“Herkes 2020’nin talihsiz bir yıl olduğunu söylüyor.

Peki biz ne yapalım. 2020’de neyi değiştirip fark etmemiz gerektiğine odaklanalım. Değişimi sevgiyle kucaklayalım..”

“Sıkıntılarımızı, kendimizde dönüştürmek istediklerinizi yazın, kendinize hiç engel koymayın, kalbinizden gelen her şeyi kağıda akıtın. Sadece izin verin kendinize. Corona’dan sonra inanın ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”

“Yaşadığımız her an bizim derslerimizdir canlar. Bunu idrak edeceğiz. Farkındaysanız Corona bizlere sınırlarımızı çizdi. Herkes kendi sınırını anlamalı. Mesaj burada”

-----

Güzeller güzeli bir kadın, Deniz Poyrazoğlu. Çevresine yaydığı güzel enerjisiyle dokunduğu insanlara umut oluyor.
Kişisel Gelişim ve Reiki Uzmanı Deniz Poyrazoğlu’yla tüm dünyaya endişe ve korku yayan virüs salgınını, karantina günlerini konuştuk.
Onunla bu kez bir başka pencereden bakmayı deniyoruz. Bu süreçten ne ders çıkarmalıyız? Kendimizle baş başa kaldığımız bu günlerde neler yapmalıyız? İşte, Deniz Poyrazoğlu’yla yaptığımız kısa sohbetten gazetemize yansıyanlar.

Merhaba. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

İsmim Deniz Poyrazoglu. Girne’de yasıyorum, 2000 yılında başladığım kişisel gelişim yolculuğum hala devam ediyor. Bir çok değerli hocayla çalışma şansım oldu. Bireysel yaşam koçluğu, şifa çalışmaları, toplu meditasyonlar düzenliyorum.

Dönem dönem de farkındalığımızı artırmak için farkındalık festivalleri düzenliyorum.

Şu anda tüm dünya bir salgınla mücadele içerisinde. Sizinle sohbetimiz de bu sürece denk geliyor. Bu günlerde neler yapıyorsunuz? Okuyucularımıza neler tavsiye edersiniz?

Şu anda dünyamızı saran bir negatiflikle uğraşıyoruz.

Görmediğimiz nasıl bir şey olduğunu bile hayal edemediğimiz, hepimizin kabusu olmuş bir şey...İsmi de CORONA.

Peki bu süreçte neler yapacağız? Önce bu corona virüsünü kabul edeceğiz. Enerjimizi yükseltmek için meditasyonlar yapacağız.

Hadi gelin şimdi birlikte yapalım. Güzel bir müzik açın...

Sabah kalktığınızda önünüzde mutlu ve doyurucu bir zaman olduğunu olumlayın. Enerjinizin tükenmeye başladığını hissederseniz iyimserlik molası verin. Durun, soluklanın ve olumlu bir yüreğe sahip olduğunuzu düşünün. Gününüzün kalitesini belirleyecek olan SİZ siniz !!!

‘Bugün ve her gün daha iyimser olmayı seçiyorum. Ortaya çıkabilecek karamsar düşüncelerden kurtuluyor, geleceğe umut ve heyecan ile bakıyorum.

Yaşıyor olmayı seviyorum..

Mutluluk kendi seçimim ve etrafıma yaydığım enerjiyle, mutluluğuma katkıda bulunacak insanları kendime çekiyorum

Kendimi gerçekten seviyorum.. ♥♥♥’ deyin.

Meditasyon dışında evde olduğumuz zamanlarda başka neler yapabiliriz?

Evet. Evdeyiz ve çok zamanımız var

Kendinize hiç mektup yazdınız mı? Bence yazın, ben yazmaya başladım. Güzel renkli kalemlerle kendime mektuplar yazıyorum. Her gün bir mektup.

İçinizdeki sıkıntıları bırakın, duygularınızı bastırmayı bırakın. Her şeyi kağıda bırakın... Sıkıntılarımızı, kendimizde dönüştürmek istediklerinizi yazın, kendinize hiç engel koymayın, kalbinizden gelen her şeyi kağıda akıtın. Sadece izin verin kendinize. Corona’dan sonra inanın ki hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.

Tüm güzellikler sizlerle olsun, güzellikler hep sizde olsun...

Sağlıkla mutlu, umutlu sevgiyi en içten gönülden hissedeceğiniz

gün ve günler olsun... Sizi Seviyorum. ♥♥♥

Bu süreçten ne tür bir ders çıkarmalıyız sizce?

Yaşadığımız her an bizim derslerimizdir canlar. Bunu idrak edeceğiz. Farkındaysanız Corona bizlere sınırlarımızı çizdi. Herkes kendi sınırını anlamalı. Mesaj burada. Bizlere ‘Haddini ve sınırlarını bil, sınırsız değilsin’ diyor. Bunlar evrensel kurallar.

Herkes 2020’nin talihsiz bir yıl olduğunu söylüyor.

Peki biz ne yapalım. 2020’de neyi değiştirip fark etmemiz gerektiğine odaklanalım. Değişimi sevgiyle kucaklayalım..

Moralimizi bozmadan, kendi hedeflerimize kilitlenerek, umutla geçireceğiz bu süreci.

Biteceğine emin olduğum bir süreç var önümüzde. Belki siz bu yazıyı okurken bitmiş olsun, tüm kalbimle buna niyet ediyorum.

Son olarak bizleri okuyanlara bir mesajınız var mı?

Evet. Çok sevdiğim bir duayı buraya bırakmak istiyorum. ŞİFA OLSUN HEPİMİZE.

‘Sesi rüzgarda konuşan,

Soluğu tüm dünyaya hayat veren Yüce Ruh.

Duy beni !

Küçük ve zayıfım, gücüne ve bilgeliğine ihtiyacım var.

Güzellikler içinde yürümemi sağla kızıl ve altın şafağı,

Gören gözlerimi neşeli kıl.

Sevgiyle yarattığın her şeye

Ellerimin dokunmasını sağla.

Öğrettiğin kutsal öğretileri anlayacak kadar bilge kıl beni.

Her yapraktaki ve taştaki gizli dersleri öğrenmeme yardım et.

Güç arıyorum, ama kardeşimden daha büyük olmak için değil;

İçimdeki düşmanı ele geçirmek için.

Saf bir yürek ve açık gözlerle sana gelmeye her zaman hazır kıl beni,

Hayatım söndüğünde, batan bir güneş gibi,

Ruhum sana gelebilecek böylece onurla ve utanmadan.

Dakota Kabilesi, Dua’

Bu yumuşacık, sevgi ve ışık dolu söyleşimiz için sizlere teşekkür ederiz Deniz hanım.

Ben teşekkür ederim sevgiyle kalın.