Pandemi merkezi hekimi Göğüs Hastalıkları Klinik Şefi ve Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi üyesi Dr. Mustafa Akansoy artan vakaları işaret ederek, küreğin sapının kırıldığını söyledi

Dr. Mustafa Akansoy, sosyal medya hesabında yaptığı paylaşımda, Covid-19′da çalışan doktor ve hemşirelerin üstün gayretleri ve üst kurulun kararları neticesinde Covid-19’un  kontrole alındığı bir ortam yarattıklarını ancak daha sonrasında kurallara uyulmasını istemelerine rağmen kurallara uyulmadığını söyledi.

Akansoy’un açıklamasının tamamı şu şekilde:

KÜREĞİN SAPI, YUTTUK HAPI

Sizlere mektup yazasım geldi, yazayım dedim. Koronada çalışan doktor ve hemşirelerin üstün gayretleri ve üst kurulun kararları neticesinde sizlere koronanın kontrole alındığı bir ortam yarattık. Kademe kademe açılımlar yapıldı.

Şu yaz günleri hem ekonomi canlansın hem halkımız rahat etsin, gezsin eğlensin dedik. Sizlerden dikkatli olmanızı ve kurallara uymanızı istedik. Ne oldu sonuçta? Bunu sizlere bir hikaye ile anlatayım, ama bu hikayenin sonu mutlu bitmiyor.

Osmanlıda padişah 2. Mahmut zamanında gelmiş geçmiş en sakar ve yeteneksiz bir insan yaşarmış. O kadar kabiliyetsiz ve talihsizmiş ki başına gelenler dilden dile dolaşırmış.

En sonunda padişah 2.Mahmut’un kulağına kadar gelmiş. Padişah demiş ki:’ Bu kulumu tiz bulup huzuruma getiresiz.’

Sakar Mahmut’u padişahın huzuruna getirmişler, padişah onu sorgu sual etmiş. Basit işler vermiş, bizim sakar Mahmut her işi yüzüne gözüne bulaştırmış.

Padişah 2. Mahmut emir vermiş.’ Tiz hazinenin kapısını açınız, Mahmut kulumun eline bir kürek veriniz. Bir kerede alabildiğince altın alsın.’

Başta padişah olmak üzere saray ahalisi hazine kapısının önünde toplanmışlar. Sakar Mahmut elinde kürekle hazine odasına girmiş. ‘Ya Bismillah.’ demiş.

Küreği altın yığınının içine saplamış, küreği kaldırmış. Herkesin şaşkınlıktan nefesi tutulmuş. Çünkü Sakar Mahmut küreği ters tutmuş, bir altın dahi kürekte kalmamış, kaymış. Padişah ‘ Oğlum Mahmut, sana bir şans daha veriyorum, hayde.’ demiş.

Sakar Mahmut davranmış, bu sefer küreği doğru tutmuş, altın yığının içene küreği saplamış ve kaldırmış. Küreği kaldırırken ‘çat’ diye bir ses duyulmuş. Ahali ‘ Hafazanallah’ demiş.

Küreğin sapı kırılmış, kürekle beraber altınlar da düşmüş, sakar Mahmut’un elinde küreğin sapı kalmış. Bunun üzerine padişah 2.Mahmut demiş ki: ‘ Vermeyince Mabut(Allah), ne yapsın Mahmut?’

Ümit ederim ki anlattığım hikayeyi beğendiniz. Lakin bilesiniz, korona konusunda küreğin sapı kırıldı, kürek elinizde kaldı. Böyle devam ederseniz gerisini anlatmama gerek yoktur herhalde