Başbakan Tatar, Londra’da Kıbrıslı Türklerle bir araya geldi. Tatar, İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkleri önemsediklerini ve buradaki vatandaşların sesine kulak vermek istediklerini belirtti

“YURT DIŞINDAKİ KIBRISLI TÜRKLERİ ÖNEMSİYORUZ”… İngiltere’de bulunan Başbakan Ersin Tatar, yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklere seçme hakkı verilmesi konusunda yasal düzenleme yapılması talimatı verdiğini anımsatarak “Her Kıbrıslı Türk vatandaşımız nerede yaşıyorsa yaşasın Kıbrıs’taki seçimlerde oy kullanabilmelidir. Yasa hazırlanıyor. Bakanlar Kurulu’ndan geçirip, meclise götüreceğiz, orada konuyu tartışacağız” dedi. Tatar, “İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkler artık siyasi bir güçtür, biz burada yaşayan Kıbrıslı Türkleri çok önemsiyoruz” dedi.

Başbakan Ersin Tatar, yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklerin önemine vurgu yaparak, “Yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türkler artık siyasi bir güçtür” dedi.

İngiltere’de çeşitli temaslarda bulunan Tatar, İngiliz Parlamentosu’nda yapılan temasların yararlı geçtiğini söyleyerek, İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkleri önemsediklerini ve buradaki vatandaşların sesine de kulak vermek istediklerini belirtti.

Tatar, İngiltere’de yaşayan bazı Kıbrıslı Türklerle bir araya gelerek sorunlarını dinleme fırsatı buldu.

Başbakan Ersin Tatar, yurt dışında yaşayan Kıbrıslı Türklere seçme hakkı verilmesi konusunda yasal düzenleme yapılması talimatı verdiğini belirterek “Her Kıbrıslı Türk vatandaşımız nerede yaşıyorsa yaşasın Kıbrıs’taki seçimlerde oy kullanabilmelidir. Yasa hazırlanıyor. Bakanlar Kurulu’ndan geçirip, meclise götüreceğiz, orada konuyu tartışacağız” dedi.

“İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türkler artık siyasi bir güçtür, biz burada yaşayan Kıbrıslı Türkleri çok önemsiyoruz” ifadelerini kullanan Tatar, yurt dışında yaşam süren vatandaşlara seçme ve seçilme haklarının verilmesi için gerekli çalışmaların başlatıldığını kaydetti.

KKTC’nin stratejik önemine de vurgu yapan Tatar, artık doğal gazın da önemiyle bunun daha da arttığını söyledi ve KKTC’nin gelişmesi için de çalışmalara devam edilmesi gerektiğini vurguladı.

Doğu Akdeniz’de artık bambaşka bir durumun ortaya çıktığını da söyleyen Tatar, Türkiye’nin bu oyunu bozduğunu ve doğu Akdeniz’deki zenginliklerin paylaşımı açısından KKTC’nin değerinin daha da arttığını kaydetti.

Tatar, KKTC’nin Türkiye’nin bekası için daha da büyük önem kazandığını ve artık siyasetin de ona göre şekillenerek büyük coğrafyada yerlerini alabilmek için çalışmalara daha önem verilmesi gerektiğini belirtti.

Artık kimsenin KKTC’yi küçümsememesi gerektiğini de vurgulayan Başbakan Tatar, KKTC’nin her türlü kurumu ile gelişmesi için çalışmaların artması gerektiğini vurguladı.

“Bugün KKTC gerçeğini herkes kabul etmeye başlamıştır. Kendi değerlerimizi koruyarak sahip çıkmamız gerekiyor” ifadelerini kullanan Tatar, İngiltere’deki temasların çok yerinde ve önemli olduğunu bir kez daha anladığını ve yapılan girişimler sonucunda artık yeni gelişmelerin olmasının beklendiğini söyledi.

Başbakan Ersin Tatar, İngiliz Parlamentosu’ndaki görüşmeler sonucunda KKTC ile kurulan bağların daha da güçlendirilmesi için çalışmaların devam edeceğini dile getirerek, girişimler yapılarak bazı kazanımların elde edilebileceğini bu nedenden dolayı da yeni projelerle daha güçlü bir KKTC için çalışılacağını da vurguladı.

“İngiltere, anahtar ülke”

Tatar, İngiltere’nin garantör bir ülke olduğunu belirterek 1960 anlaşmaları ortaya çıkarken, en önemli meselenin garantörlük olduğunu ifade etti. O dönemde Londra’daki görüşmelerde “tek taraflı müdahale hakkı” üzerinde durulduğuna dikkat çeken Tatar, 1974 yılında Bülent Ecevit’in Londra’ya gittiğini, olumlu yanıt alamadığını ancak Türkiye’ye döndükten sonra talimatı vererek, Mehmetçik’in 20 Temmuz sabahı adaya çıktığını anımsattı.

Tatar, “Şu anda oynanan oyun, Kıbrıs’ta federal temelde bir anlaşma, bu anlaşmadan sonra güvenlik mekanizmaları değişecek, AB içerisinde farklı güvenlik mekanizmaları olacak. Orada ne Türkiye var, ne de Türkiye’nin tek taraflı müdahale hakkı var” dedi.

Bunların çok konuşulduğunu ama bir umut olmadığını ifade eden Tatar, İngiltere’nin garantör bir ülke olmasının ayrıca anahtar ülke konumunda olduğunu, bunu da İngiltere Başbakanı’na çok yakın isimlere aktardığını söyledi.

Tatar, İngiltere’nin Kıbrıs’ta çok önemli bir takım hadiselere imza attığını, şahitlik yaptığını ifade ederek 50 yıldır federal temelde yapılan görüşmelerle ilgili Kıbrıs’ta anlaşma için artık umut kalmadığını belirtti.

“Benim, partimin ve Kıbrıs Türk halkının büyük çoğunluğunun da aynı görüşte olduğunu düşünüyor. Artık bir kez daha Annan Planı’nda, Crans Montana’da yaşananlardan sonra federal temelde bir müzakere masasında zaman kaybetmenin, nefes tüketmenin, halkımızın zamanını çalmaya kimsenin hakkı yoktur. Bize göre yan yana yaşayan iki devlet ve egemen eşitlik temelinde bir anlaşma olmalı ki, uzun vadede kuzeydeki devletin yapısı, nüfusun ve mülkiyetin çoğunluğu Türklerin elinde olsun ki, orayı biz yönetebilelim. Aksi takdirde federal temelde AB içerisinde Türkiye’nin çekileceği garantörlüğünün sulandırılacağı veya son bulacağı ortamda uzun vadede serbest dolaşım, yerleşim, mülkiyet noktasında ki, İngiltere bile dayanamadı ve AB’den çıktı.

20-30 sene sonra da Kıbrıs’taki Türkler de bambaşka ellerde, yerlerde, bizlerin de azınlık olacağı bir durumda olabilir. Geleceği iyi görebilmek ve ona göre siyasetimizi geliştirmek lazım.

“Bizler, sizleri asla yalnız bırakmayız”

İngiltere’nin AB’den çıkmasıyla yeni bir fırsat ve durum ortaya çıktığını belirten Tatar, Kıbrıslı Türklere hakkını alabilmesi için İngiltere’nin yardımcı olmasını istediklerini söyledi. Tatar, İngiltere’den direkt uçuşlar konusunda bir takım arayışlar içinde olduklarını ifade etti.

100 binden fazla üniversite öğrencisinin eğitim aldığı KKTC’yi artık dünyanın kabul ettiğini söyleyen Tatar, “Kıbrıs eski Kıbrıs değildir. Güney’de Rumlar, Kuzey’de Türkler dolayısıyla iki ayrı devlet gerçeği zaten vardır. Bunu her yerde söylüyorum. Yeter ki hakkımızı ararken, kendi özgüvenimizi koruyabilelim” dedi.

Tatar, Kuzey Kıbrıs’ta muhaliflerin bir kısmının özgüven eksikliği içerisinde, yalvarır pozisyonunda hâla federal temelde çaba harcadığını söyledi.

İngiltere’de yaşayan Kıbrıslı Türklerin İngiltere siyasetini etkileyebilecek pozisyona geldiğini anlatan Tatar, “Hepinizle gurur duyuyorum” dedi. İngiltere’deki Kıbrıslı Türklerin Kuzey Kıbrıs için önemine işaret eden Tatar, “Bizler, sizleri asla yalnız bırakmayız” şeklinde konuştu.

Doğu Akdeniz’deki gelişmeler

Doğu Akdeniz’deki gelişmelerin siyaseti şekillendirdiğini ifade eden Tatar, hidrokarbon zenginliklerinin paylaşılması konusunda Rum tarafının tek taraflı hareketle Kıbrıslı Türkleri dışladığını söyledi.

Tatar, Rum tarafına birçok kez özel komite kurulması, zenginliklerin paylaşılması ve yeni hareketler olacaksa beraber hareket edilmesi için Türk tarafının elini uzattığını ancak olumlu bir cevap gelmediğini belirtti.

Kıbrıs’ın etrafındaki zenginleri Kıbrıslı Rumlara bırakacak durumda olmadığımızın altını çizen Tatar, Türkiye’nin gemilerinin Doğu Akdeniz’de olduğunu anımsattı.

Tatar, KKTC ile Türkiye’nin bu kapsamda yaptığı bir takım anlaşmalar, ruhsatlandırma faaliyetleri olduğunu belirterek bunların uluslararası hukuk temelinde deniz yetki alanlarının paylaşımında önemli adımlar olduğunu kaydetti.

Rum-Yunan ikilisinin oyununu Türkiye’nin bozduğunu ifade eden Tatar, son olarak Türkiye’nin KKTC ve ardından Libya’yla yaptığı anlaşmaların Doğu Akdeniz’de 460 bin kilometre kare deniz yetki alanının ortaya çıkmasını sağladığını söyledi.

Tatar, “Mavi Vatan” vurgusu yaparak, petrol, gaz, hidrokarbon, balıkçılık faaliyetleri hatta denizlerdeki akımdan elde edilecek enerjinin de mavi vatanın zenginliği olarak ifade edildiğini belirtti.

Enerji mücadelesinin de başladığını ifade eden Tatar, eski formüllerin terk edildiğini, yenilenebilir enerji ve başka alternatif enerji kaynaklarının ortaya çıktığını, bunlardan birinin de deniz akımından doğacak enerji olduğunu söyledi.

Tatar, Türkiye ile KKTC’nin mavi vatan denilen Doğu Akdeniz’deki zenginliklerin paylaşımında tüm bunları sahiplenileceğini, hem karada hem denizde hem de havada egemenlik ile hakimiyet sağlanacağını belirtti.

Tatar, “Federal sistem çöktü. Başımız eğik, yalvarır pozisyonda olmanın gereği yoktur” dedi.

KKTC’de sıkıntılar olabilir, ekonomik olarak istenilen noktada olunmayabildiğini ancak 1974’ten bugüne büyük başarıların kaydedildiği bir dönem yaşandığını ifade eden Tatar, Kuzey Kıbrıs’taki gelişmeleri ve başarıları sıraladı.