Kıbrıs’ı bu yıl etkisi altına alan bereketli yağmurlar, Kukla Sulak Alanı’nın uzun yılların ardından yeniden su dolmasına neden oldu.

Adanın en önemli kuş gözlem alanlarından olan Kukla Sulak Alanı, suyla bulaşmasının ardından farklı türlerden yüzlerce kuşa ev sahipliği yapıyor.

Kukla’da özellikle kızkuşları, pasbaş, patka, tarla çintesi, giksi, sakarmeke ve kaşıkgaga gibi önemli kuş türleri adeta cennetten görüntülere neden oluyor.

Beton: Kukla cennet gibidir

KUŞKOR Başkanı Dr. Damla Beton, uzun zamandan bu yana su ile dolması beklenen Kukla Sulak Alanı’nın bu yıl ki yağmurlarla su ile dolduğunu söyledi.

Normal şartlarda kuş barındırma sürecin diğer alanlarda daha uzun zaman alırken Kukla Sulak Alanı’nın farklı farklı türlerden yüzlerce kuşa ev sahipliği yapmaya başladığını ifade eden Beton, alanda özellikle kızkuşları, pasbaş, patka, tarla çintesi, giksi, sakarmeke ve kaşıkgaga gibi önemli türlerin yer aldığını kaydetti.

Dr. Damla Beton, proje kapsamında yapılan adaların beklendiği gibi sığınak olarak görev yapmaya başladıklarını da bildirdi.

Kukla Sulak Alanı doğal yapısı nedeni ile çok kısa zamanda kuşları çekebilen bir cennet olduğunu ifade eden Beton, Kukla’nın doğallığı sayesinde küçük flamingonun ilk kez Kıbrıs’ta görüldüğü yer olduğunu belirtti.

Dr. Damla Beton; “hatta 100 yıl aradan sonra bataklık kırlangıcının bu alanda ürediği gözlemlenmiştir. Bu yıl da bu güzelliklere tanık olacağımızı umuyoruz. Kukla Sulak Alanı dolu olduğu zaman Kıbrıs’ın en güzel sulak alanlarından birisi haline gelir. İnsan baskısının alanda az olması da bunun en önemli nedenlerinden birisidir. Bu nedenle alanı ziyaret eden kişilere yaban hayatı rahatsız etmeden alanı kullanmalarını rica ederiz. Kuş gözlem kulübeleri huzurla oturup doğayı hayvanları rahatsız etmeden izleyebilecekleri şekilde dizayn edilmiştir. Herkesin ziyaret etmesini dileriz” dedi.

Kukla Sulak Alanı’nın barındırdığı kuş varlığından dolayı uluslararası kabul gören önemli bir kuş alanı olduğunu aktaran Beton, Kukla’nın sadece göl kısmı değil etrafındaki tarlaların da çok değerli kuş türlerine ev sahipliği yaptığını açıkladı.

Kuru dönemlerde de korumalıyız

Kukla Sulak Alanı bu nedenle gereği gibi korunması gerektiğini ifade eden Dr. Damla Beton, Kukla’nın çocuklarımıza bırakabileceğimiz güzel bir miras olduğuna vurgu yaptı.

Dr. Damla Beton: “unutmamamız gerekir ki, Kıbrıs tipik bir Akdeniz ülkesidir. Su varlığımız kısıtlıdır ve sulak alanlarımız doğal olarak kurur. Nasıl Afrika’nın bazı bölgelerinde kuraklık doğal bir süreçse bizim sulak alanlarımızın da kuruması doğal bir süreçtir. Bu süreci iyi anlamalı ve kuru dönemlerinde de bu sulak alanlara sahip çıkmaya ve korumaya devam etmeliyiz” dedi.

Kukla Sulak Alanı’nın dünya standartlarında bir kuş gözlem alanı olabilmesi için yapılan çalışmaların çok büyük bir işbirliği içinde gerçekleştiğini anlatan Beton, bu işbirliğinin hala daha devam ettiğini de bilirten Beton, öncelikle KUŞKOR’a göz kapalı destek veren Beyramudu Belediye Başkanı İlker Edip ve tüm belediye çalışanlarına teşekkür etti.

Dr. Damla Beton, yine projeyi benimseyip önemseyen Su İşleri Dairesi’ne, maddi olarak destek veren AB’ye, alana sahip çıkan bölge halkına, yasa dışı avcılıkla ilgil alanı gözetleyen AVFED ve Dörtyol Polisine teşekkür etti. Dr. Damla Beton, Kukla Sulak Alanı’nın muhteşem fotoğraflarını çeken Olkan Ergüler’e de teşekkür etmeyi unutmadı.