Başbakan Tufan Erhürman ve eşi Nilden Bektaş, İş Kadınları Derneği tarafından düzenlenen “2018’in Götürdükleri ve Getirdikleri, 2019’dan Ne Bekliyoruz?” isimli panele katıldı. 

Sanayi Odası Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen panele, Başbakan Erhürman’la birlikte Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami, Milli Eğitim Bakanı Cemal Özyiğit, KKTC Meclis Başkan Yardımcısı Zorlu Töre ve Milletvekili Fikri Toros da katıldı. 

DÖVİZ KRİZİ VE SEL FELAKETİ EKONOMİZİ ETKİLEDİ
Başbakan Tufan Erhürman, konuşmasına 2018 yılını acı acı yaşayan biri olarak bir şiirin “Yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var” dizesini alıntı yaparak başladı. 
Dileğinin 2018 yılının hepimiz için bir şeyler ifade etmesi ve yaşadıklarımızdan öğrendiğimiz bir şeyler olması olduğunu kaydeden Erhürman, 2018 yılında ekonomi alanında dövizin Türk Lirası karşılığındaki hızlı ve ani değer kazanmasını ve sonbaharda karşılaştığımız sel felaketini hatırlattı. 
Erhürman, bu iki olayın ülke ekonomimizi ciddi şekilde etkilediğini belirtirken yansımalarının 2019 yılına da ulaştığını kaydetti.  
Tüm bunların bize bir şeyler öğretmesi gerektiğine dikkat çeken Başbakan Erhürman konuşmasına şöyle devam etti:
“Dün itibarıyla yeniden benzer bir endişeye kapıldık. Dünyada ekonominin en büyük ülkelerinden birinin başındaki kişinin attığı tweetlerle bunların olabileceğine dair çok netleşmiş bir bilgimiz vardır. Bu başka ülkelerin ne kadar güçlü ne kadar zayıf olduğu ile ilgili de olabilir. Ama sonuç itibarıyla bunlar artık olabilir hale geldi. 10 yıl önceki diplomasi bilgimiz böyle şeyleri içermiyordu. 20 sene önceki diplomasi bilgimiz sabah Amerika Birleşik Devletleri Başkanı’nın bir tweet atarak dünyadaki birçok ülkede birçok taşı yerinden oynatabileceği, birçok ülkenin ekonomisini olumsuz etkileyeceği yönünde akademik bir içerik yoktu. Artık bunun böyle olduğu geçen yıldan itibaren çok net olarak görülebiliyoruz. Buradan hareketle dönüp kendimize bakmamız gerekiyor. Dönüp kendi kurgumuzu bir kez daha gözden geçirmemiz gerekiyor”.

TEKNOPARK VE ARAŞTIRMA-GELİŞTİRMEYİ EKONOMİYE EKLEDİK
Ülkemizin en fazla gelir getiren sektörünün 960 milyon Dolar gelirle turizm sektörü olduğunu, ikinci sıradaki sektörün ise 800 milyon Dolar civarındaki gelirle yüksek öğretim olduğunu anımsatan Erhürman, " Geçmişte bu ikisi yan yana geldiği zaman dış ticaretteki önemli orandaki açığımızı kapattığını varsaymak üzerine kurulu bir kurgumuz vardı. Çünkü ülkede 1 milyar 800 milyon Dolar ithalat varken, dışarıya sadece 100 milyon Dolarlık mal satılıyor. Yani 1 milyar 700 milyon Dolar dış ticaret açığımız vardır. Dolayısıyla bunlar birbirlerini dengeler gibi görünüyordu. Bu kurgu 2018’de yeterli olmadığını bize gösterdi” dedi. 
Başbakan Erhürman, 2018 yılında yüksek öğretim ve turizm sektöründen sonra üçüncü bir bacak olarak teknoparkları ve araştırma-geliştirme teşvikini eklediklerini dile getirdi. 
Bu iki adımın şu anda teorik olarak devreye girmiş olmalarının ve kısa süre içerisinde de pratik olarak devreye girecek olmalarının önemli bir açılım olduğunu ifade eden Erhürman, 2009 yılından bu yana Meclis’e gidip gelen bu iki konunun Ekonomi ve Enerji Bakanı Özdil Nami ve Maliye ve Bütçe Plan Komitesi’nin çalışmaları sonucu yasalaşarak ekonominin içerisine bir faktör olarak dahil olduklarını aktardı. 

Başbakan Erhürman, 2018 yılında TL’nin değer kaybetmesiyle birlikte Güney’den Kuzey’e alışveriş yapmak için binlerce kişinin de gelmeye başladığını anımsatarak, bu alışverişlerin market ve benzin istasyonlarının yanında kuaför ve diş hekimlerine kadar ulaştığını aktardı. Erhürman, bu nedenle ekonomide bir değerlendirme yaparken bu hususa da dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. 

KAMU REFORMU MECLİS’TEN GEÇECEK
Başbakan Erhürman, 2018 yılında kamu reformuna ilişkin yasa taslağının Meclis’e ulaştığına da dikkat çekti ve şöyle konuştu:
Kamu reformu ile ilgili sendikalarla diyalog devam ediyor. Görüşmelerimiz kötü de gitmiyor. Yasanın hayat bulmasında kararlıyız. İlk Başbakan olduğumda söylediğim gibi kamuda verimlilik arzu ettiğimiz oranda değildir. Bu kamu reformu da bu verimliliği belli bir noktaya kadar taşımak amacıyla Meclis’tedir. Bu kamu reformu geçecek. Çünkü kamu reformu meselesi bu ülkede yıllardan beri kangren olmuş bir meseledir.”
Geçtiğimiz yılın şapkamızı önümüze koyup tekrardan düşünmemiz gerektiğini gösterdiğini belirten Erhürman, şu şekilde konuşmasına devam etti:
“Benim şahsi kanaatime göre turizm sektörünün 960 milyon Dolarlık gelirinin gerçekten KKTC’nin geliri haline geleceği bir yaklaşımı geliştirmemiz gerekmektedir. Yani bu 960 milyon dolar gelir getiren turizm sektöründe KKTC vatandaşının turizm sektöründe çalışma oranı yüzde 20 ise bunu mesele edinip çözüm üretmek zorundayız. Çünkü resmi rakamlara göre yüzde 19 genç işsizliğimiz vardır. Acaba turizm sektörü öncü sektör olmanın gereği olan diğer sektörleri arkasından çekip sürüklüyor mu soruna da cevap üretmemiz gerekiyor. Çünkü diğer sektör temsilcilerle konuştuğumuz zaman turizm sektörüyle arzu edildiği biçimde ilişkilerin kurulmadığını görüyoruz. 2018 yılında bu konu ile ilgili de çalışma başlattık. Bu sektörleri buluşturuyoruz. Kendi aralarında bu alışveriş nasıl gerçekleşebilir buna bakıyoruz. Demek ki bu da bizim sistemimizin açıklarından biridir. İçerde ürettiklerimizi nasıl ihraç ederiz diye navlun desteği peşinde koşarken, içeride ürettiklerimizi 25 bin yatak kapasiteli turizm sektörüne satmak konusunda hala arzu ettiğimiz noktaya gelebilmiş değiliz. Bununla da uğraşmamız gerekiyor.”

Başbakan Tufan Erhürman, 800 bin dolar yıllık gelir getiren yüksek öğretim sektöründe zaman zaman kırmızı ışıklar gördüğümüzü belirtirken, bu kırmızı ışıkları ortadan kaldırmak için alınması gereken önlemler üzerinde çalıştıklarını, bu çalışmalar çerçevesinde yıllar önce hayata geçmesi gereken ancak 2018 yılında Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Eğitim Bakanlığı’nın çalışmaları sonucu yabancı uyruklu öğrenci kayıt sisteminin kurulduğunu söyledi.

ÇALIŞMA İZİNLİ ÇALIŞAN SAYISININ ÖRTÜŞMEDİĞİ BİR DEVLETİ DEVİR ALDIK 
Erhürman, günümüze kadar bu kayıt sistemine 57-58 bin öğrencinin kayıt olduğunu ifade etti ve açıklamasına şu şekilde devam etti:
“Millî Eğitim Bakanlığı’nın verdiği resmi rakamlara göre yüksek öğretimde 12 bin KKTC vatandaşı öğrencimiz vardır. Bir süre daha kayıt süresi vardır ama belli ki 58 bin ile 90 bin arası bir açık verilecek. Yani 102 bin rakamı kendini doğrulamayacak bir rakam olarak ortaya çıkabilecek. Tabi hala şu konuşuluyor. ‘İşte nüfusumuz tam belli değildir’. Hükümete geldik geleli İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars’ın mesaisinin yüzde 70’i bu rakamlara gidiyor. Biz şu anda İçişleri Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın elindeki çalışma izinli yabancı çalışan sayısının dahi örtüşmediği bir devleti devir aldık. Bu rakamları şimdi bir biçimde doğru rakamlara taşımaya çalışıyoruz. Durmadan da birileri hala ‘nüfusu belli olmayan bir ülkede neyi planlayacaksınız’ diyor. Belirleseydiniz kardeşim. Siz bu memlekette yüksek öğretimi ikinci önemli sektör olarak belirleyeceksiniz ama bugüne kadar burada kayda geçmek için kılınızı bile kıpırdatmayacaksınız. Biz 1 sene içerisinde, 3 bakanlığın yaptığı çalışma içinde bunu yapacağız”.

Erhürman, 2018 bize bir şeyler öğreten bir yıl olduğunu, turizm sektörü ile ilgili daha yapmamız gereken çok iş olduğunu, yüksek öğretim sektöründe nicelik bazlı teşvikten uzaklaşıp, nitelik bazlı teşvike geçmek durumda olduğumuzu ve yine yüksek öğretimde planlılığa geçmek durumunda olduğumuzu dile getirdi. 

Bilişim sektörünü çıkardıkları yasalar aracılığıyla sisteme entegre etmek zorunda olduklarının altını çizen Başbakan Erhürman, elektrik ve sudaki sorunlarla çok yoğun bir şekilde boğuştuklarını, sunun tarım ekonomisi açısından, elektriğin de sanayi açısından en önemli girdi meselesi olduğunu söyledi.

ÇOKLU ELEKTRİK TARİFEDE EKSİKLİK VARSA SÜREÇ İÇERİSİNDE DÜZELTİLİR
Erhürman, 1 Nisan’da yürürlüğe girecek olan elektrikte çoklu tarife sistemine ilişkin şu şekilde konuştu:

“Ekonomi ve Enerji Bakanımız Özdil Nami mesaisinin çok önemli bir bölümünü özellikle enterkonnekte sisteme ayırdı. Ancak şu anda kısa vadede adım atmamızın çok da olası olmadığı ortaya çıktı. O ortaya çıktığı için çoklu tarife sistemi gündeme getirilsin en azından bu şekilde bir şeyler yapalım dedik. Ama bu bir zam olarak algılandı. Oysa herkes aslında elektrikte bir fiyat ayarlaması gerekliliği biliyordu. Bu fiyat ayarlaması gerekliliği çoklu tarife ile birlikte ele alındı. Ama çoklu tarifeyi bizde sizinle izleyeceğiz. Kendi içinde birtakım değişiklikler gerekirse süreç içerisinde bunları göre göre yapabileceğimiz bir şeydir. Çoklu tarife sistemi bugüne kadar yapılmamış bir şeydir. Bu düşünüldü belki ama gündeme gelmedi. Aldığım bilgilere göre de Avrupa’da çok az bir ülkede çoklu tarife uygulanmamaktadır. Eksiklikler tespit edilirse, süreç içerisinde bu eksiklikler düzeltilir. Dolayısıyla bu da yapılan işlerden biridir. Onun ötesinde tarımda Türkiye’den gelen suyu, ki sadece 3’te birini kullanabiliyoruz. Gelen suyun bir miktarını tarım suyu olarak proje tamamlanmadan tarıma verebilmek için girişimlerimiz sürüyor”.

GİRİŞİMCİLİK KONUSUNDA DERNEKLER DE AKTİF OLMALI
Başbakan Erhürman, girişimcilik konusunda desteklerini devam ettireceklerini ancak derneklerin de bu konuda aktif olması gerektiğini belirterek, insanlarımızın hala hangi statü de olursa olsun kamuda işe girme noktasında olduklarına dikkat çekti. 
Girişimciliğe cesaret eden insanlarımızın başarılarının ortada olduğunu anlatan Erhürman, KOBİGEM’den aldığı bilgiye göre de kadın girişimcilerin erkek girişimcilere göre daha yoğun olduğunu öğrendiğini bildirdi. Başbakan Erhürman, “girişimcilik kültürünü yaratmak için daha fazla uğraşmamız gerekmektedir” diye konuştu. 
Lefke bölgesinin yatırım almamasıyla ilgili endişelerine de değinen Başbakan, bölgenin, üniversiteler, turistler ve Güney’den alış-veriş için gelenlere rağmen canlanmamasını eleştirenlere yanıt verdi.

Erhürman, “Bölgede Swan of Soli ve bazı kahvaltı amaçlı açılan yerler var. Bu mekanlar ne zaman gitsem çalışıyor ve dolu. Girişim yapmazsanız kazanamazsınız. Ama bizim bu kültürü el birliği ile taşımamız lazım” şeklinde konuştu. 

Panelde açılış konuşmalarının ardından, Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesi iş adamı Vargın Varer, Kalkınma Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Besim, Yetkili Muhasip Murakıp Evren Erk ve akademisyenler Dizem Ertaç Varoğlu ile Fatma Güven Lisaniler sunum gerçekleştirdi.