Yeni Kıbrıs Partisi (YKP) Parti Meclisi, 30 Temmuz 2025 tarihinde yaptığı toplantıda, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair tavrını belirledi. “Seçimlerde Tavır Ne Olmalı?” başlıklı toplantının ardından yapılan açıklamada, YKP, Türkiye’deki siyasal İslamcı yönetimin ve ona bağlı yerel yapıların Kıbrıs’ın kuzeyinde kurduğu vesayet sistemine karşı tüm demokratik güçleri ortak mücadeleye çağırdı.
Demokratik Temsiliyet Sorgulanıyor
YKP, seçim sürecine ilişkin değerlendirmesinde, Kıbrıs’ın kuzeyinde uzun süredir süregelen nüfus taşımaları, dini dayatmalar, siyasi müdahaleler ve kamu kurumlarındaki yozlaşmaların, seçimin demokratik niteliğini ortadan kaldırdığını vurguladı. Parti, halkı “tarafsız kalmaya değil, doğru tarafta saf tutmaya” davet etti.
"Kıbrıslıların İradesi Baskı Altında"
Parti açıklamasında, Türkiye Cumhuriyeti'nin uzun yıllardır yürüttüğü İstirdat Projesi çerçevesinde Kıbrıs’ın kuzeyini sistemli biçimde kontrol altına almaya çalıştığına dikkat çekildi. Erdoğan liderliğindeki AKP'nin bu süreci derinleştirdiği ifade edilirken, vatandaşlık dağıtımları, kamu kurumlarının sermayeye açılması ve seçim mühendisliği gibi uygulamalarla Kıbrıslı Türklerin iradesinin hedef alındığı belirtildi. YKP, özellikle UBP kurultayını bu müdahale sürecinin sembolü olarak gösterdi.
"Bu Seçim Referandum Değil"
YKP, Kuzey Kıbrıs’taki seçmen sayısındaki artışa dikkat çekerek seçimlerin meşruiyetine dair soru işaretleri olduğunu belirtti. Avrupa Parlamentosu seçimlerinde 103 bin Kıbrıslı Türk seçmen olarak tanınırken, kuzeydeki seçmen sayısının 215 bine ulaşmasının ciddi bir demografik oynama sonucu ortaya çıktığını ifade etti.
Federasyon Vurgusu
Parti, çözüm modeli olarak Birleşmiş Milletler parametrelerine uygun, iki toplumlu ve iki bölgeli siyasi eşitliğe dayalı federasyonu tek geçerli seçenek olarak gördüğünü yineledi. Guterres Belgesi'nin temel alınması gerektiğini belirten YKP, kapsamlı çözüme ulaşılana kadar geçici adımlar atılmasının da önemli olduğunu kaydetti.
“Ortak Mücadele Şart”
YKP, Türkiye’nin dayattığı Sünni-İslamcı rejimin Kıbrıslı Türklerin varoluşunu tehdit ettiğini ifade ederek, toplumun tüm kesimlerini birleşik mücadeleye çağırdı. Parti, “Artık orman yanıyor; aslanla ceylan birlikte kaçıyor” sözleriyle durumun aciliyetini vurguladı.
İki Devletli Çözüm Savunucularına Ret
Cumhurbaşkanlığı seçiminde “iki devletli çözüm” savunan adayların, BM’nin çözüm perspektifiyle bağdaşmadığını ve Türkiye'nin bölünme planlarına hizmet ettiğini belirten YKP, halkı bu tür adaylara oy vermemeye çağırdı. Parti, seçim sürecinde, rejimi teşhir etmeye ve ilkeleriyle örtüşen tüm kesimlerle iş birliği içinde olmaya hazır olduğunu açıkladı.
"Bu Memleket Bizim, Biz Yöneteceğiz"
Kuruluşundan bu yana seçimleri bir teşhir aracı olarak gören YKP, bu kez doğrudan taraf olma kararı aldı. Parti, TC'nin dayatmalarına karşı halkın özneleşmesi gerektiğini belirterek, “Bu memleket bizimdir, biz yöneteceğiz” diyerek tüm ilerici ve demokrat çevreleri ortak mücadeleye davet etti.