Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı ile Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (Kıb-Tek) Yönetim Kuruluna atadığı kişilerin sürekli olarak yolsuzluktan bahsettiklerini, ancak konuyla ilgili halen somut adım atmadıklarını belirterek, “Yolsuzlukla mücadele laf ile değil icraat ile olur, bunun yolu da gereken adımları atmaktan geçer” dedi.

Kurumda önceki gün mali polis tarafından gerçekleştirilen soruşturmanın Arıklı’nın bakanlığı öncesi yapılan şikayet üzerine başlatıldığına dikkat çeken Özyiğit, “Sürekli olarak yolsuzluktan bahseden Sn. Arıklı bulunduğu makamın sorumluluğu gereği, bahsettiği yolsuzluklarla ilgili Başbakanlık Denetleme Kurulu, Sayıştay, Savcılık gibi kurumları devreye sokmalıdır. Bu yapılmadığı sürece bu söylemler havada kalacaktır” dedi.

Özyiğit, Arıklı’nın ilk adım olarak, Başbakanlık Denetleme Kurulu tarafından, hakkında Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nda “yetki aşımı ve usulsüz ödeme” tespit edilen ve dava aşamasına gelen, ayrıca yine hakkında Sayıştay Raporları bulunan kurum müdürü ile ilgili soruşturma açılmasını talep etmek olabileceğini kaydetti.

“BAZI GERÇEKLER İDRAK EDİLMEYE BAŞLANDI”

TDP Başkanı Özyiğit, Kurumun geleceği ile ilgili yapılması gerekenlerin açık ve net olduğunu, bunların çeşitli defalar ortaya konduğunu belirtti. Bakan Arıklı’nın göreve başladığında dersine iyi çalışmadığının ortaya koyduğu söylemlerden anlaşıldığını kaydeden Özyiğit, Türkiye Cumhuriyeti ile bir enterkonnekte bağlantı için gerekli izin merci olan ENTSO-E’nin duruşunun olumsuz olduğunun herkes tarafından bilindiğini, bugüne kadar da hiç değişmediğini, ancak Sn. Arıklı’nın bu gerçeği bakan olduktan sonra idrak etmeye başladığını kaydetti.

Bakanın bu gerçeği fark etmesinin ardından enterkonnekte sistemle ilgili “velev ki olmaz’ diyerek başka projelerden bahsetmeye başladığını söyleyen Özyiğit, TDP olarak uzun süreden beridir mevcut şartlarda ve yakın zaman içinde gerçekleşme ihtimali olmayan bir enterkonnekte bağlantı sistemi kurulacak masalından artık vazgeçilmesi gerektiğini, ülkenin geleceğini tek bir projeye hapsetmenin yanlış olduğunu defalarca vurguladıklarını kaydetti.

Pahalı ve çevreci olmamasından dolayı Fuel Oil ile elektrik üretimine artık son verilmesi gerektiği konusunda Arıklı ile hem fikir olduklarını söyleyen Özyiğit ancak bunun yolunun Sn. Bakanın bahsettiği gibi özel bir şirkete ait doğalgaz ile üretim yapan bir gemiden elektrik satın alınması şeklinde değil, buna benzer bir yatırımın kamuya ait olacak bir yöntemle olması gerektiğini belirtti.

“ÜRETİM TAMAMEN ÖZELE DEVREDİLMEK İSTENİYOR”

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, ülke elektrik üretiminde mevcut olan %55 Kıb-Tek, %45 AKSA dengesini korumak isteyenler tarafından yıllarca yatırımdan kaçınıldığını, şimdi de üretimde Kıb-Tek’e yatırımdan bahsedilmek yerine, ülkenin tüm elektrik üretimini, başka bir enerji üretim modeli ile bir özel şirkete devredilmesinin ön görüldüğünü kaydetti.

Sn. Bakan’ın “Barge Sistemi” olarak nitelediği ve üzerinde çalışma yaptıklarını açıkladığı projenin ihale çalışmalarının da başlatıldığını yine Bakan’ın açıklamalarından öğrendiklerini belirten Özyiğit hatta üretim maliyetinin bile dillendirilerek 7,5–8 cent dolardan bahsedildiğini ifade etti.  Özyiğit, “Sn. Bakan ortaya koyduğu bu rakamların, 2020’deki üretim ortalaması 8 cent dolar olan fuel oil ‘den bile daha pahalı olduğunu bilmiyor mu? diye sordu.

Yolsuzluklardan bahseden bakanın ihale şartnamesi belirlenmeden bir firmadan alacağı elektriğin fiyatından bahsetmesinin yanlışlığına dikkat çeken Özyiğit, ayrıca 7,5–8 cent dolar üretim maliyeti olacağı açıklanan proje ile enerjinin, sabit bedel de eklendiğinde tüketiciye 17 cent civarında faturalanacağını belirterek, “Bu proje ile özelden hizmet alınarak elektrik ucuzlatılamaz” dedi.

 “EN BÜYÜK KÖTÜLÜKLERDEN OLACAK”

Barge sisteminin zaten yeni olmadığını, 4’lü hükümet döneminde gündeme geldiğini, bu projeyle birlikte sıvı doğal gaz depolama ve yeniden gazlaştırma ünitesinin kıyıya yerleştirileceğini, mevcut santrallerin de doğal gaza dönüştürüleceğini, 4 çift yakıtlı santral alımının da bunun ilk aşaması olduğunu anımsatan Özyiğit, doğal gaz ile elektrik üretiminin orta vadede doğru bir strateji olduğunu, ancak bu yatırımın kamusal alan içerisinde kalmak kaydı ile şaibeden uzak bir yatırım olması gerektiğini belirtti. Özyiğit bu konuda izlenecek yolun 4’lü hükümet döneminde hazırlanan enerji yatırım raporunda yer aldığını kaydetti.

Doğal gaz projesi çalışmalarının 4’lü hükümet döneminde kurum bünyesinde çalışıldığını ve ortaya bir yatırım planının konduğunu, dönemin Bakanlar Kurulu’nun da bu yatırım planına onay vererek ilk aşamasının ihaleye çıkmasına karar verdiğini anımsatan Özyiğit, bu süreçte elde edilen bilgi ve tecrübeye uygun olarak doğru yatırım modelinin şekillenmesi gerektiğinin altını çizdi. Özyiğit, Bakan Arıklı’nın bahsetmekte olduğu yatırım modelinin ülke enerji üretimini tamamen özele teslim edilmesine olanak sağlayacak içerikte olduğunu, bunun da bu topluma yapılacak en büyük kötülüklerden biri olacağını kaydetti.