Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman, hükümeti, Maliye Bakanlığı’nın 400 milyon TL’ye kadar borçlanma konusunda yetkilendirilmesini ve Türkiye ile imzalanan protokol aracılığıyla ülkeye gelecek 2 milyar 288 milyon TL’lik kaynağı “har vurup harman savurmama” konusunda uyardı.

İlgili kaynağın bir an önce sağlık ve ekonomideki doğru alanlar belirlenerek ortaya bir çıkarılacak bir harcama planıyla kullanılması gerektiğini belirten Erhürman, “bu planda, sağlık, hane halkı, özel sektör çalışanları ve zarar gören işletmelerimizin desteklenmesi ön planda olmalı” dedi.

Ana muhalefet lideri Erhürman, ayrıca hükümetin kendilerini Türkiye ile imzalanan protokolün içeriği ile ilgili bilgilendirmediği için haberleri olmadığını, içerikle ilgili değerlendirmelerini protokol metnini görünce yapacaklarını söyledi.

“PROTOKOLÜN İÇERİĞİNDEN HABERİMİZ YOK”

“Har Vurup Harman Savurma Lüksümüz Yok!

Bakanlar Kurulu Maliye Bakanlığı'nı 400 milyon TL'ye kadar borçlanma konusunda yetkilendirdi. Medyadan öğrendiğimiz kadarıyla bugün Türkiye ile imzalanacak olan protokol aracılığıyla da ülkeye 2 milyar 288 milyon TL'lik bir dış kaynak gelecek.

Diğer konularda olduğu gibi bu konuda da muhalefet bugüne kadar bilgilendirilmediği için protokolün içeriğinden haberimiz yok. O konudaki değerlendirmelerimizi protokolü görünce yapacağız.

Ancak her durumda ilk günden beri dile getirdiğimiz "dış kaynak ve/veya iç borçlanma" ihtiyacı nihayet giderilmiş görünüyor. Bu noktadan sonra önemli olan, seçim meçim düşünülmeksizin bu kaynağın doğru kullanılması. Bir an önce sağlıktaki ve ekonomideki doğru alanlar belirlenerek ortaya bir harcama planı çıkarılmalı (bunu da bu sürecin başından beri söylüyoruz). Bu planda, sağlık, hane halkı, özel sektör çalışanları ve zarar gören işletmelerimizin desteklenmesi ön planda olmalı.

Bunlar azımsanacak rakamlar değil. Ama bilmeliyiz ki böyle bir dönemde hiçbir kaynak sınırsız değildir. Har vurup harman savurma lüksü yok. Hükumet Meclis'te bu konuda yaptığım konuşmaya yanıt olarak şeffaf olunacağını söylemişti. Bu sözün takipçisi olacağız.

Hem covid-19 dolayısıyla ortaya çıkan zararın giderilmesi hem de bu süreçten çıkarmamız gereken dersler doğrultusunda doğru bir harcama planıyla sosyo-ekonomik kalkınma alanında doğru hamleleri yapmamız şart. Tekrar söylüyorum: Böyle bir dönemde ne kadar iyi olursa olsun hiçbir kaynak sınırsız değil ve bu kaynağı doğru kullanmama, seçim gailesi veya yanlış hesap çerçevesinde har vurup harman savurma lüksü yoktur! Herkes bunun bilincinde olmalı...”