GENEL CERRAHİ UZMANI DOÇ. DR. VAFİ ATALAY: "KOLON KANSERİNİ TEŞHİS ETMEK ZOR DEĞİLDİR. GAİTADA GİZLİ KAN, MUAYENE, KOLONOSKOPİ VE GÖRÜNTÜLEME YÖNTEMLERİ KULLANILARAK TEŞHİS VE EVRELEME YAPILIR. KOLOREKTAL KANSERLERDE TEMEL TEDAVİ CERRAHİDİR"

"KOLOREKTAL KANSERLERİN TEDAVİSİNDE CERRAHİ YAPILARAK KANSERLİ BAĞIRSAK ÇIKARILIR, KARACİĞER GİBİ BAŞKA ORGANLARDA METASTAZ VARSA VE CERRAHİ OLARAK ÇIKARILABİLİRSE METASTAZLAR DA AMELİYAT İLE ALINIR"

"LİFTEN, MEYVE, SEBZEDEN ZENGİN BESLENME KANSERDEN KORUR. YAĞLI BESİNLERİN AZALTILMASI DA KORUYUCUDUR. SİGARA VE ALKOL TÜKETİMİNİN OLMAMASI DA KOLON KANSERİ RİSKİNİ AZALTMAKTADIR"

Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Vafi Atalay, kolon kanserini teşhis etmenin zor olmadığını, gaitada gizli kan, muayene, kolonoskopi ve görüntüleme yöntemleri kullanılarak teşhis ve evreleme yapılabileceğini belirterek, kolorektal kanserlerde temel tedavinin cerrahi olduğunu ifade etti. 

Doç. Dr. Atalay, yaptığı yazılı açıklamada, kolon kanseri teşhisi konulduktan sonra yapılacak sınıflandırmayla tedavi şeklinin belirlendiğini aktardı.

Vafi Atalay, kolon kanserinde, 50 yaşın üzerinde olmak, kolon polipleri, ailede kolon kanseri hikayesinin olması, ülseratif kolit ve Crohn hastalığı gibi kolonun enflamasyonu ile giden hastalıkların uzun yıllar devam etmesi, yüksek yağ oranı olan besinler tüketilmesi, düşük miktarda kalsiyum, folat ve lif alınmasıyla sigara kullanımının riski artırdığını vurguladı. 

Tümörün, lokalizasyonu ve hastalığın evresi ile değişiklikler gösterebildiğini, genellikle özgül olmayan şikayetlerin ortaya çıktığını belirten Atalay, şu bilgileri verdi:

"Mesela sağ kolon tümörleri genellikle kolon boşluğuna doğru büyür ve bağırsak alışkanlıklarında belirgin değişikliğe yol açmaz. Ağrıya ve kanamaya yol açacak kadar büyüyebilirler. Kronik kan kaybına bağlı anemi çoğunlukla ilk belirtidir. Sol kolon tümörleri ise sindirim kanalını daraltıp kısmi tıkanıklıklara neden olur. O durumda tipik şikayetler kabızlık, dışkılama alışkanlığında değişiklik ve eğer kanser rektumun alt bölümünde ise şerit şeklinde dışkı gibi durumlar oluşabilir. Böyle bir durumda kırmızı renkli rektal kanamalar ve kilo kaybı görülebilir."  

"SİGARA VE ALKOL TÜKETİLMEMESİ KOLON KANSERİ RİSKİNİ AZALTIYOR"

Doç. Dr. Vafi Atalay, "Kolon kanserini teşhis etmek zor değildir. Gaitada gizli kan, muayene, kolonoskopi ve görüntüleme yöntemleri kullanılarak teşhis ve evreleme yapılır. Kolorektal kanserlerde temel tedavi cerrahidir. Kolorektal kanserlerin tedavisinde cerrahi yapılarak kanserli bağırsak çıkarılır, karaciğer gibi başka organlarda metastaz varsa ve cerrahi olarak çıkarılabilirse metastazlar da ameliyat ile alınır." ifadesini kullandı.

Erken evrede olmayan kolorektal kanserinde cerrahiye ilave olarak kemoterapi ve radyoterapi de uygulanabileceğini ifade eden Atalay, şunları kaydetti:

"Zamanında tarama, yani şikâyeti ve konuya ilişkin aile öyküsü olmayan bireyler için 50 yaşında tercihen kolonoskopi yapılmasını veya en azından gaitada gizli kan bakılmasını öneriyoruz. Aile öyküsü olanlar için daha erken yaşta kolonoskopi yapılması önemli bir etken. Ayrıca liften, meyve, sebzeden zengin beslenme kanserden korur. Yağlı besinlerin azaltılması da koruyucudur. Sigara ve alkol tüketiminin olmaması da kolon kanseri riskini azaltmaktadır."