İkinci Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, Kıbrıs Türk tarafının çözüm müzakerelerinde sürükleyici bir rol üstlenmesi durumunda uluslararası güçlerin Kıbrıs Rum Lideri Nikos Anastasiades’e çözüm yönünde daha kolay baskı yapabileceğini söyledi.

Ofisinden yapılan açıklamaya göre, bir televizyon programında çeşitli konuları değerlendiren Talat, Rum tarafının AB’ye girmezden önce Kıbrıs sorununda daha “sürükleyici” rolü olduğunu ancak üyelikten sonra bu pozisyonunu yitirdiğini kaydetti.

Bugün sürükleyici rolün Türk tarafına düştüğünü söyleyen Talat, Türk tarafının sürükleyici pozisyona gelmesi halinde dünyanın Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiades’e karşı baskı uygulayabileceğini söyledi.

Anastasiades’le görüşmelerinde “Ben sonuç isterim” dediğini aktaran Talat, bu durumdaki bir lidere dünyanın daha kolay baskı yapabileceğini ifade etti.

Talat, Rum tarafının, ekonominin içine düştüğü durumdan dolayı çözüme ihtiyaçlarının artacağı yolundaki görüşler hususunda net bir şey söylenemeyeceğini, ancak durumun iyi yönde kullanılabileceğine inananlar arasında olduğunu ifade etti.

 

TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER ÇOK KÖTÜ
Türkiye ile ilişkilerin bugün “çok kötü” olduğunu da savunan 2’inci Cumhurbaşkanı Talat, “kötü giden işlerin fısıltı gazetesi yolu ile Türkiye’ye mal edilmesinin buna yol açtığını” iddia etti.

Talat, “Bugün hükümetler düzeyindeki ilişkilerin iyi olduğu söylense de ilişkileri zehirleyen sorunlar halının altına süpürülmüş ve orada zehirleme fonksiyonunu yürütmeye devam etmektedir” dedi.

Eski Rum lider Dimitris Hristofyas ile ilgili bir soruyu yanıtlarken de Talat, Hristofyas’ın çözüm istediğine inandığını ama bunu yapacak cesareti gösteremediğini söyledi.

Görüşmelerden her dönüldüğünde kendisinin olumlu, Hristofyas’ın ise olumsuz görüşler açıkladığını hatırlatan Talat, Rum liderinin ortaklarının tepkisinden çekindiği için böyle davrandığını ifade etti.

Elli yıl aradan sonra ilk kez ortak mutabakat kağıtları hazırladıklarını söyleyen Talat, bunların otuzun üstünde olduğunu, 2010’dan sonra ise bu yönde herhangi bir ilerleme kaydedilemediğini belirtti.

 

ÇEVREDEKİ KOŞULLAR
Türkiye’de, İsrail’de ve Güney Kıbrıs’ta gelişen son olayları değerlendiren 2. Cumhurbaşkanı Talat, Kürt sorununun çözümünün AB faktörü etkisi ile daha bir ilerleme sürecine girdiğini de söyledi.

Rum tarafının “Düşmanımın düşmanı dostumdur” politikası ile İsrail ile yakın ilişkiler içine girdiğini belirten  Talat, bu politikanın kalıcı olmadığını ifade etti.

Başka bir soru üzerine, kendi döneminde Türkiye ile ilişkilerin mükemmel olduğunu, bu konuda iddialı olduğunu kaydeden Talat, hareketlenmenin mutlaka buradan başlaması gerektiğini vurguladı.

 

CTP İKTİDAR DÖNEMİ
Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP), iktidar döneminde bekleneni veremediği yönündeki görüşlerle ilgili olarak da Talat, bunun doğru olabileceğini ancak bu iddiayı öne sürenlerin iktidarlar arasında kıyaslama yapamadığını kaydetti.

Bugün yaşanan kötü durumun 2009 öncesi görülmediğini belirten Talat, CTP hükümeti döneminde ekonomik büyümenin iki haneli olduğunu söyledi

CTP hükümeti döneminde tarihte ilk defa fonların indirildiğini ve KDV’lerin düşürüldüğünü  kaydeden Talat, aynı dönemde AB ile ilişkilerin büyük bir hızla geliştiğini, bugün ise AB ile ilişkilerin tekrar en asgari düzeye indiğini, aynı şekilde dünya ile ilişkilerin de donduğunu ifade etti.

 

İTEM YASASI
İskan, Topraklandırma Ve Eşdeğer Mal Yasası (İTEM) ile ilgili bir soruya karşılık Talat, esas olarak, ancak Kıbrıs sorununun çözülmesi ile bu konuda adaletin sağlanabileceğini belirterek, “Mutlak bir adalete ulaşılması bunca yıldan sonra çok zor” diye ekledi.