CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman'in eşi Nilden Bektaş Erhürman, sosyal medya hesabından “Çevre için yaptıklarınız kadar yapmadıklarınız da önemlidir!” başlıklı bşr paylaşımda bulundu.

Nilden Bektaş Erhürman, paylaşımında “kısacası çevre yönetiminin yerlere çöp atmayalım düzeyinde bir şey olmadığından haberleri var mı?” diye sordu.

İşte o paylaşım:

Çevre için yaptıklarınız kadar yapmadıklarınız da önemlidir!

Seçime günler kala partilerin manifestolarında yer alan çevreye dair vaatlerini incelemenizi tavsiye ederim. Bu vaatlerin kimler tarafından ne kadar süre ile çalışılıp yazıldığını, gerekli kaynağın yaratılıp yaratılamayacağını ve yazılanları yapabilecek kadroların varlığını sorgulayın. Çevre yönetiminden sorumlu kurumların kapasitelerinin yetersizliğinden, çevre denetimlerinin etkin yapılmadığından, kirletenin ödemezken atığı üretenin sorumlu tutulmadığından, katı atıklarımızın küçücük bir kısmını bertaraf eden tesisin eksiklerinden, vahşi depolama alanlarının yakıldığından ve zehirlendiğimizden, bir an önce rehabilite edilmeleri gerektiğinden, yerel su kaynaklarımızın tükenme noktasında olduğundan, atık sularımızın arıtılarak yeniden kullanılması gerektiğinden, enerji ihtiyacımız her geçen gün artarken elektrik santrallerimizde kullanılan yakıtın kalitesizliğinden, baca gazı a sistemi olmadığından, denizlerimizde yüzme suyu kalitesinin tahlillerinin yapılmadığından/iş işten geçtikten sonra yapıldığından, yeşil alanlarımızın yetersizliğinden, tarım topraklarının her geçen gün azaldığından, özel çevre koruma bölgelerimizin maruz kaldığı tehlikelerden, Akdeniz’in en büyük kirliliği olan Gemikonağı Maden Atıkları için gerçek projelerin artık bir an önce hayata geçmesi gerektiğinden, iklim krizi diye bir şey olduğundan ve ülkemizi tehdit ettiğinden, tüm çevre sorunlarına temel oluşturan plansız yapılaşmanın sebeplerinden sonuçlarından, kısacası çevre yönetiminin yerlere çöp atmayalım düzeyinde bir şey olmadığından haberleri var mı?

Bunları sorgularken niyet okuma ve samimiyet noktasında yapmadıkları da size yol gösterecektir. Örneğin kamusal alanları yani size ait olan alanları sorgusuz sualsiz birilerine mi veriyorlar! İlgili tüm taraflar üzerinde hemfikirken bazı kesimler istemedi diye hazırlanmış imar planlarının geçmesini mi engelliyorlar! Kaynağı belirsiz ihalesiz akaryakıtlarla sağlığınızla mı oynuyorlar! Talan, yağma devam ederken sessiz mi kalıyorlar! Örnekler de sorular da uzar gider ama yeri gelir sizi dinleyecek, ne dediğinizi anlayacak, çevreye dair gailenize ortak olacak birilerine muhtaç kalırsınız sadece.. Siz siz olun sağlıklı çevrede yaşama hakkınıza sahip çıkın ve çıkacak insanlara yol açın..