Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Adayı Tufan Erhürman, var olma mücadelesi veren Kıbrıs Türk halkını geleceğe taşımak için Cumhurbaşkanlığı’na aday olduğunu söyledi. Erhürman, “Zeminimiz Kıbrıs Türk halkının özne olmasıdır” dedi. 
CTP lideri Erhürman, BRT ekranlarında yayınlanan Basın Odası programına katılarak gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Pandemi döneminin Cumhurbaşkanlığı’nın önemini bir kez daha gösterdiğini ifade eden Tufan Erhürman, "Kıbrıs Türk halkının kimliğini, kültürünü varlığını geleceğe daha güçlü taşımak üzere adayım. Dış ve iş politikaya ilişkin düşüncelerim bu hedef doğrultusunda şekillenmiştir. Ben bu tarihi sorumluluk için adayım" diye konuştu.
Pandemi sürecinin ülkenin eksiklikleri ve durumuyla ilgili ayna tuttuğunu, her alanda liderlik ihtiyacının öne çıktığını vurgulayan Erhürman, "Pandemi süreci bize ayna tuttu, sorunlarımızla, eksiklerimizle yüzleştirdi" dedi.

“OLUMLU PROJELERİN DEVAMLILIĞINI SAĞLAYACAĞIM”
Cumhurbaşkanı'nın Kıbrıs sorunu müzakereleri yanında Kıbrıslı Türklerin dünyaya açılmasıyla ilgili girişimleri yapmak ve Anayasa'nın verdiği yürütme yetkisi ile Bakanlar Kurulu'yla birlikte çalışmak ve topluma öncülük etmek gibi görevleri olduğunu da söyleyen Erhürman, “Pandemi sürecinde ortaya çıkan sorunlar yanında Doğu Akdeniz'deki gelişmelerin etkileri önümüzdeki süreci etkileyecek, bunlar zaman alacak” dedi. Cumhurbaşkanı seçilirse, Bakanlar Kurulu'na daha sık başkanlık edeceğini söyleyen Tufan Erhürman, istikrarlı bir makam olarak Cumhurbaşkanlığı'nda geçmiş ve yeni hükümetler arasında köprü kuracağını, olumlu projelerin devamlılığını sağlayacağını kaydetti.

“PANDEMİ, EKONOMİDEKİ KIRILGANLIĞI GÖSTERDİ”
Erhürman, pandemi sürecinin ekonomideki kırılganlığı da gösterdiğini söyledi ve “Şu anda 8 bin iş yeri çalışmalarına ara verdi, 2 bin civarında KKTC vatandaşı insan işsiz, on binlerce kişi olumsuz etkilendi. Bu durum böyle devam ederse, sosyal patlamalara gebedir" dedi. 

“AKDENİZ BİZİM DE DENİZİMİZDİR”
Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeleri de yorumlayan Erhürman, "Akdeniz bizim de denizimizdir, biz de varız. Doğu Akdeniz'de bir şeyler konuşulacaksa Kıbrıs Türk varlığının öznelerden biri olduğu dikkate alınmalı, bu anlamda da yoğun çaba gösterilmeli. Bizim zeminimiz Kıbrıs Türk halkının özne olmasıdır. Tüm muhataplarımızla bu zemin üzerinden ilişki kurmamız gerekir" diye konuştu.



“BİR AN ÖNCE KAPSAMLI ÇÖZÜM”
Tufan Erhürman, Kıbrıs sorununa çözüm konusunda şöyle konuştu: "Benim tercihim bir an önce kapsamlı çözümdür. Sanki yöntemsel farklı tercihler varmış gibi duyuyorum dışarıda. Eğer kapsamlı çözümden bahsediyorsak ihtimaller 'üniter devlet, konfederasyon, federasyon ve iki ayrı devlet'tir. Bir de AB içinde olan 'Kıbrıs Cumhuriyeti' var. Kapsamlı çözümün AB içinde olması lazım. Üniter devlet Kıbrıs Türk halkının azınlık olması anlamına geldiği için ağzıma bile almam. Konfederasyon ve iki ayrı devlet, öncelikli olarak KKTC'nin tanınmasını gerektirir. Bunun için BM Güvenlik Konseyi'ndeki 5 daimi üyenin KKTC'nin tanınamayacağıyla ilgili kararını kaldırması gerekir. Bugünkü konjonktürde bunun gerçekleşmesinin realist olmadığını görüyoruz. Geriye federasyon kalıyor. Tercih kapsamlı çözümse o masadaki formülle konuşmak gerek. Biz bu masaya iki koşulla otururuz: Birincisi sonuç odaklı görüşme süreci olacak, ikincisi de ucu bucağı olmayan bir görüşme süreci olmayacak. Bunları Guterres de söyledi." 
Erhürman, Kıbrıs sorununun çözümü müzakereleri yanında iki toplumun iş birliği için eş zamanlı yapılması gerekenler bulunduğunu ifade ederek ölü toprağı altında kalmayı kabul etmediklerini, ölü toprağını üzerlerinden atıp belirleyici adımlar atacaklarını söyledi.