Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Tufan Erhürman, özel bir televizyon yayınında gündeme dair soruları yanıtladı. Mustafa Alkan’ın moderatörlüğünde gerçekleşen programda gazeteciler Damla Soyalp, Ulaş Barış, Nazar Erişkin ve Cüneyt Oruç’un sorularını yanıtlayan Erhürman, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin halk için hayati bir dönemeç olduğunu belirtti.
"Tek Turda Bitecek Seçim, Beş Yılın Hesabını Gösterecek"
Kamuoyu araştırmalarına atıfta bulunan Erhürman, Ekim ayında yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tek turda sonuçlanmasının muhtemel olduğunu ifade etti. “Kıbrıs Türk halkı, boşa harcanan beş yılın ardından çok önemli bir karar aşamasında,” diyen Erhürman, mevcut yönetimin ülkeye zaman kaybettirdiğini vurguladı.
“İki Devlet Tezi Hak Kayıplarını Getirir”
Ersin Tatar’ın savunduğu “iki ayrı devlet” yaklaşımını eleştiren Erhürman, bu politikanın Kıbrıslı Türklerin uluslararası alandaki haklarını tehlikeye attığını söyledi. “Masadan kalkıldığında, Kıbrıslı Türk liderin eşit statüsü de ortadan kalkar. Bir tarafta AB ve BM üyesi bir devletin başkanı, diğer tarafta tanınmamış bir yapının lideri kalır,” diyerek Tatar’ın yaklaşımının sürdürülebilir olmadığını ifade etti.
"CTP’nin İlkeleri BM’nin Ta Kendisi"
CTP'nin müzakereler için ortaya koyduğu siyasi eşitlik, takvimlendirme ve uzlaşıların kabulü gibi ilkelerin Birleşmiş Milletler’e ait olduğunu belirten Erhürman, Rum liderliğin bu ilkeleri reddetmesi durumunda doğrudan BM’ye “Sözünüzün arkasında durun” diyeceklerini söyledi.
"Müzakereci de Ben Olacağım"
CTP lideri, seçilmesi halinde müzakerelerde Kıbrıslı Türkleri temsil edecek ismin bizzat kendisi olacağını belirtti. Özellikle, “Kıbrıslı Türkler masadan kalkarsa statükoya dönmeyecek” ilkesine dair soruları aldığını kaydeden Erhürman, detaylı açıklamaları 19 Ekim sonrasına bırakacağını ifade etti.
“Tarafsız Cumhurbaşkanı Olacağım”
Seçim sonrası tarafsız bir cumhurbaşkanı olacağının altını çizen Erhürman, erken genel seçim olasılığıyla ilgili değerlendirme yapmanın şu an doğru olmadığını ifade etti. “19 Ekim’den sonra artık tarafsız bir Cumhurbaşkanıyım. Bu nedenle siyasi tartışmalara girmem Anayasa’ya da aykırı olur,” dedi.
Tatar’a Sert Eleştiri: “Bu Çocukların Hayatını Çaldın”
Erhürman, karma evliliklerden doğan çocukların AB vatandaşlığına erişememesini açık bir insan hakları ihlali olarak tanımladı. “Bu çocukların elinden vatandaşlık hakları alındı. Sayın Tatar, beş yıl boyunca bu konuyu hiç gündeme getirmedi. Bu suskunluk, bu çocukların hayatlarını çalmaktır” ifadelerini kullandı.
“Müzakereler Türkiye ile Eş Güdümlü Yürür”
Türkiye ile ilişkiler konusunda ise Erhürman net konuştu: “Daha önceki dört Cumhurbaşkanı da Türkiye ile istişare etmeden müzakere yürütmedi. Türkiye garantör devlettir; süreçler hep birlikte yürütülür, bundan sonra da böyle olacak.” İlk ziyaretinin Türkiye’ye olacağını da ekledi.
“Tatar’ın Anlattığı Egemenliği Aslında Ben Savunuyorum”
Tatar’ın “egemenlik” vurgusuna karşılık Erhürman, bu kavramın içinin doldurulması gerektiğini savundu. Hidrokarbon, güvenlik, enerji gibi konularda Kıbrıslı Türklerin söz sahibi olmasının “gerçek egemenlik” olduğunu söyleyen Erhürman, “Biz iki eşit kurucu devletten biriyiz. Kıbrıslı Türklerin rızası olmadan hiçbir karar alınamaz” dedi.
“İki Ayrı Devlet Olursa Hak İddiası Nasıl Olacak?”
Erhürman, “İki devletli çözüm” yaklaşımının pratikte sorunlar doğuracağını belirtti. “Hidrokarbon Güney Kıbrıs’tan çıkar ve siz ayrı bir devletsiniz; bu durumda hak iddiası nasıl sürdürülecek?” diyerek bu tezin uygulanabilirliğine dikkat çekti.
“Gevşek Federasyon Modelini Türkiye’ye Anlattım”
Kendi önerdiği gevşek federasyon modelinin detaylarını Türkiye yetkililerine anlattığını belirten Erhürman, “Kavramlar göründüğü kadar net değil. Örneğin ABD bir federasyondur ama adında ‘federasyon’ geçmez,” dedi. Erhürman, isimler yerine içeriğin önemli olduğuna vurgu yaptı.