İngiltere’de en aşırı sağcı pozisyondaki Kıbrıslı Rum çatı örgütlerinin başında Lobby for Cyprus adlı örgüt gelir… Bu örgütün üzerinde yoğunlaştığı üç ana konudan biri, 1974 yılında göç eden Kıbrıslı Rumların göç ettikleri evlerine, köylerine geri dönmeleri gelir. Diğer iki “dönüş” talebi ise Türk askerleri ve Türkiyeli göçmenlerle ilgilidir…

Son derece saldırgan ama bir o kadar da profesyonel çalışan bu lobi grubunun “kurucu” örgütlerinden biri Ayios Amvrosios Derneği’dir…

Bugün biz işte bu köydeyiz… Ayios Amvrosios’ta… 1974 öncesi biz bu köye Ayguruş diyorduk, şimdi ise Esentepe diyoruz…

 

Mülkiyet konusu görüşülürken Esentepe’de durum!

Kıbrıslı Türk ve Rum liderler kalıcı bir anlaşma sağlamak amacıyla görüşürken, en can alıcı konulardan birinin mülkiyet konusu olması bekleniyor. Liderler içinde olduğumuz günlerde de bu konuyu tartışıyor… Ayios Amvrosios Derneği’nin internet sitesinde, “asla elimizdeki tapuları ticaret konusu yapmayacağız” deniyor… Tazminat da Kabul etmeyeceklerini belirten Esentepeli veya Ayios Amvrosios’lu ya da ne bileyim Ayguruşlu Rumlar Lobby for Cyprus ile birlikte canlarını yerken; biz Ayios Amvrosios ovalarını, tarlalarını, dağını ve de bayırını, sahili hatta denizinin içini parsel parsel bölmüşüz; içlerine de çeşit çeşit villalar inşa etmişiz… Sayamadım ama en az 10 bin villa dersem, acaba abartmış olur muyum? Sanmam! Ayios Amvrosios yani Esentepe, son beş yıl içerisinde; kısacası Annan Planı’ndan bu yana belki de en çok inşaat yapılan bölge…

Ayios Amvrosioslu Rumlar “koçanları bizdedir, ticaretini yapmayacağız, tazminat da kabul etmeyeceğiz” diyedursun, atı alan Üsküdar’ı geçtiği gibi, betonu döken, Esentepe’yi villa doldurmuş…

 

Kıbrıs’ın en mutlu köyü mü?

Evet Esentepe’deyiz… Pek çok köyü ziyaret ettik bugüne kadar, hiç bu kadar sakin ve huzurlu başka köy görmedik… Olaysız, sorunsuz ve de sıkıntısız… Peki ama neden? Elbette son dönemlerdeki inşaat patlamasından da olabilir ama bu köye yerleşmiş onlarca farklı kültürden insan, uyum içerisinde yaşıyor… Öyle ki, Trabzon kökenli gençlerle Aynikola kökenli gençler, Esentepe futbol takımının başarısı için inanılmaz bir uyum içerisinde sahada ter dökmenin ötesinde, tribünlerde de “Ayguruş, Ayguruş, Ayguruş” diye tempo tutuyor…

 

En genç belediye başkanlarından biri

Ülkemizin en genç belediye başkanlarından biri bu köyde… Beş yaşındayken, 1975’te Trabzon Çaykara’dan ailesiyle birlikte gelip köye yerleşenler arasında… Erdal Barut 30 yaşında ilk dönem başkan seçildi. Şu anda ikinci döneminde… “Bizim için insanların nereden geldiği önemli değil” diyen başkan, Esentepe’deki en önemli sloganın, “Esentepeli olmak ve Esentepe’de yaşamak ayrıcalıktır” şeklinde dile getiriildiğini aktarıyor…

Başkan Barut en son nüfus sayımında köyün nüfusunun bin 573 olarak belirlendiğini  ve son seçimlerde de 3 bin civarında seçmeninin bulunduğunu aktarıyor.

Ancak sadece köy civarına 3 binin üzerinde konut inşaatı yapılmış. Sadece köy civarından bahsediyoruz…

“Köyümüze, dünyanın bir çok ülkesinden, köyde yaşayan nüfustan daha çok insane gelip yerleşti” diyen Barut, 30 personelle, tüm bu nüfusa, 15 kilometrelik sahil şeridi ve üç köy dahil (Beşparmak, Karaağaç ve Bahçeli) hizmet götürmek için çaba harcıyor.

 

İşsizlik en büyük sıkıntı

Esentepe’de ülke genelinde var olan işsizlik çok ciddi sorunlardan biri. Özellikle son üç yıl içerisinde inşaatların da durması veya sıfıra yakın derecede azalmasıyla işsizlik daha ciddi hissedilir hale gelmiş.

Gençlere kırsal kesimde hali arazi verilmemiş. Üstüne üstlük de bölgedeki arsalar Annan Planı sonrası aniden çok ciddi değer kazanınca, köylü gençler arsa satın alıp da ev yapabilecek durumdan tamamen çıkmış.

Başkan Erdal Barut, köyün sağlık ocağının 24 saat hizmet verebilir hale getirilmesi çin çalıştıklarını ve bu konuda Sağlık Bakanı’ndan büyük ilgi gördüklerini ifade ediyor. “Hemşire lojmanı yapılıyor, Sayın Bakan bize hemşire tayin edeceği sözünü verdi” diyor.

Erdal Barut, 2006 nüfus sayımına göre yani sadece bin 573 kişi için devletten katkı aldıklarını hatırlatıyor ve şunları ekliyor:

“Yeni nüfus kaydedilmiş değil. Dolayısıyla biz gerçek nüfusumuz için katkı alamıyoruz. Eğüer almış olsak, yani nüfus artışı bize de yansıtılmış olsa, katkısı geliyor olsa, çok daha yüksek kalited ehizmet vereceğiz. Yine de tek kuruş borcumuz yoktur. Çalışanlarımızın ne ödemelerinde, ne de yatırımlarında en küçük bir eksisklik söz konusu değildir. Tüm hizmetlerimizi kendi bütçemizle yapıyoruz.”

 

Baflılar ve Karadenizliler çoğunlukta!

Esentepe’de Baf’ın Aynikola, Marona ve Ciyas köylerinden gelenler nüfusun yüzde 55’ini, Türkiye’nin Trabzon ağırlıklı göçmenleri ise yüzde 45’ini oluşturuyor. Köyde Kayserili, Mersinli, Sakaryalı, Sivaslı, Ankaralı, Rizeli göçmenler de var. Hatta 25 aile kadar da Bulgaristan göçmeni yaşam sürüyor.

Başkan “çok kültürlü bir beldeyiz” diyor ve şunları aktarıyor:

“Baf ve Türkiye göçmenlerinin yanı sıra, Avrupa’nın hatta dünyanın dört bir yanından gelip yerleşenler var. Farklı kültürlerin oluşturduğu muhteşem bir mozaik söz konusu. Müthiş bir uyum... Ada’nın hiç bir yerinde olmadığı kadar mutlu ve huzurlu bir belde yaşantımız söz konusu. Esentepe Futbol takımı da gururumuz ve ortak vazgeçilmez değerimizidir. İlk yarı bitti... Tek namağlup takım Esentepe’dir. Bizim için önemli olan insanların nereden geldiği değildir. Sloganımız önemlidir. Nedir bu slogan? Esentepeli olmak ve Esentepe’de yaşamak ayrıcalıktır.”

 

Futbol takımı köylünün gururu

Köy futbol kulübüne belediye de destek veriyor. Köy gerçek bir futbol alt yapı fabrikası... Arı, yıldız, minik, genç takımları var. Futbolun ötesinde, köyde çok başarılar kazanmış yıldız ve genç bayan voleybol takımı, bayan hentbol takımları var.. Başkan Barut, “28 belediye içerisinde salon sporlarında mücadele eden bir tek bizim takımlarımızdır” diyor ve haklı olarak bununla gurur da duyuyor...

Esentepe’de gençlerin bir folklor ekibi de faaliyette. Ayrıca İskoçyalı bir hoca eşliğinde ve yine belediye bünyesinde karate kursu başlatıldı.

Esentepe’de bir ilkokul, bir ortaokul ve bir de polis karakolu yer alıyor...

Köyün hemen yakınlarındaki Andifonidis Kilisesi ya da Manastırı, ülkemizin en önemli tarihi değerleri arasında... Bu kiliseye giden yol son zamanlarda asfaltlandı. Eğer “hiç gitmedim” diyen varsa, gitmeleri mutlaka tavsiye olunur. Büyüleyici bir güzellik...

Kuzey tarafı biraz kurusa da ormanlarla kaplı olan Esentepe’de sahil kesimler betona dönmüş durumda...

Su sıkıntısı tüm ülkede olduğu gibi Esentepe’de de var. Ancak Belediye ve özel bir tatil köyü işbirliği ile denizden su arıtılmaya başlandı. Başkan Barut, “henüz resmi açılışını yapmadık ama faaliyete geçti” dediği tesisten günde 600 ton su elde ettiklerini ve burada istihdam olanağı da yarattıklarını aktarıyor.

Köyde hayvancılık yapan çok az kişi var. Daha çok bir hobi olduğunu aktarıyor Ahmet Erdoğan... Ahmet Erdoğan mevsimine göre zerdali üretimi olduğunu da ekliyor. İşsizliğin çok yüksek boyuta ulaştığına da dikkat çekiyor Ahmet Erdoğan...

Kardeşi Mehmet Erdoğan da köylünün temel geçimini işçilik ve memuriyetten sağlaıdğına değinirken, gençlerin işsizlik sorununun çok büyüdüğüne değiniyor ve ekliyor: “Köyde sürekli çalışan beş kahvehane olması bunu ispat etmiyor mu?”...

Esentepe’ye son zamanlarda bir otel ve çok sayıda restoran yapılmış...

Mustafa Günay işsizliğin arttığını kabul ediyor ama köydeki atmosferi şu sözlerle açıklıyor:

“Köyümüz, havamız, suyumuz, herşeyimiz çok iyi... Şükürler olsun!”...