Yeniden Doğuş Partisi (YDP) Genel Başkanı Erhan Arıklı, hükümetin açıkladığı ekonomik önlemleri eleştirerek uzmanlardan oluşan bir kriz yönetimi oluşturulmasını; bu kişilerin hazırlayacağı kısa, orta ve uzun vadeli ekonomik tedbirler paketini uygulamaya konmasını istedi.

Arıklı, "Hükümet zenginlere dokunamayacaksa, yokluk döneminde olandan alıp olmayana verecek düzenlemeler yapmaktan kaçınacaksa, toplumsal kaosa neden olmadan bir an evvel istifa seçeneğini gündemime almalıdır" dedi.

Hükümetin dün akşam açıkladığı "Toplumsal Dayanışma İçin Birinci Ekonomik Tedbirler ve Destek Paketi"nin kamuoyunda büyük infiale neden olduğu görüşünü belirten Arıklı, "Yapılan düzenlemeler, Hükümetin devlet harcamalarında herhangi bir tasarrufa gitmeden, hiçbir katkı koymadan ve zengin kesime dokunmadan, sadece bordroluların maaşlarından keserek aybaşında maaşları kesintili de olsa ödemesi ve önümüzdeki 2 ay bir kısım özel sektör çalışanına ise 1500 TL tutarında sadaka vermesinden ibarettir" ifadesini kullandı.

Yapılan düzenlemelerin ekonomik tedbirler diye takdim edilmesinin son derece yanlış olduğunu savunan Arıklı, yapılanların olsa olsa mini mali düzenleme olarak adlandırılabileceğini kaydetti.

Arıklı, mini mali düzenlemede çok önem verdikleri şeffaflık, eşitlik ve adalet ilkelerinin çiğnendiğini, bu sebeple toplumsal tepkilere neden olduğunu ifade eden Erhan Arıklı, şeffaflık, adalet ve eşitliğin neden olmadığını da detaylarıyla açıkladı.

"BURAM BURAK IRKÇILIK KOKUYOR"

Sadece emekçilerin elini taşın altına koyan bu düzenlemelerin kabulünün mümkün olmadığını belirten YDP Genel Başkanı Arıklı, zengine dokunamayan tedbirler paketinin, adalet kavramına darbe vurduğunu; eşitlik olmadığını çünkü buram buram ırkçılık kokan tedbirler paketi olduğu görüşünü ifade etti.

"Bu ülkede yasal olarak bulunan ve çalışan, devlete her türlü yükümlülüğünü yerine getiren, sigorta ve ihtiyat sandığı yatırılan 3. Dünya ülke emekçileri yok sayılmıştır" diyen Arıklı, şunları kaydetti:

"Hükümet bu insanlar açlığa mahkum etmiştir. Böyle ırkçı bir yaklaşım bu hükümetin ayıbıdır. Kaldı ki ‘Yerli İşgücünü Destekleme Fonu’nda biriken 250 milyon lira bu insanların parasıdır. YDP olarak Hükümeti en azından bu ayıp ve ırkçı yaklaşımdan vazgeçmeye, 3.ülke emekçilerini de paket kapsamına almaya davet ediyoruz."

YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, kapanan veya çalışmaktan alıkonulan işyerlerinin ve işçilerin kaybını telafi etmeyen hükümetin, vergi ve borçların ödenmesine yönelik de hiçbir tedbir almadığını kaydetti.

"Bu paketin toplumda kabul görmesi için Hükümet, önce kendisinin hangi uygulamalarından vazgeçtiğini, kendi içinde hangi tasarruf tedbirlerini aldığını göstermek zorundadır" diyen Arıklı,  "Bankalarında 32 milyar TL mevduat olan bu ülke fakir bir ülke değildir. 5300 adet vergi mükellefinin sadece 2000 tanesinden vergi alabilen bir Hükümet beceriksiz bir Hükümettir. Kurumlar Vergisinin % 80 ini 100 tane şirketin ödediği bu sistem ise bozuk bir sistemdir" değerlendirmesinde bulundu.

"BU TEDBİRLERLE KRİZİN ETKİLERİ AZALTILAMAYAYACAK, DAHA DA ARTIRILACAK"

Krizin bu tedbirlerle azaltılamayacağını, daha da artırılacağını iddia ettiklerini belirten Erhan Arıklı, şöyle devam etti:

"Yapılacak olan iş, çok acil bir şekilde uzmanlardan oluşan bir kriz yönetimi oluşturmak, bunların hazırlayacağı kısa, orta ve uzun vadeli ekonomik tedbirler paketini uygulamaya koymak olmalıdır.

Hükümet zenginlere dokunamayacaksa, yokluk döneminde olandan alıp olmayana verecek düzenlemeler yapmaktan kaçınacaksa, toplumsal kaosa neden olmadan bir an evvel istifa seçeneğini gündemime almalıdır."