Toplumcu Kurtuluş Partisi – Yeni Güçler (TKP-YG) Genel Başkanı Mehmet Çakıcı yenı yılda da halkın yanında durarak doğru seçenek olmaya devam edeceklerini vurguladı.

TKP-YG Genel Başkanı Çakıcı yeni yıl mesajı yayımlayarak 2020 yılını değerlendirdi.

Çakıcı mesjında şöyle dedi:

“Yeni yılı yeni umutlar, beklentiler ve hedefler bütünlüğüyle ele alacak olursak, demokratik laik toplum yapımızın korunup geliştirildiği, kişisel veya partisel çıkar yerine toplumsal çıkarların öne çıkarıldığı, yurdumuzda ve dünyamızda öncelikli olarak sağlıklı bir yaşam, barış, huzur ve refah umutlarının yükseldiği bir döneme geçilmesi hedefimizle tüm yurttaşlarımızın yeni yılını kutlar, bu hedefler doğrultusunda kararlı ve örgütlü bir mücadeleye davet ederiz. Geçmişte olduğu gibi yeni yılda da halkımızın yanında durarak doğru seçenek olmaya devam edeceğiz.”

Çakıcı, beklentilerin ve umutların gerçekleşmediği bir yılı daha geride bıraktıklarını belirterek, 2020’nin  ekonomik çöküntü yanında politik vaatlerin de tümden boş çıktığı bir yıl olduğunu ileri sürdü.

Çakıcı, dünyada olduğu gibi ülkede de etkisini artıran koronavirüs salgınının  alınan tedbirlerin yetersizliği ve denetim eksikliğinden dolayı halkın  sağlığını tehdit etmeye devam ettiğini öne sürdü.

Çakıcı şu ifadeleri kullandı:

“Yolsuzlukların usulsüzlüklerin hesabını sormak için seçmenden oy isteyenler 2020 yılı içinde hesap sormayı değil bunları yapanların ortağı olmayı tercih etmiştir. Halka vaat edilen reformlar hükümettekiler tarafından  hatırlanmadı. 2020 yılı da bundan öncekiler gibi halka ait kurumları birilerine peşkeş çekilmesi amaçlı çabaların yoğunluğuna tanık olarak tamamlandı.

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tavan yapan dış müdahaleler, UBP kurultayı ve hükümet kurma sürecinde de devam ederek, toplumun demokratik iradesi yok sayıldı. Kıbrıs sorunu bu yıl da kalıcı siyasi bir çözüme ulaştırılamazken partimizin de savunduğu federal çözüm şekli yerine aslında statükonun devamı anlamına gelen “iki devletli çözüm” modeli üzerine yapılan açıklamalar birbirini takip etti. 46 yıldır kapalı olan Maraş'ın açılması ile ilgili girişimler şovdan ileri gitmezken, uluslararası alanda suçlanmamıza sebep oldu.”

Yılda en az iki kez belirlenmesi gereken asgari ücretin şubat ayında bir kez belirlenerek, asgari ücretle yaşamaya mahkum edilen yurttaşların açlık sınırının altında bir yaşama mahkum edildiğini idia eden Çakıcı, ekonominin lokomotif sektörleri sayılarak uzun yıllardan beridir devlet eliyle desteklenen turizm ve eğitim sektörlerinin durma noktasına geldiğini, çok sayıda esnafın  kepenk indirmek zorunda kaldığını kaydetti..

Çakıcı şu ifadelere de yer verdi:

“Vergi reformu yapılıp büyük sermaye çevrelerine tanınan sınırsız muafiyetler bu yıl da kaldırılmadı. Eğitim reformu yapılıp bilimsel demokratik eğitim sistemi yerleştirilmezken teokratik sisteme geçiş adımları atılmaya devam edildi.

Tarım reformu yapılıp teşviklerin 5-6 büyük sermaye sahibi aileye gitmesi yerine küçük ve orta ölçekli üretimin desteklenmesi bu yıl da gündeme gelmedi. Özel sektör çalışanları bu yıl da üvey evlat muamelesi görmeye sendikalaşmalarının önündeki engeller korunmaya devam edildi. Kirada oturan evsiz yurttaşlarımızın konut sahibi olması için bu yıl da hiç girişim yapılmadı. Kadın ve gençlere yönelik iş kurma amaçlı destekler de hükümetin gündemine hiç gelmedi. Rant amaçlı çevresel tahribat ve dere yatakları işgalleri sürdürülerek felaketlere davetiye çıkarılmaya devam edilirken, yollardaki alt yapı yetersizliği bu yıl da can almaya devam etti.”