Bostancı’da yaşayan Münevver Cellatoğlu’nun önceleri eşe dosta yapıp dağıttığı nohutlu çörek, şimdilerde bölgenin aranan lezzeti oldu

25 yıldır günün en erken saatinde işe koyulan bir isim…

Güzelyurt ve çevresindeki evlerin sofralarına giren nohutlu çörek, Münevver Cellatoğlu’nun hünerli ellerinden çıkıyor. Nohut başta olmak üzere baharat kullanılarak taş fırında pişirilmesi çöreğe ayrı bir lezzet katıyor.

1950 yılında Baf köyünde doğan Cellatoğlu, ilkokulu tamamladıktan sonra eğitimine devam edemedi ve ev işleriyle ilgilenirken annesinden hamur işi yapımını öğrendi. Cellatoğlu, 18 yaşında evlenerek 4 evlat sahibi oldu.

Temizlik görevlisi olarak yıllarca hizmet verdikten sonra emekliye ayrılan Cellatoğlu, nohutlu çörek yaparak yakın çevresine satış yapmaya başladı. Nohutlu çöreğin tadına varanların sayısı giderek artınca siparişler de çoğaldı ve Cellatoğlu hamur yoğurma makinesi almak zorunda kaldı.

25 yıldan bu yana taş fırında nohutlu çörek yapan Münevver Cellatoğlu, bu çörekleri Bostancı bölgesindeki marketler ve sipariş verenlere dağıtıyor. Cellatoğlu, Kıbrıs’a özgü bir hamur işi olan bidda ve peksemet de yaparak ürünlerini bölgedeki marketlere veriyor.

Çöreğin özel bir rehası var

Münevver Cellatoğlu’nun yaptığı nohutlu çöreğin özel bir rehası var.

Hem baharat kullanılması hem de taş fırında pişmiş olması çöreğe ayrı bir lezzet katıyor. Çörekte çeşitli baharatlar kullanan Cellatoğlu, mayayı hazırlamanın bir takım püf noktaları olduğuna dikkat çekiyor ancak ser verip sır vermiyor.

Cellatoğlu, herkes yatarken kendisinin güne başladığını belirterek gece yarısı kalkıp hamur tuttuğunu ve nohutlu çörek yaptığını ifade etti. Çörek yapımının zahmetli bir iş olduğunu ancak kendisinin işini severek yaptığını söyleyen Cellatoğlu, çöreklere talep olduğu sürece yapmaya devam edeceğini belirtti.