Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yeni yıl mesajında, 2021 yılında olası bir müzakere süreci sonucunda, Kıbrıs’ta yan yana yaşayan iki egemen devletin iş birliğini içeren bir anlaşmaya ulaşılması en büyük temennileri olduğunu belirtti.

Tatar ayrıca bütün dünyayı ve ülkeyi etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19) salgınının, aşının bulunmasıyla birlikte, 2021 yılında son bulması ve insanlık adına daha sağlıklı ve güzel günlere ulaşılması dileğini de ifade etti.

Cumhurbaşkanı Tatar, “yeni bir yıla adım atarken, halkımızın, Türk ulusunun ve tüm dünyanın yeni yılını kutlar, sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim” dedi.

“SALGINI, BİRLİK VE BERABERLİK İÇERİSİNDE AŞACAĞIZ”

Yeni yıl mesajında halka seslenen Cumhurbaşkanı Tatar, “bugün, yeni umutlar ve dileklerle yeni bir yıla giriyoruz. Yeni yılın ülkemize ve bütün dünyaya hayırlı olmasını ve hepimize sağlık, huzur ve refah getirmesini diliyorum. 2020 yılını geride bırakırken, hafızalarımızdan silinmeyecek pandemi sürecinin, 2021 yılında son bulması ümidiyle sizleri selamlıyorum” diye konuştu.

KKTC’de de etkisini sürdüren bu küresel salgının diğer ülkelerde olduğu gibi yalnızca sağlık alanında değil insanların ekonomik ve sosyal hayatında da bir takım sorunlara neden olduğuna belirten Tatar, aşının bulunması ile birlikte, 2021 yılında salgınının kontrol altına alınarak son bulması ve tüm insanlık adına daha sağlıklı ve güzel günlere ulaşılması temennisini dile getirdi.

Tatar, “son günlerde tüm dünyada artan vaka sayıları ile endişe yaratan bu salgın sürecinde, her türlü fedakarlığa katlanan halkımıza, doktorlarımıza, tüm sağlık çalışanlarımıza ve her zaman yardım elini uzatan Anavatan Türkiye’ye çok teşekkür ederim. İçerisinde bulunduğumuz bu salgını ve yarattığı sorunları, birlik ve beraberlik içerisinde aşacağımıza olan inancım tamdır” dedi.

Devlet olarak ilk günden beri alınan tedbirlerle salgın sürecinin çok iyi yönetildiğini belirten Tatar, devletin bu konudaki hassasiyetinin devam etmekte olduğunu ve son günlerde artan vaka sayısı dikkate alınarak hükümetin halk sağlığını korumak adına gerekli her türlü tedbiri almakta olduğu ve almaya devam edeceğini vurguladı.

“KAPALI MARAŞ’IN AÇILIMI, EN ÖNEMLİ GELİŞMELERDEN BİRİDİR”

2020 yılında, sağlık konusunda yaşanan sıkıntılar yanı sıra ülkede ve bölgede siyasi ve ekonomik alanlarda da bir takım gelişmeler yaşandığına da dikkat çeken Cumhurbaşkanı, “Kıbrıs Türk halkı için en önemli gelişmelerden biri, Başbakanlığım döneminde başlatılan çalışmalar sonucunda, Anavatan Türkiye’nin de desteği ile gerçekleşen Kapalı Maraş açılımıdır. Gazimağusa’nın bir bölgesi olarak 46 yıl sonra insanlığa kazandırılan Kapalı Maraş bölgesi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin turizmine ve ekonomisine büyük bir ivme kazandıracaktır” diye konuştu.

“EGEMEN EŞİTLİĞE DAYALI, İKİ DEVLETLİ BİR ÇÖZÜM EN BÜYÜK TEMENNİMİZ”

Diğer bir önemli gelişmenin, Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte Kıbrıs sorununda artık egemen eşitliğe dayalı, iki devletli bir çözümün gündeme gelmesi olduğuna işaret eden Tatar, şöyle devam etti:

“1968 yılından bu yana devam eden müzakere süreçlerinde görüşülen federasyona dayalı çözüm modeli, özellikle Crans Montana’da, Rum tarafının her zamanki olumsuz tutumu nedeniyle çökmüş ve yeni bir çözüm şeklinin gündeme gelmesi kaçınılmaz olmuştur. Bu yeni çözüm şekli, kendi kaderini tayin etme hakkına sahip olan Kıbrıs Türk halkı için ‘egemen eşitlik temelinde, yan yana yaşayan, iki devlet’ modelidir.”

Rum tarafının federasyona dayalı çözüm anlayışının, Kıbrıs Türk halkını eşit görmeyen ve azınlık yapmaya çalıştığına, Türkiye’nin garantörlüğünün ortadan kaldırılmasını ve Türk askerinin adadan çıkarılmasını öngördüğüne işaret eden Tatar, “bu anlayışı ve dayatmaları kabul etmemiz mümkün değildir. Tüm bu gerçekler ışığında, Kıbrıs Türk halkı, demokratik bir ortamda gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı seçiminde, kendi öz iradesi ile büyük bir çoğunlukla şahsıma destek vererek, iki devletli çözüm şeklini benimsediğini ve desteklediğini dünyaya göstermiştir” dedi.

“KKTC’NİN STATÜSÜ YÜKSELMİŞTİR”

Kıbrıs Türk halkının, ulusal davasına sahip çıkmak ve KKTC’nin zeminini güçlendirmek için Türkiye ile iş birliği içinde çalışmalarına devam etmekte olduğunu belirten Tatar, şunları söyledi:

“Vizyonumuz, iki halk ve sahip oldukları iki devlet arasında, egemen eşitlik ve iş birliğine dayalı bir uzlaşı zeminini oluşturmaktır. Unutmayın ki, Kıbrıs eski Kıbrıs değildir. Doğu Akdeniz, eski Doğu Akdeniz değildir. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bugün Türkiye ile birlikte Doğu Akdeniz’de ve Mavi Vatan’da daha güçlü duruma gelmiştir. Türkiye’nin kararlı duruşu, bölgedeki hidrokarbon arayışları ve diğer stratejik gelişmeler, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin statüsünü yükselmiştir. Bu durum, Kıbrıs Türk halkına daha fazla güç vermektedir.”

Kıbrıs Türk tarafının tüm olumlu girişimlerine ve diyalog çağrılarına rağmen Rum tarafının zihniyetinde herhangi bir değişiklik olmadığını ve silahlanma faaliyetlerine devam ettiğini belirten Tatar, Rum tarafının Doğu Akdeniz’deki enerji kaynaklarına tek başına sahip çıkma girişimlerinin, KKTC’nin ve Türkiye’nin kararlı duruşu ve tutumu karşısında sonuçsuz kalacağını yineledi.

Cumhurbaşkanı, “Bizim, kimsenin hakkında gözümüz yoktur. Ancak kendi hakkımızı da sonuna kadar savunmaya kararlıyız. Türkiye’nin etkin ve fiili garantörlüğünde, güvenlik ve refah içinde yaşamak için haklı davamıza sahip çıkmak ve gençlerimize daha müreffeh bir gelecek bırakmak için çalışmaktayız” diye konuştu.