Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Sekreteri Nevzat Özkunt, Haber Kıbrıs TV’de Ali Baturay’ın sorularını yanıtladı. 19 Ekim’de gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Özkunt, “Cumhurbaşkanı ve bağımsız aday Ersin Tatar ve ekibinin bel altı vuruşlarına ve müdahalelere rağmen Kıbrıs Türk halkı sevgi ve dayanışma ruhuyla kenetlendi. Açık farkla irade kazanacak” dedi.

“Beş yıl önce irademize konulan ipotek umuda dönüşecek”

Beş yıl önce ağır bir ipotek konulan iradenin seçimden sonra yeniden umutla dolacağını belirten Özkunt, erken genel seçimin de zorunlu hale geldiğini söyledi.

“Mevcut hükümetin yerine toplumun sorunlarına odaklanacak, liyakatli bir yönetim gelmeli. Sosyal devletin gereklerini yerine getirecek bir hükümet şarttır” diyen Özkunt, yargıya havale edilecek çok sayıda yolsuzluk dosyası bulunduğunu da ifade etti.

Yeni dönemde denetleme ve soruşturma mekanizmalarının hareket kabiliyetinin artacağını, kurumların ise siyasetten arındırılacağını belirten Özkunt, “İnsanlarımızda adalet duygusunu yeniden yeşertmek için çalışıyoruz” dedi.

“Siyasal İslam eğitime sızdı, toplum bunu not etti”

Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde irade için sahada olduklarını vurgulayan Özkunt, son beş yılda hükümetin siyasal İslam’ın eğitime sızmasına çanak tuttuğunu söyledi.

“Bu durum toplum tarafından not edilmiştir” diyen Özkunt, Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman’ın toplumun geniş kesimleri tarafından “anayasaya ve hukuka sahip çıkmak” için yetkilendirileceğini ifade etti.

“Kıbrıs sorunu tek tarafın iradesiyle çözülmez”

Kıbrıs sorununun çözümünün tek tarafın iradesiyle olamayacağını vurgulayan Özkunt, “Bu noktada tüm tarafların masaya gelerek ortak noktada buluşması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

Tatar’ın korku salarak oy kazanmaya çalıştığını, Erhürman’ın ise sevgi ve güven esasına dayalı bir siyaset yürüttüğünü söyleyen Özkunt, “Bu yüzden Pazar günü korku değil, sevgi kazanacak” dedi.

“Federasyon bize somut kazanımlar getirdi”

Federasyonu savunmanın Kıbrıs Türk halkına önemli kazanımlar getirdiğini belirten Özkunt, “Taşınmaz Mal Komisyonu, Annan Planı’nın ve bir çözüm perspektifinin ürünüdür. Hükümet bu komisyona söylemlerinde dört elle sarıldı ancak gereğini yerine getirmedi. TMK için oluşan kaynakları maaşlara aktararak tam bir sorumsuzluk örneği sergiliyor. Ersin Tatar ise sözde iki devletlilik siyaseti ile tüm bu kazanımları dinamitledi” dedi.

“Somut bir örnek bile veremiyorlar”

Tatar’ın söylemlerinin içinin boş olduğunu savunan Özkunt, “Bugüne kadar hiçbir alanda atak yapmamışken şimdi atak siyasetinden söz ediyorlar. Narenciyenin ya da patatesin Kazakistan veya Azerbaycan tarafından alımı mı var? Yoksa Ercan Havalimanı’na doğrudan uçuş mu yapılmış? Tek bir kazanım bile elde edilmiş değildir” ifadelerini kullandı.

“Külliye yaptı ama prefabrik sınıfları görmedi”

Tatar’ın halktan ve toplumun gerçek sorunlarından uzak olduğunu dile getiren Özkunt, “Bu ülkede prefabrik sınıflarda eğitim gören öğrencilerin hangi koşullarda olduğunu gördü mü? Ziyaret ettiğini hiç görmedik. Eğitimde ve sağlıkta bu kadar ciddi sorunlar varken, kendisine külliye yapımı için TC Cumhurbaşkanından talepte bulundu. İnsanımızın bu sorumsuzluğa yüreği sızladı” sözleriyle eleştiride bulundu.

“Anayasaya aykırı uygulamalar yapıldı”

Toplumun, hükümetin birçok konuda anayasaya ve yasalara aykırı davrandığını gördüğünü belirten Özkunt, “Tatar, üçlü atama kararnamelerinde anayasal yetkisini kullanmadı. Liyakatsiz atama kararnamelerini imzaladı. Anayasal yetkilerini toplum lehine hiç değerlendirmedi” dedi.

Dr. Fazıl Küçük Anıt Mezarı'nda tören: Refah ve barış dolu yarınlar için çalışmak sorumluluğumuzdur
Dr. Fazıl Küçük Anıt Mezarı'nda tören: Refah ve barış dolu yarınlar için çalışmak sorumluluğumuzdur
İçeriği Görüntüle

“Sınır kapıları bile rahatlatılmadı”

Kıbrıs’ın kuzeyiyle güneyi arasındaki geçişlerde yaşanan sıkıntılara değinen Özkunt, “Metehan Kapısı’nda insanlarımız 1,5-2 saat bekletiliyor. Tatar’ın bu beş yılında yeni sınır kapılarının açılması bir yana, mevcut hiçbir sınır kapısı da rahatlatılmadı” dedi.

“Sandıkları dolduralım”

Beş yıllık süresi boyunca ülkeye ve insanlara büyük zararlar verdiğini savunduğu Tatar’ın, 19 Ekim Pazar günü görevine toplum tarafından son verilmesi gerektiğini dile getiren Özkunt, şu çağrıyı yaptı:

“Amasız, fakatsız elimizde kalan tek gücümüzü, yani oyumuzu kullanmalıyız. Sandıkları doldurmalı, yeniden umudu yeşertmeli ve çocuklarımızın geleceğini aydınlatmak için görevimizi yerine getirmeliyiz.”