North Cyprus UK

CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, dün Başbakan Ersin Tatar ile Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın video konferans yöntemiyle imza koyduğu TC-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

BRT’ye konuk olan Erhürman, TC-KKTC İktisadi ve Mali İşbirliği Anlaşması’nı siyasi ve ekonomik olarak yorumladı.

“Muhalefetin ve hatta hükümetten bazı isimlerin haberi olmadı”

Muhalefetin ve hatta hükümet içerisindeki bazı isimlerin dahi haberi olmaksızın anlaşmanın imzalanmasını eleştiren Erhürman şöyle konuştu:

“Defalarca Türkiye’den kaynak gelecek mi diye sormamıza, defalarca gelmesi gerektiğini söylememize rağmen anlaşmadan haberimiz olmadı. Dün imzalanan anlaşmanın imzalanacağını dün öğrendik. Bugün hala ekleri elimize ulaşmadı. Bu kabul edilebilir değildir. Muhalefetin bu işten önceden haberi olmalıydı.

Bu ülkenin 2020 sonuna kadarki dönemini kapsayan en önemli kaynaktan muhalefetin ve hatta hükümet içindeki kimilerinin haberdar olmaması, ülkede nasıl bir yönetim anlayışının hakim olduğunun göstergesidir. Böyle memleket yönetilmez.”

“1 milyar 150 milyon TL’si hibe değil, kredi”

Anlaşmayı ekonomik olarak da değerlendiren Erhürman, “ülke ekonomisinin kurtarıldığını söyleyemem, maliyesinin kurtarıldığını söyleyebilirim” dedi.

Koronavirüs salgınının reel sektörün kapanmasına neden olarak dönen ekonomik çarkı kırdığını anlatan Erhürman, reel sektör kapanınca maliyenin gelirinin azaldığını kaydetti.

Erhürman, çarkta kırılan nokta olan reel sektörün tamir edilmesi gerektiğini vurguladı.

Anlaşma gereği Türkiye Cumhuriyeti’nden 2 milyar 288 milyon 976 bin TL geleceğini hatırlatan Erhürman, bu miktarın 1 milyar 150 milyon TL’sinin hibe değil kredi olduğunu anlattı.

“Esas mesele bu paranın nasıl kullanılacağı”

Erhürman sözlerini şöyle sürdürdü:

“Türkiye Cumhuriyeti’nden 2 milyar 288 milyon 976 bin TL gelecek. Bu ciddi bir miktardır. Bu miktarın 1 milyar 150 milyon TL’si hibe değil kredidir. Yani dış borçlanmadır.

Bu elbette Maliye’yi rahatlatır. Ama yapılması gereken reel sektörün desteklenmesidir.

Yani esas mesele bu paranın nasıl kullanılacağıdır.

Eğer doğru harcama planını yapabilir, parayı doğru yerlere aktararak çarkların dönmesini saylayabilirlerse faydası olur. Ancak sadece yıl sonuna kadar maaş ödeme mantığındaysalar bu bizim yaralarımıza merhem olmaz.”