CTP tarafından yapılan açıklamada, 24 Nisan 2004 tarihinde gerçekleşen referandumun yalnızca bir plana verilen destek olmadığının, aynı zamanda Kıbrıs Türk halkının uluslararası hukuk içinde adil bir barış ve istikrarlı bir gelecek için ortaya koyduğu güçlü bir iradenin sembolü olduğunun altı çizildi.
"Barışa, çözüme ve federal bir geleceğe EVET"
21 yıl önce halkın yüzde 65 oranında "Evet" dediği Annan Planı Referandumu'nun Kıbrıs Türk tarafının çözümden yana tavrını net biçimde ortaya koyduğu belirtilirken, bu tarihî iradenin bugün hâlâ geçerliliğini koruduğu ifade edildi. Açıklamada, “Kıbrıs Türk halkı çözümsüzlüğün değil, çözümün tarafıdır” denildi.
İşbirliğinin önü aralandı, yeni kapılar açıldı
Referandum sonrasında barikatların aşılmasıyla birlikte iki toplumun yeniden buluştuğu, Yeşil Hat Tüzüğü ve Mali Yardım Tüzüğü gibi uygulamalarla Avrupa Birliği’yle ilişkilerin geliştiği, binlerce öğrencinin Avrupa’da eğitim almaya başladığı hatırlatıldı. CTP, “Bu iradeye sahip çıkmak, Doğrudan Ticaret Tüzüğü gibi adımların atılmasının da önünü açacaktır” açıklamasını yaptı.
"Çözüm bir siyasi tercih değil, toplumsal ihtiyaçtır"
CTP’nin açıklamasında, ekonomik kriz, uluslararası izolasyon ve gençlerin geleceğe dair umutsuzluğu gibi sorunların temelinde çözümsüzlüğün yattığı vurgulandı. Açıklamada, “Gün geçtikçe halkımız daha yalnızlaşmakta, uluslararası hukuk dışında kalmakta ve özgüvenini yitirmektedir” ifadelerine yer verildi.
"Sözde siyasetlerle zaman kaybediliyor"
CTP, BM parametrelerinden uzaklaşan ve gerçekleşme ihtimali bulunmayan siyasî yaklaşımların zaman kaybı olduğunu belirterek, “Bu iradenin unutulmaması ve bu iradeye uygun bir siyasetin yeniden inşa edilmesi şarttır” dedi.
CTP: Federal çözüm hedefinden sapmadan mücadeleye devam
Açıklama, “İki toplumlu, iki bölgeli ve siyasi eşitliğe dayalı federal çözüm” hedefine bağlılık vurgusuyla sona erdi. CTP, 24 Nisan’da halkın ortaya koyduğu çözüm iradesine her zamankinden daha fazla sahip çıkacaklarını duyurdu.