Surf-kitesurf sporu, Yedidalga’da yükselen trendler arasına girdi. Rüzgar ve dalgalarla adeta dans eden bir grup insan bu sporun gelişmesi için canla başla çalışıyor.
Kuzey Kıbrıs’ta hızlı gelişen trendler arasına giren bir spor dalı olan surf-kitesurf, Yedidalga, Heaven Surfhouse’ta can buluyor. “Rüzgârın çocukları” olarak da adlandırabileceğimiz bu adrenalin dolu sporun, büyüyüp gelişmesi için canla başla çalışan gençler var. Yoktan var etmeye, Kuzey Kıbrıs’a yaymaya çalıştıkları, bir birlik altında toplanıp daha güzeline ulaşma çabalarının hikayesini kaleme aldık. Rüzgârla yatıp, rüzgârla kalkıyorlar. Hepsi de eğitimli insanlar. Diş doktoru, öğretim görevlisi, hemşire, mühendis... Ortak noktaları rüzgâr ve dalgalarla dans. Bunu bir yaşam şekline getirmişler. Bu spora tutkuyla bağlılar. Olaya günü birlik bakmıyorlar. Gönüllü birer nefer gibiler...
SORU: Kendinizi tanıtır mısınız?
Ben Uğur Sayılır (Heaven Surfhouse’un sahibi). 35 yaşında, 10 yıldan beridir hemşirelik yapmaktayım. Cengiz Topel Hastanesi’nde çalışmaktayım. Hemşire olmam benim için bir avantaj oldu. Kuzey Kıbrıs’ta eğitmen olmadığı için Yutube’tan videoları izleyerek kendimi yetiştirdim.Daha sonra eğitim alarak lisanslı eğitmen oldum. Önceleri Akdeniz sahili ve Alagadi’ye sörf yapmaya gittim. Daha sonraları farkına vardık ki batı sahilleri daha rüzgârlı ve bu spora daha uygun. Yani evimizin yanı daha uygun. Artık Lefke’de, Yedidalga’da her gün sörf yapmaya başladık. İnsanlar gördüler, merak ettiler ve sormaya başladılar. Bir potansiyel olduğu ortaya çıktı. Önceleri amatörce olan çalışmalarımızı ciddiye alarak daha profesyonelce yapmaya başladık. Bilinçli veya bilinçsiz birçok insan bu sporun eğitmenliğini yapmaya başladı. Bunu görerek bir çatı altında toplanmanın yararlı olacağını düşündük ve bir birlik, dernek kurmaya karar verdik. Çalışmalarımız hızla ilerliyor. Bu sporun kuralları henüz kuzey Kıbrıs’ta net değil. Buna bir netlik kazandıracağız.
SORU: Çalışmalarınızı hangi ferderasyona bağlı olarak yürüteceksiniz?
Yelken, Kürek ve Motor Ferderasyonu’na bağlı olacak. Zaten windsurf bu federasyon altındadır.
SORU: Yedidalga’daki bu yapının çalışmalarını ve düşüncelerini ne zaman hayata geçirdiniz?
2008’den beridir bu sporu yapıyorum. Burada da 2008’de başladık. daha önceleri Akdeniz sahiline gider rüzgâr beklerdik. Burayı farettikten sonra devamlı burada çalışmaya başladık. 2008’in ikinci yarısından itibaren tamamen buraya yöneldik. Önceleri burada, Lefke Belediyesi’ne ait küçük bir büfe vardı. Uzun yıllar atıl durumda kaldı. Daha sonra bu köyden Umut Şen diye çok iyi bir insana kiralandı. Bu güzel insan bizim burada sürekli sörf yaptığımızı gördü ve bize yardım etmeye karar verdi. Kirasındaki büfenin anahtarını vermekle kalmadı eline çapasını alarak aktif bir şekilde bize yardım etti. Sörfçü kitlesi olmadan biz buraya ciddi yatırım yaptık. Bu ciddi risktir. Şu anda burada DJ programı ve canlı müzik yapacak altyapımız, projeksiyonlarımız, perdemiz, karavanlarımız, beach barımız, soyunma kabinleri, duşlar, tuvaletlerimiz, elektrik ve suyumuz mevcut. Bütün bunlar sörfçü kitlesine yönelik. Fakat bu kitle tam oluşmadı. Fakat bu kitle yavaş yavaş büyüyor.
SORU: Bu spor dalı ile ilgili olarak diğer bölgelerdeki pozisyon nedir?
Yakından başlayalım. Gaziveren’de Afrodit Sahil Sitesi’nin kıyı şeridinde dalga sörfü yapmak mümkün. Belli bir düzeye gelmiş, profesyonel surfçüler için bulunmaz bir yer. Yayla sahili biraz kum biraz çakıl orada yapılabilir. Daha ileride Akdeniz (Ayrini) sahili, oarada yapılabilir. Güzelyalı, Alagadi ve Karpaz. Batıdan doğuya gittikçe rüzgâr azalır. Rüzgâr batıdan gelir. Termal rüzgârlar var burada. Bir de karadan denize doğru uzanan kanal var. Bu kanal rüzgâr oluşturuyor. Demir iskeleyi (Mangli’nin Limanı)geçtikten sonra şahit olduk, rüzgâr azalıyor. Önceleri hedefimiz Gemikonağı’na doğru sörf yaparak geniş bir alanda bu sporu insanlara tanıtmaktı. Fakat iskeleden sonra rüzgârın azalması bunu engelledi. Orada rüzgâr yokken burada 20-25 knot rüzgâr olduğunu ölçtük, gördük.
SORU: Önümüzdeki 5-10 yılı düşünürsek Heaven SurfHouse neyi hedefliyor?
Diğer bölgelere verilen değerden çok daha az değer veriliyor bu bölgeye...
SORU: Kimler vermiyor? Açar mısın?
Başta hükümet buraya gereken önemi vermiyor. İnsanlar da bundan etkilenerek ellerini taşın altına koymuyorlar. Bakım yapmıyorlar, yatırım yapmıyorlar. Son zamanlarda çift şerit yol yapılmaya başlandı. Önceleri insanlar birşeylerin değişeceğini düşündüler. Şimdilerde bu yolun sınır olduğunu, kuzeyinin Rumlar’a verileceğini düşünüyorlar. Bundan da çok etkileniyorlar. Çözümsüzlük yatırım yapmayı engelliyor.
Bu arada başka bir arkadaş söze katılıyor ve fiziki plan olmadan hiçbirşeyin doğru yerde olamayacağını ifade ediyor.
SORU: Siz de kendinizi tanıtır mısınız? Burayla bağınız nedir?
Ben Erçim Uluğ. Mimarım. LAÜ’de akademisyenim. Yardımcı doçentim. Bölüm başkanlığı yapmaktayım. Mimarlar Odası’nda aktif olarak çalışmaktayım. Burayla bağım, dostluk... Bu sporu sevmem nedeniyle buraya elimden gelen yardımı yapmaya çalışıyorum. İki yıldan beridir bu sporu yapıyorum.
SORU: Bu sporu değerlendircek olursanız neler söyleyebilirsiniz? Başkalarına da önerir misiniz?
Her işin başı eğitimdir. Bu sporu da bu bağlamda değerlendirmek gerekir. Gerekli eğitim alındıktan sonra bisiklet sürmek kadar kolaydır. En büyük zorluk, bu sporun altyapı yönünün henüz daha yeterince gelişmemiş olmasıdır. Gittiğiniz bölgelerde araba içerisinde soyunmak ve giyinmek zorunda kalıyorsunuz. İçinde bulunduğumuz tesis, Kuzey Kıbrıs’ı düşündüğümüzde en iyisi diyebiliriz. Biraz daha teşvikle daha iyi bir duruma geleceğini düşünüyorum. Kendi olanaklarımızla yaratılmış bir tesis burası.
SORU: Bu spora kaç yaşından itibaren başlanabilir?
Öncelikle yüzme biliyor olması ile ilgilidir. Yüzme bilen bir çocuk 5-8 yaşlarında bu spora başlayabilir.
SORU: Uğur Bey, eklemek istediğiniz birşey?
Bizim amacımız bu bölgede yaşayan insanların yüzünün güldüğünü görmektir. Para kazanmaktan daha değerlidir benim için. Bu spora ilginin artması için de çalışmalarımıza elimizden geldiğince devam edeceğiz.
Sörf sadece erkeklere mahsus değil. Yanımızda bir diş hekimi olan bayan dayanamaz söze girer.
SORU: Siz de kendinizi tanıtır mısınız?
Öncelikle ada insanımıza baktığımız zaman denize, yüzmeye gereken önemi vermiyoruz. Bu noktada Uğur haklı. Esasında sörf bir yaşam tarzıdır. Bugün yapayım deme noktasında kalamazsınız. Bir tutkudur ve süreklilik arz eder. İçten gelen birşeydir.
İsmim, Gülizar Büyüktepe. Balıkesirli’yim. Diş hekimiyim. Özel bir klinikte çalışıyorum. Keşke bu spora daha fazla zaman ayırabilsem. Kuzeyde en iyi tesisler burada. Rüzgâr da çok güzel. Kendimi şanslı hissediyorum çünkü eğitimli, sertifikalı bir eğitmenden ( Uğur Sayılır’ı kastederek) bu sporu öğrenme şansı buldum. Bugün yeni başlayacak bir çocuk için şartlar çok daha iyi bir durumda. Burada hazır kurulu bir ortam var.
SORU: Güney Kıbrıs ile kıyasladığımızda, güneyin bu spordaki durumu nedir, Uğur Bey?
Güneyde ortalama 2000 tane sörfçü var. Bizde 60 civarındadır. Sörf, uçurtma sörfü karışık. Bizden çok çok ileri durumdadırlar. Birçok yerde merkezleri vardır. Oldukça profesyonel çalışıyorlar.
SORU: Tekrar ayni soruyu sormak istiyorum. Önümüzdeki 5 yılda neyi hedefliyorsunuz?
Yurtdışından topluca insanları buralara getirmek, birkaç haftalarını burada geçirmelerini sağlamak. Rüzgâr alan adamızın başka noktalarına da onları götürmek ve bu sporun en üst noktaya çıkmasını sağlamaktır. Ülkeyi idare edenlerin de burasının (Yedidalga’nın) değişim yaşaması için teşvikler vermesini arzu ediyor ve bekliyoruz.
SORU: Yılda ne kadar süreyle burada sörf yapılabiliyor?
Genel olarak bakacak olursak tüm yıl boyunca yapılabilir. Detaylandıracak olursak Mart ayından Ekim ayına kadar rahatlıkla bu spor dalı yapılabilir. Su sıcaklığı, denizde denizanası, köpekbalığı tehlikelerinin de olmadığını düşündüğümüzde bu spor dalı için burası bulunmaz mükemmel bir yer.
Zaman ayırdığınız ve düşüncelerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim...
İletişim:
WEB: http://www.heavensurfhouse.com
e-posta: [email protected]
