Ahmet İLKTAÇ

Doğal güzellikleriyle ünlü Kıbrıs’ımızda geçmişten bugüne kadar toplan 385 kuş türünün varlığı tespit edilirken, bu önemli bir zenginlik olarak nitelendiriliyor.

Endemik kuş türleri bakımından da çok zengin olan Kıbrıs, dünyada sadece 218 adet olan “Endemik Kuş Alanları’ndan” Avrupa Birliği (AB) sınırları içerisinde tek olma özelliğini de taşıyor.

Çok sayıda göçmen kuşun da ülkemizden geçtiği ve bir süre konakladığı belirtilirken, bu kuşların bir süre ülkemizde kalarak uzun yolculuklarında kullanmak için vücutlarına yağ depoladıkları belirtiliyor.  

Bu ve bunun gibi daha çok öneme sahip olan Kıbrıs, kuş gözlemciliğinin kalabalık kitlelerinin büyük ilgisini çekiyor. 

Kuş türü bakımından zenginiz 

Gazetemiz NORTH CYPRUS UK’e konuşan Kuşları ve Doğayı Koruma Derneği (KUŞKOR) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Damla Beton, kuş gözlemciliğinin çöllerden tutun da yağmur ormanlarına kadar dünyanın her yerinde yapılabilen ve insanın doğayla ilişkisini pekiştiren, hatta doğa koruma çalışmalarını destekleyen zevkli bir etkinlik olduğuna dikkat çekti.

Dr. Damla Beton, bu nedenle kuş gözlemciliğinin kalabalık kitlelerinin ilgisini çektiğini ve Kıbrıs’ın da kuş gözlemcileri için değişik bir öneme sahip olduğunu söyledi.

Kıbrıs’ın  adlarından da anlaşılacağı gibi Kıbrıs Ötleğeni (Cyprus Warbler, Sylvia melanothorax) ve Kıbrıs Kuyrukkakanı’nın (Cyprus Wheatear, Oenanthe cypriaca) dünya üzerinde ürediği tek yer olduğuna vurgu yapan Beton, bu türlerin Kıbrıs’ın endemikleri olduğunu kaydetti. Dr. Damla Beton, Kıbrıs’ın dünyada sadece 218 adet olan “Endemik Kuş Alanların’dan” Avrupa Birliği’ndeki tek örneği olduğunun altını çizdi. 

Bu iki özel türün yanında yaklaşık olarak 70 kadar farklı kuş türü daha adadaki değişik yaşam alanlarında ürediğini belirten Beton, dünya ölçeğinde tehlike altında olan Gökkuzgun (Roller, Coracias garrulus) dere yataklarında, Pasbaş Patka (Ferruginous Duck, Aythya nyroca) sulak alanlarda ve Ada Martısı (Audouin's Gull, Larus audouinii) ise denizdeki adacıklarda ürediklerini bildirdi.

Dr. Damla Beton; “Avrupa’da tehlike altında olan Tavşancıl (Bonelli’s Eagle, Aquila fasciata) kayalıkları tercih eder. Ayrıca asil duruşuyla Mahmuzlu Kızkuşu (Spur-winged Plover, Vanellus spinosus) sulak alanlarımızda, Akdeniz’e özgü türler arasında olan Kara Başlı Çinte (Black-headed Bunting, Emberiza melanocephala) çalılık arazilerde ve Maskeli Örümcekkuşu (Masked Shrike, Lanius nubicus) çalı-ağaç yapısındaki makiliklerde ürerler. Bunu yanında Avrupa’da bulunmayan ve adada yaygın olarak üreyen Turaç (Black Francolin, Francolinus francolinus) gibi kuşlar da kuş gözlemcilerinin ilgisini çeken türler arasındadır” diye konuştu.

Önemli göçmen türler geliyor

Bazı türlerin ise ılıman iklim koşullarından yararlanmak ve kışı geçirmek üzere Kıbrıs’a geldiklerini anlatan Beton, 90 kadar türün arasında yer alan Mavi Gerdan (Blue Throat, Luscinia svecica), Kaşıkgaga (Shoveller, Anas clypeata), Elmabaş Patka (Pochard, Aythya ferina), Altın Yağmurcun (Golden Plover, Pluvialis apricaria), (Moustached Warbler) gibi türlerin sulak alanlar ve çevresinde konakladıklarını söyledi.

Taşkuşu (Stonechat, Saxicola torquatus), Ak Sırtlı Kuyrukkakan (Finsch's Wheatear, Oenanthe finschii) gibi türler açık arazilerde, ve Karatavuk (Blackbird, Turdus merula), Boğmaklı Ardıç (Ring Ouzel, Turdus torquatus) ve Orman Toygarı (Woodlark, Lullula arborea) gibi türlerse daha ağaçlık bölgelerde gözlemlenebileceklerine değinen Beton, tüm bu türlere ek olarak 200’den fazla farklı kuş türü Afrika ile Avrupa arasında gerçekleştirdikleri zorlu yolculuğu tamamlayabilmek için Kıbrıs’ta mola verdiklerini ve yola devam edebilmek için yağ depoladıklarını açıkladı.

Tüm bunların adamıza uğrayan göçmen türler olduğunu ifade eden Dr. Damla Beton, sayılarının bu kadar çok olmasının nedeni Kıbrıs’ın Afrika ve Avrupa arasındaki göç yolunun ortasında yer alması olduğunu bildirdi.

Dr. Dama Beton; “Bu kuşlar arasında pek çok değişik tür sayılabilir. Örneğin, Arı Şahini (Honey Buzzard, Pernis apivorus), Delice Doğan (Hobby, Falco subbuteo), Aladoğan (Red-footed Falcon, Falco vespertinus ), Şahin (Common Buzzard, Buteo buteo), Bozkır Delicesi (Pallid Harrier, Circus macrourus) gibi yırtıcılar, Balaban (Bittern, (Botaurus stellaris), Bıldırcın Klavuzu (Corn Crake, Crex crex), Küçük Balaban (Little Bittern,(Ixobrychus minutus), Taş Çeviren (Ruddy Turnstone, Arenaria interpres), Halkalı Cılıbıt (Ringed Plover, Charadrius hiaticula) gibi pek çok su kuşu ülkemizden geçmektedir” dedi.

Geçmişten günümüze kadar toplamd Kıbrıs’tan kaydedilmiş 385 kuş türü bulunduğuna değinen Beton, “bu sayının Türkiye için yaklaşık 465 olduğunun söylersek sanırım küçük bir ada için ne kadar büyük bir çeşitlilikten bahsettiğimiz daha iyi anlaşılabilir” diye konuştu.

Kıbrıs’ın kuş gözlemciliği için çok uygun bir bölge olduğuna ve pek çok bakımdan eşsiz olduğuna vurgu yapan Dr. Damla Beton, Bu konuya ilgi duyan kişilere yardımcı olmak ve onlara hizmet vermek üzere Cyprus Wildlife Ecology adı altında bir şirketin hizmet vermekte olduğunu söyledi.

Dr. Damla Beton, bu ekibin kuşlara olan ilgili ve kuş gözlemciliğine verilen değeri hem dernek hem de bilimsel çalışmalarıyla artırmaya çalışan ve pek çok çevre koruma projesinde çalışmalar gerçekleştiren bilim adamlarından oluştuğunu belirterek sözlerine son verdi.