Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, turizmcilere sağlanacak faiz destekli krediyle ülkede yatak sayısının artacağını söyledi. Ataoğlu, “ülkede turizm varsa bundan tüm sektörler olumlu etkilenir” dedi.

 

Bakanlığından verilen bilgiye göre, katıldığı bir tv programında Bakanlık ile bankalar arasında, yarım kalmış konaklama tesislerinin tamamlanması amacıyla imzalan “Faiz Destekli Kredi Programı Protokolü”nü anlatan Ataoğlu, yüzde 30’u tamamlanmış tesislere (kalkınmada öncelikli bölgelerde yüzde 15) 700 bin TL’ye kadar yatırım kredisi verileceğini hatırlattı.

 

Yatak sayısının artırılmasında söz konusu tesislerin sektöre kazandırılmasının önemine dikkat çeken Ataoğlu, faiz destekli krediden yararlanmak için başvuruların Turizm Planlama Dairesine yapılabileceğini, uygun görülen yatırımların sahiplerinin protokol imzalanan kreditör bankalardan birini tercih edebileceklerini kaydetti.

 

İÇ TURİZMİ CANLANDIRMA…

 

Bakan Ataoğlu, başlatılan kampanya çerçevesinde KKTC vatandaşlarına yurt içindeki otellerde yüzde 10-40 arasında indirimli konaklama imkanı sunulduğunu da anlatarak, “Yerli halkımız için otellerin fiyat politikalarında değişiklik yapılacak. Vatandaşlarımız, ucuz tatil yapma imkanına kavuşacak”  dedi.

 

İç turizmi canlandırmak amacıyla geçen yıl da yaptıkları kampanyanın büyük ilgi gördüğüne dikkat çeken Ataoğlu, "Amacımız, insanımızın kendi değerlerini görmesi, ziyaret etmesidir. Kuzey Kıbrıs’ın tatil olanaklarından, dünyanın en iyi konaklama tesisleri arasına giren tesislerinden bizim insanımız da faydalanmalıdır.  Bu sosyal turizm anlayışıdır. Sosyal turizm bakanlık olarak sürdürdüğümüz turizm politikasının önemli temel ilkelerinden bir tanesidir” diye konuştu.

 

Ataoğlu, bu kampanyaların hem kişiye hem de ülke ekonomisine büyük katkı sağlayacağının altını çizdi.

 

"KKTC TANITIM GÜNLERİ"

 

Türkiye’de yaptıkları KKTC Tanıtım Günleri hakkında bilgiler veren Ataoğlu, Ordu-Giresun Havalimanı'ndan KKTC'ye direkt uçuşların  başladığını, Ordu'dan seferlerin gayet düzgün ve düzenli şekilde devam etiğini söyledi.

 

Bugüne kadar 8 ilde düzenledikleri tanıtım etkinliklere devam edeceklerini dile getiren Ataoğlu, tanıtım faaliyetlerinin sadece belirli bir dönemde değil, 12 ay süreceğini vurguladı.

 

Tanıtım programları sayesinde ilk kez geçen kış KKTC'deki otellerde ortalama yüzde 80 doluluk yaşandığını kaydeden Ataoğlu, şöyle konuştu:

 

"Yüzde 80 doluluk yaşandıktan sonra turizmin sadece yaz döneminde değil, 12 ay boyunca yapılabilecek bir etkinlik olduğunu gördük. Bu nedenle tanıtımlara da 12 ay boyunca devam etmeye karar verdik. Anadolu'nun değişik illerinde yapacağımız tanıtım etkinliklerimiz devam edecek."

 

Bakan Ataoğlu, üniversiteler, inşaat sektörü, emlakçılar, ticaret ve sanayi odaları temsilcileri ve sanatçılarla gerçekleştirilen etkinliklerde sadece turizmin değil, üniversiteler, inşaat ve diğer sektörlerin de tanıtıldığını anlattı.

 

Tanıtım çalışmalarının sadece Türkiye'de yapılmadığını, İngiltere, Azerbaycan ve İran'da da çeşitli faaliyetlerde bulunulduğuna işaret eden Ataoğlu, Almanya'da da bir etkinlik gerçekleştirmeyi planladıklarını söyledi.

 

Özellikle son yapılan etkinliklere katılımın binlerle ifade edilebilecek düzeyde olduğunu belirten Ataoğlu  acenteler arasında iş  bağlantıları  kurulduğunu ve konut satışları yapıldığını ifade etti.

 

“KURULACAK  MÜZELELER GEÇMİŞ İLE GELECEK ARASINDAKİ BAĞIMIZ OLACAK”

 

Müzelerin geçmiş ile gelecek arasındaki bağ olduğunu söyleyen Ataoğlu, her ilçeye bir müze hedefiyle yola koyulduklarını ve bu hedefi adım adım gerçekleştirmeye başladıklarını vurguladı.

 

Bakan Ataoğlu, ülkemizin, dünyada eşine ender düzeyde rastlanılan zengin bir kültür hazinesine sahip olduğunu belirterek, binlerce yıllık uygarlıkları sinesinde yaşatarak, birbirinden değerli eserlere  sahip olan adamızda kurulacak müzeler ile insanların bölgedeki zengin tarihi görmesini sağlayacaklarını söyledi.

 

Fikri Ataoğlu, yakın zamanda yapılan kazı çalışmalarında açığa çıkartılan arkeolojik yapı ve eserlere dikkat çekerek, Kuzey Kıbrıs’ın arkeolojik ve tarihsel mirasının zenginliğinin olduğunun bir kez daha kanıtlandığını ifade etti.

 

“KARPAZDAKİ SAHİPSİZ EŞEKLERE SAHİP ÇIKIYORUZ”

 

Ataoğlu, 40 yıldan beridir Karpaz halkı için büyük bir sorun haline gelen eşek sorununun giderilmesi için somut ve kalıcı  bir adım attıklarının ifade etti. Bazı çevrelerden gelen bu proje eşeklerden kurtulma projesidir eleştirilerinin anlamsız olduğunu dile getiren Ataoğlu “eşeklerden kurtulmaya değil onlara sahip çıkmaya çalışıyoruz, bu çalışmalarımıza destek olacak her türlü yapıcı öneriye açığız” ifadelerini kullandı.

 

Üreticilerin hür eşeklerin kendilerine verdikleri zararlarla ilgili şikâyetleri bulunduğunu, eşeklerin trafik kazaları dâhil birçok konuda tehlike yarattığını belirten Ataoğlu, turizm açısından da değerlendirilebilecek önemli bir proje üzerinde durulduğunu söyledi.

 

“AMACIMIZ SAĞLIK TURİZMİNİ GELİŞTİRMEK”

 

Kuzey Kıbrıs’ta turizmin sürdürülebilir temelde gelişmesi için alternatif turizm çeşitlerinin ülkeye kazandırılmasının önemine vurgu yapan Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, amaçlarının kitle turizmi gelirlerini optimuma çıkartırken sağlık başta olmak üzere kültür, spor gibi turizm türlerini de geliştirmek olduğunu kaydetti.

 

Sağlık turizminin gelişmesinde, Sağlık Turizmi Konseyi yanı sıra diğer bütün paydaşların önemli katkısı bulunduğunu ifade eden Ataoğlu, “bu alanın gelişmesi için ciddi bir çaba var. Hükümetimiz gereken adımları atıyor ve Sağlık turizmini destekliyor” diye konuştu.

 

KKTC’nin Dünya Sağlık Turizmi Konseyi’ne 54’üncü üye ülke olarak kabul edilmesinin, Kuzey Kıbrıs’ın bu alanın başrol oyuncuları ile birlikte hareket edebilmesine imkan yarattığını dile getiren Ataoğlu, bu üyelik sayesinde Kuzey Kıbrıs’ın Dünya’nın pek çok ülkesinden daha fazla sağlık turisti almaya başladığının altını çizdi.

 

Turizm Tanıtma ve Pazarlama Dairesi  bünyesinde kurulan hasat ekibinin çalışmaları neticesinde ülkeyi ziyaret eden turistlerin artık bölgelerde yetişen ürünleri tanıyarak tatma imkanı da bulduklarını belirten Ataoğlu, bu amaçla, portakal, enginar, üzüm, çilek gibi ürünlerin hasat dönemlerine turistlerin de dahil edilerek özel ilgi turizmine katkıda bulunulduğunu anlattı ve bu konuda çeşitliliğin artarak süreceğini belirtti.

 

Bakan Ataoğlu, hasata  katılan turistlerin mutluluğunun gözlerinden okunduğunu da belirterek, bunun ülkenin tanıtımına da katkı sağladığını dile getirdi.