Bu durumda şu andaki veriler üzerinden yapılan analizlerin ve alınan önlemlerin hatalı olabileceğine dikkat çeken Bommer ve Vollmer, bulgularını daha önce yapılan ve Covid-19 hastalığının ölüm oranını hesaplayan başka bir araştırmaya dayandırdı.

Covid-19'un gerçek ölüm oranı ne?

Diğer yandan çalışmanın kaynak olarak kullandığı ve tıp dergisi The Lancet üzerinde yayımlanan başka bir inceleme, Covid-19 hastalığının şu andaki verilere oranla çok daha düşük bir ölüm oranına sahip olduğu çıkarımına ulaştı.

Çin ve Çin dışındaki sayıların karşılaştırıldığı araştırmada, Covid-19 hastalığının ortalama yüzde 0,66 öldürme oranına sahip olduğu belirtildi. Bu oranın 60 yaş üstü hastalarda yüzde 3,28'e çıktığına dikkat çekildi.

Çalışmayı yürüten bilim insanları, daha doğru sayılara ulaşabilmek için özellikle Çin'den başka ülkelere seyahat eden ve bu nedenle daha yakından takip edilen koronavirüs vakalarını değerlendirdi.

Aynı araştırma ayrıca hastalık belirtilerinin ortaya çıkması ile bir kişinin hayatını kaybetmesi arasında ortalama 17,8 gün geçtiğini, hastaneye kaldırılanlarınsa ortalama 24,7 günde taburcu edildiğini belirtti.

Kaynak: Euronews