KTAMS, UBP-HP Hükümetinin seçimlere günler kala devlet dairelerine geçici işçi adı altında partilileri için istihdam furyası başlattığını açıkladı

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), bugün yaptığı yazılı açıklamasında UBP-HP Hükümeti’ni seçim öncesinde devlet kadrolarına partizanca istihdam yapmakla suçladı.

“Hükümetin Dingili Koptu” başlığıyla servis edilen açıklamada, hükümetin son bir ay içerisinde mevsimlik işçiler dışında 100’ün üzerinde geçici işçi istihdamı yaptığını, seçim yasaklarının başlayacağı güne kadar da bu istihdamların devam edeceğinin ön görüldüğü bildirildi.

HÜKÜMETİN DİNGİLİ KOPTU!

Kovid 19 salgını nedeniyle ülkemizde sağlık alanında kaos ve bilinmezlik, ekonomide ise büyük bir kriz yaşanırken UBP-HP Hükümeti koltuk derdine düşmüştür.

Altı ayda bir pandemi hastanesi yapmayan, ekonomik kriz nedeniyle işini kaybeden, açlık tehlikesi yaşayan insanını görmezden gelen UBP-HP Hükümeti seçimlere günler kala devlet dairelerine geçici işçi adı altında partilileri için istihdam furyası başlatmıştır. Son bir ay içerisinde mevsimlik işçiler dışında 100’ün üzerinde geçici işçi istihdamı yapıldığı ve seçim yasaklarının başlayacağı güne kadar da bu istihdamların devam edeceği görülmektedir

Anayasanın fırsat eşitliği ilkesine aykırı bir şekilde partizanca istihdamlar UBP’nin seçim kazanmak için her zaman başvurduğu en büyük marifetlerden biridir. UBP’nin seçim istihdamları yanında kurultay istihdamları KKTC’nin siyasi tarihine yazılmış kara lekeler olarak dururken, Hükümet ortağı Halkın Partisi’nin “Temiz toplum, temiz siyaset” vaadinin de büyük bir yalan olduğu bir kez daha ortaya çıkmıştır.

“Birileri açken toku düşünemem” diyerek özel sektör çalışanlarını çok düşündüğü iddiası ile vicdan edebiyatı yapan ve kamu çalışanlarının hayat pahalılığı ödeneğini, 13. maaşını, ek mesai ödeneklerinin kaldırılmasını sürekli gündeme getiren Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu; yapılan bu partizanca istihdamlara onay vererek binlerce gencimizin fırsat eşitliği hakkını elinden alırken vicdanı hiç sızlamadı mı?

Anayasayı hiçe sayarak devlet olanaklarını makam kazanmak için kullananlar halkın iradesi karşısında yenilmeye mahkumdur.