Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Mehmet Ali Talat, tüzük değişikliğinin ardından "en demokratik ve disiplinli" partinin CTP olacağını belirterek, "Partimizi gelecek ve önemli büyük hedeflere doğru yönlendireceğiz. CTP'yi tek başına iktidar yapacağız" dedi.

 

Talat, ülkede "denenmemiş hedef ve deneyimlerinden ortaya çıkan hedefin"; CTP'nin tek başına iktidarı olduğuna işaret ederek, "Koalisyonlar denedik, büyük ortak olduk ama tek başımıza iktidar olamadık, hedeflerimize programlarımıza ulaşamadık, yapamadık, yaptırmadılar, o yüzden hedef tek başımıza iktidardır. Tüzük kurultayından sonra buna ulaşmak için çalışacağız" dedi.

 

CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman da, CTP'lilerin bugün buradan "göğe bakma durağından" yola çıkacaklarını ve ülkede denenmemiş tek şey olan; CTP'nin tek başına iktidar olması için yola çıkacaklarını belirterek, "Ülkede denenmemiş, yeni olan, CTP'nin tek başına iktidarıdır. Bugün CTP'liler olarak yeniden CTP otobüsüne bineceğiz ve yola bu başlangıçla çıkacağız" dedi.

 

CTP Tüzük Kurultayı bugün yapılıyor. Gün boyu sürecek kurultayda Divan Başkanlığına Feridun Önsav getirildi. Talat ve Erhürman'nın konuşmalarının ardından tüzük maddelerindeki değişiklikler tek tek okunarak üyelerin bilgisine ve oylamasına sunuluyor.

 

ERHÜRMAN

 

Kurultayın açılış konuşmasını CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman yaptı.

 

Erhürman, CTP'nin bugün daha fazla demokrasi için yola çıktığını ve tüzüğünde değişiklik yapacağını, ancak esas yolun; ülkede birlik, mücadele ve dayanışmanın sağlanması olduğunu vurguladı.

 

CTP'nin daha fazla söz, eşitlik, özgürlük, demokrasi için çalıştığını, bu yönde kendini geliştirdiğini ancak dıştan bazı girişim veya yöntemlerle CTP'nin "bıyıklı, bıyıksız, genç, yaşlı" gibi sözlerle "kabak gibi ortadan ikiye bölmeye" çalışıldığını ifade eden Erhürman, aslında burada temel hedefin; "CTP bölünürse barışa da darbe vurulması" olduğuna işaret etti. Erhürman, bu tip uygulamalara ve zihniyete karşı olduklarını söyledi.

 

Erhürman, örneğin ülkede kadına şiddet yokmuş, cinsiyet eşitliği varmış, gençler gelecekmiş gibi davranıldığını, ancak şu anki mevcut Meclis veya kabineye bakıldığında bunun öyle görülmediğini, ayrıca özelde sendikalaşmaya yönelik adım atılmadığını, eski zihniyetin yeniymiş gibi gösterildiğini anlattı.

 

Bu zihniyeti artık "silip süpürmek" gerektiğini, bu yüzden CTP'nin birlik, mücadele ve dayanışmanın gereğini yerine getirip bu yönde çalışılması gerektiğini belirten Erhürman, CTP'lilerin bir kısmının değil, bütün CTP'lilerin gülmesi için çalışılması gerektiğini vurguladı.

 

Erhürman, yere değil göğe bakmaları ve kısa vadeli değil, uzun vadeli ideallere odaklanmak gerektiğini belirterek, CTP'nin; daha katılımcı, kadın ve gençlerin içinde olacağı, deneyim ve tecrübenin, gerçek barış, adalet, eşitlik ve demokrasinin olacağı bir yola çıkacağını kaydetti.

 

Bugün buradan "göğe bakma durağından" yola çıkacaklarını ve ülkede denenmemiş tek şey olan CTP'nin tek başına iktidar olması ve bu zihniyeti süpürmesi için yola çıkacaklarını belirten Erhürman, "Ülkede denenmemiş, yeni olan; CTP'nin tek başına iktidarıdır. Bugün CTP'liler olarak yeniden CTP otobüsüne bineceğiz ve yola bu başlangıçla çıkacağız" dedi.

 

CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman’ın konuşmasının ardından Divan Başkanlığına Feridun Önsan seçildi. Önsav, tüzük değişikliğinin partiye yeni ivme katacağına ve partiyi ileriye taşıyacağına inanç belirtti.

 

TALAT

 

CTP Genel Başkanı Mehmet Ali Talat da konuşmasında, bugün önemli bir çalışma için bir araya geldiklerini ifade ederek, bugün için çok uzun çalışmalar yaptıklarını ve yeni bir tüzüğü tartışacaklarını kaydetti.

 

Talat, tüzüğün uygun araçlara sahip olması gerektiğini ifade ederek, partinin en yenilikçi, değişimi yaratan, ülke sorunları, Kıbrıs sorunu başta olmak üzere tüm sorunların çözümü için çalışan bir parti olduğunu vurguladı.

 

CTP'nin en temel hedefinin; Kıbrıs sorununun çözümü olduğunu, bu hedefin saldırılar, hakaretler, hain, düşman ilan edilmelerine rağmen değişmediğini anlatan Talat, CTP'nin bu yönde yürüttüğü politikanın yıllar içinde kabul gördüğünü, Türkiye'nin de bu politikayı benimsediğini, 2004'te de referanduma gidildiğini ve Kıbrıs Türk halkının bu plana onay verdiğini anlattı.

 

Bütün dünyanın bu süreci çok iyi ve yakından bildiğini, bütün dünyanın CTP'yi ve barış isteğini de yakından bildiğini vurgulayan Talat, "O yüzden CTP ile kendini bir görenleri acıyın" dedi.

 

Talat, CTP'nin politikalarının Kıbrıs Türk halkının barışçı olduğunu, dünyayla bütünleşmek istediğini gösterdiğini ve akladığını söyledi.

 

CTP'nin hükümet tecrübelerine de değinen Talat, ülkede ilk elektrik üretiminin CTP'nin çalışmaları ile yapıldığını, halka demokrasi, eşitlik, eğitim alanlarında açılımlar yaptıklarını, ülkede referandum döneminde birçok kazanım elde ettiklerini, parti mücadelesinin etkisiyle Başbakan ve Cumhurbaşkanı olarak ülkeye hizmet ettiğini kaydetti.

 

Bütün dünyadan kabul gördüğüne, davetler aldığına, ancak bunları kişi olarak değil CTP'nin barışçıl mücadelesi sayesinde aldığına işaret eden Talat, içte de ekonomik büyüme başta olmak üzere birçok sosyal devlet anlayışı içerisinde tüm kazanımları halk ile paylaşarak çalıştıklarını söyledi.

 

Talat, elektrik alanına yatırımın sadece CTP dönemlerinde yapıldığını, çünkü en iştahlı özelleştirme düşüncesinin bu alanda yattığını, buna izin vermemek için de sürekli kurumu güçlendirdiklerini, özelleştirme istemlerini engellediklerini anlattı.

 

Talat, CTP dönemlerinde 310 kilometre olan elektrik hatlarına 300 kilometre daha ekleme yapıldığını, 120 megavat enerji üretimine 105 megavat daha eklendiğini, sayaçların değiştirildiğini, 180 bin akıllı sayaç takıldığını, led aydınlatmalar yapıldığını, 70 kilometre gerilim hatları çekildiğini, ayrıca yol yapımlarında da en çok yatırımın CTP dönemlerinde yapıldığını anlattı.

 

Mehmet Ali Talat, son hükümet döneminde su ve ekonomik protokol konularında krizler yaşadıklarını ifade ederek, su konusundaki sıkıntıların ileriye taşınarak çözüldüğünü ve anlaşmanın imzalandığını ancak hükümetten gittiklerini kaydetti.

 

Talat, ancak bu dönemde DSİ ile geçiş dönemine yönelik yaptıkları görüşmelerde suyun 50 kuruş ile 1 TL arasında olması konusunu görüştüklerini, rakam bu olması gerekirken bugün su bedelinin 2,30 TL'ye çıktığını ifade ederek, suyun ilk önce maliyetine verileceğinin söylendiğini anımsattı, ancak hal bu iken şu anki durumun nasıl ortaya çıktığını sordu.

 

Mali Protokol krizinin aşılamadığını da söyleyen Talat, “Kıbrıs Türk halkının çıkarlarını koruyacak CTP'nin hükümetten çıkarıldığını”, ama bugünkü durumun kendi hatalarından ortaya çıkmadığını anlattı.

 

Hükümet döneminde atamalarda, istihdamlarda adaletli davrandıklarını, herkesin görevini layıkıyla yerine getirdiğini ifade eden Talat, bu süreçte görev alan Başbakan, bakan ve bürokratların CTP tarafından kendilerine verilen görevleri yerine getirdiğini, onları takdir ettiğini söyledi, bütün belediye başkanları ve belediye meclis üyelerini de kutladı.

 

Toplumsal beklentiler ve parti ihtiyaçlarının bugünkü tüzük değişikliğini gündeme getirdiğini ifade eden Talat, en geniş çalışmalarla bu tüzüğün ortaya çıktığını, CTP'nin iktidar hedefiyle ülkeyi yönetmek için çalıştığını vurguladı.

 

Disiplinin önemine vurgu yapan Talat, sosyal medya ve basının kendilerine CTP'nin fikirlerini yaymak için müthiş imkanlar sunduğunu, ancak parti sorunlarının sadece parti içinde tartışılması gerektiğini vurguladı, bunun basında, sosyal medyada yapılmasının doğru olmadığını kaydetti.

 

Yani bir yanda demokrasi öte yanda disiplin olacağını, bugün tüzük değişikliğinde de bunların tartışılmasının bulunduğunu ifade eden Talat, ayrıca örgütsel yapı, delegeden üye sistemine geçiş, kadın kotasının artırılması ve disiplin için değişikliklerin öngörüldüğüne işaret etti.

 

Talat, "En demokratik ve disiplinli parti biz olacağız. Partimizi gelecek ve önemli büyük hedeflere doğru yönlendireceğiz. CTP'yi tek başına iktidar yapacağız. Denenmemiş hedef ve deneyimlerimizden ortaya çıkan hedef budur. Koalisyonlar denedik, büyük ortak olduk ama tek başımıza iktidar olamadık, hedeflerimize programlarımıza ulaşamadık, yapamadık, yaptırmadılar, o yüzden hedef; tek başımıza iktidardır. Tüzük kurultayından sonra buna ulaşmak için çalışacağız" dedi.