Yaşıyoruz; öyle veya böyle yaşıyoruz. Bazen gelen güzel haberlerden doluyor gözlerimiz; bazen de hiç umulmadık anda karşımıza çıkan, yüreğimizde acı bırakan olaylarla kırılıyor bedenimiz. Yol alıyoruz. Geçen zaman içinde ilerliyoruz. İlerlerken isteklerimiz de artıyor, yaşam mücadelemiz de…
Zor bir ayı geride bıraktık. Darbe girişimi, terör olaylarıydı derken bir kez daha “Nereye gidiyor bu Dünya?” diye de soramadan edemiyoruz. Sınıfa girdiğim her gün, öğrencilerimden, gazete okumalarını ve ilgi çekici haberleri bana anlatmalarını isterim. Bu sayede hem okuma alışkanlığı kazandırıp, okumalarında hızlanmalarına katkı sağlıyor hem de kendi ülkeleri ve başka ülkelerdeki olaylar hakkında bilgi sahibi olmalarını istiyorum. Bir öğretmen olarak çocuklarıma hep güzel şeyleri öğretmeyi, güzel olaylardan bahsetmeyi ne çok isterdim. Ne çok isterdim yalansız, yanlışsız bir Dünya’yı onlara bırakmak; kavram haritalarına yalnızca sevgi, arkadaşlık, dostluk, güven kelimelerini eklemek…. Neler neler isterdim bir bilseniz….Yetişkin olarak gazeteleri okurken, sosyal medyayı takip ederken ben bile korku ve vahşet içinde kalıyorum. Peki ya o küçücük çocuklar? Terör, düşmanlık, kötülük bilmeyen o küçücük çocuklar?
Burada yazı yazmaya başlarken bir amacım vardı. “Farkındalık Kazandırmak”. Mümkün olduğunca bu amacımı sürdürüp, karşımıza çıkan onca kötü haber ve yazılardan sonra, belki bilinmeyene ışık tuttuğum için yüzünüzde bir nebze tebessüme, aklınızdaki soru işaretinin bilinene dönüşmesine katkı sağlarım.
Bu ayki farkındalık filmimiz “Benim Adım Khan”. İnanın ki izlerken filmden, çok daha ötesini göreceksiniz. Filmde hem terörizmin kötü yanı hem de “Asperger Sendromu” olan bir adamın hayat hikayesini izleyeceksiniz. Asperger sendromu, kişinin diğer insanlarla ilişki kurma ve ilgileniş biçimini etkileyen, otizmin bir biçimi olan bir engeldir. Otizmde bulunan bir takım özellikler asperger sendromunda da görülmektedir. Bunları; iletişim kurmada zorluk, sosyal ilişkilerde zorluk, hayal gücünde ve yaratıcı oyunlarda eksiklik olarak sıralayabiliriz. Ek olarak rutinlere duyulan sevgi, sakarlık ve bir hobiye, koleksiyona karşı takıntılı ilgi, özellikleri arasındadır. Ancak Asperger sendromu olan insanlar, otizmi olanlara göre, dilde genellikle daha az sorun çekmektedirler. Sıklıkla sözcükleri akıcı bir şekilde kullanarak ve bazen de resmi ya da yapmacıklı konuşurlar. Asperger sendromu olan kişilerde, sıklıkla otizme eşlik eden öğrenme güçlükleri de bulunmamaktadır. Asperger sendromu olan kişiler sıkça ortalama ya da ortalama üstü zekaya sahiptirler. Eminim ki filmi izlediğiniz zaman hem bu engel türü hakkında çok şey öğrenecek hem de Dünya barışının önemini bir kez daha hissedeceksiniz.
Sanırım filmin ortaya çıkış amacını yansıtan bu cümle; benim de yazımın sonunu tamamlayan kilidi açan anahtar niteliğinde: “Biz sadece iyi insanların ve kötü insanların var olduğunu söylemeye çalışıyoruz. Kötü Hindular, iyi Hindular, kötü Hristiyanlar, iyi Hristiyanlar olmaz. Ya iyi bir insanızdır, ya da kötü bir insanızdır. Din kriter değildir, insanlık kriterdir”
İnsanlıkla, iyilikle kalın…
