CTP Milletvekili Asım Akansoy Cumhurbaşkanlığı makamının Kıbrıs Türk toplumu için temsil adına özel öneme sahip olduğunu dile getirerek, Cumhurbaşkanı kim olursa olsun o makam üzerinden Kıbrıs Türkü’nün hak ve çıkarlarını dünyaya tanıtmasının beklendiğini söyledi.

AB ile olan ilişkilerin de bu bağlamda olduğunu dile getiren Akansoy, “Avrupa Birliği iki ayrı devlet, egemen eşitlik gibi ayrılıkçı söylemlerin peşinde olan bir yapıyı desteklemek zorunda mıdır?” diye sordu; “Benim bildiğim yoktur” dedi. 

Ülkede çok büyük ekonomik sorunlar olduğunu, insanların bu ortamda Kıbrıs sorunuyla ilgilenmeyebileceğini ve bunun doğal olduğunu anlatan Akansoy, öte yandan Kıbrıs sorununun ekonomik ve sosyal durumdan ayrı olmadığını düşündüklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ı Cenevre ortak zeminini yıkmakla ve Anastasiadis’in pozisyonunu güçlendirmekle suçlayan Akansoy, Kıbrıslı Türklerin Gaziantep’ten başka yere gidebilecek bir zemini kalmadığını kaydetti.

Dünyada insan hakları bakımından en çok ayıplanan şeyin bir topluma kimlik biçmek olduğunu söyleyen Akansoy, bunun adının faşizm olduğunu belirtti; Kıbrıslı Türklere bunun yapıldığını söyledi. 

Asım Akansoy, Tatar’ın tarafsızlık konusunda ciddi sıkıntı yaşadığını da kaydetti.

“İyi ki Crans Montana tutanakları çıktı” diyen Akansoy, böylece “Anastasiadis’in gerçek yüzünü”, Akıncı’nın tavrını ve Türkiye’nin diplomatik hareketlerini öğrendiklerini söyledi.

Annan Planı’nın Kıbrıslı Türklerin dahil olduğu tek referandum olduğunu kaydeden Akansoy, günün sonunda yatırımlar ve ekonominin ciddi anlamda patladığını, çözüm vizyonunun çok büyük bir etki yarattığını ve bunun yanında da çok sayıda olumlu gelişme yaşandığını belirtti. 

Öte yandan 2020 itibariyle dengenin tamamen değiştiğini söyleyen Akansoy, Kıbrıslı Türklerin ne azınlık ne alt yönetim olmasını da kabul etmeyeceklerini vurguladı. 

Akansoy, Kıbrıs sorununda bir çözüme ulaşılması konusunda şu anda bir gerileme durumunda olunduğunu ekledi.