CTP Milletvekili Asım Akansoy, Kıbrıs’ta meydana gelen yangın felaketiyle ilgili dikkat çekici bir değerlendirmede bulundu. Akansoy, yaşanan olayın yalnızca bir doğa felaketi olmadığını, aynı zamanda ciddi bir yönetim zaafı ve liderlik sınavı olduğunu vurguladı.
Paylaşımında, Limasol ve Baf bölgelerinde yaklaşık 12 bin hektarlık alanın kül olduğunu belirten Akansoy, bunun 16 bin 800 futbol sahasına denk geldiğini ifade etti. Yangında iki kişinin yaşamını yitirdiğini, 26 kişinin ise yaralandığını hatırlattı. Sadece insanlar değil; çam ağaçları, zeytinlikler, harnuplar, makiler ve endemik bitkilerin de yok olduğunu belirten Akansoy, göçmen kuşların rotalarını kaybettiğini, yaban hayatının ise büyük ölçüde yanarak yok olduğunu kaydetti.
Böylesi olağanüstü durumlarda sıradan tepkilerin yeterli olmayacağını dile getiren Akansoy, risk alabilen, sorumluluk üstlenen bir yönetim anlayışına ihtiyaç olduğunu söyledi.
“Bu sadece bir doğa felaketi değil; aynı zamanda bir yönetim zaafı ve liderlik sınavıdır. Ne yazık ki bu sınavda, ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’nin en üst düzey yetkilileri sınıfta kaldı. Olağanüstü durumlar olağan yöntemlerle yönetilemez,” ifadelerini kullandı.
Akansoy, yangın sırasında ne Kuzey Kıbrıs’tan ne de Türkiye’den yardım talebinde bulunulmadığını vurguladı. Yardımın yanı başlarında olmasına rağmen hiçbir girişimde bulunulmadığını söyleyerek, “Kıbrıs alevler içindeyken, yardım için ne Kuzey Kıbrıs’a ne de Türkiye’ye bir el uzatıldı. Oysa destek bir telefon kadar yakındı. Ama yapılmadı,” dedi.
Egemenlik, gurur ve katı siyasi kalıpların, doğadan, canlılardan ve insan hayatından daha önemli tutulduğunu belirten Akansoy, “Toprak yanarken, canlılar ölürken; ne Kıbrıs Cumhuriyeti, ne KKTC, ne de Garantörler bir anlam ifade eder. Çözüm için cesaret yoksa, tüm bunlar boştur,” sözleriyle tepki gösterdi.
Son olarak, Kıbrıs’ın yanarken halkın sadece izlemekle yetindiğini söyleyen Akansoy, bunun yangının kendisi kadar acı bir durum olduğunu ifade etti.