“Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Cumhuriyetçi Türk Partisi, Halkın Partisi, Toplumcu Demokrasi Partisi ve Demokrat Parti, Anayasamızın 1’inci maddesinde Devletin nitelikleri olarak sayılan demokrasi, sosyal adalet, hukukun üstünlüğü ve laiklik ilkelerine ve insan hak ve özgürlüklerine bağlı olarak, bu hükümet programı doğrultusunda halkımızın refahını artırmak, ekonomiyi büyütmek, adil paylaşımı sağlamak ve halkımızın hak ettiği insan onuruna yaraşır kamu hizmetlerini sunmak hedefleriyle görev yapmak üzere bir araya gelmiş ve bir koalisyon hükümeti kurmaya karar vermiştir.

Koalisyon hükümetini oluşturan dört parti ülkemizin içinde bulunduğu sorunların ve üstlenilen sorumluluğun büyüklüğünün farkındadır ve karşılıklı güven, iyi niyet ve uzlaşma çerçevesinde kamu yararını esas alarak iş birliği içerisinde çalışmak konusunda kararlıdır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Dini, mezhebi, dili, rengi, cinsiyeti, cinsel kimliği, cinsel yönelimi, etnik kökeni, doğum yeri, siyasi düşüncesi ne olursa olsun hiçbir yurttaşımıza ayrımcılık yapmayan, dini, dili, rengi, cinsiyeti, cinsel kimliği, cinsel yönelimi, etnik kökeni, doğum yeri, siyasi düşüncesi ne olursa olsun, bu topraklarda yaşayan herkese eşit hizmet sunan bir yönetim anlayışıyla çalışmak temel ilkemizdir. Ülkemizdeki çok kültürlü yapı bizim için sorun değil bu toprakların ve halkımızın zenginliğidir ve halkımızın bunu bir sorun olarak değil, paylaşılan bir zenginlik olarak yaşamasını sağlamak, toplumsal barışı, barış içinde bir arada yaşama koşullarını tesis etmek temel hedefimizdir. Bu çerçevede yol göstericimiz insan hak ve özgürlükleri, adalet, eşitlik ve hukukun üstünlüğü ilkeleridir.

Kıbrıs Türk halkının siyaset kurumuna ve siyasetçilere güveninin azalmış olması demokrasimiz açısından gurur duyulacak bir olgu değildir. Siyaset kavramının yolsuzluk, usulsüzlük, hukuksuzluk, partizanlık gibi kavramlarla birlikte anılır ve siyasetin sorunlara çare üreten değil, sorun yaratan bir faaliyet olarak algılanır hale gelmesi ciddi bir meseledir ve siyasete duyulan güvendeki aşınmayı durdurmak için çalışmak bu hükümetin başlıca görevleri arasındadır.

Hükümetimizin vizyonu, demokrasiyi, hukuk devletini, sosyal adaleti ve insan hak ve özgürlüklerini temel alan bir yaklaşımla ekonomik kalkınmayı sağlamak, halkımızı dünyayla ve evrensel değerlerle buluşturmaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Ülkemizde kamu düzeninin sağlanması Başbakanlığın en önemli faaliyet alanlarından biridir. Ülkemizde kamu düzenini sağlama konusunda en önemli görevleri üstlenmiş olan Polis Örgütü ve onun görev ve yetkilerini yerine getirmek konusunda bağlı olduğu Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı yürürlükteki mevzuata göre Başbakanlığa bağlıdır. Dolayısıyla Başbakanlık ülkedeki kamu düzeni konusunda siyasi sorumluluğu üstlenmiş olan makamdır ve bu hükümet döneminde bunun fiilen hayata geçirilmesi için gerekli çalışmalar yapılacaktır. Son dönemde artan ve çeşitlenen suçla ve suçlulukla insan hak ve özgürlükleri çerçevesinde daha etkili mücadele yürütülmesi ve ülkede huzur ve sükunun sağlanması için Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na ve Polis Örgütü’ne gerekli yönetsel ve yasal desteği sağlamak önümüzdeki dönemde

 

Başbakanlığın öncelikli hedefleri arasında olacak, Polis Örgütü mensuplarının huzur ve güven içinde çalışması için gerekli çalışmalar yapılacaktır.

 

Demokrasimize zarar veren siyasete duyulan güvenin aşınması sorununun temel sebeplerinden biri olan yolsuzluklar ve hukuksuzluklarla mücadele konusunda Başbakanlık Denetleme Kurulu daha etkili çalışmalar yürütecek, bu çalışmaların sonuçları kamuoyuyla paylaşılacaktır.

Ülkemizde mevzuattan kaynaklanan sıkıntıların aşılması amacıyla Merkezi Mevzuat Dairesi’nin eksiklikleri giderilecektir.

Ülkemizdeki en önemli sorunlardan biri de plansızlıktır. Bu alandaki sorunların aşılması için Devlet Planlama Örgütü güçlendirilecek, çeşitli alanlarda yaşanan ve planlama faaliyetlerini de olumsuz etkileyen veri sorununu gidermek için İstatistik Kurumu ayrı bir daire olarak yapılandırılacaktır. Yeni ve sağlıklı bir nüfus sayımının yapılması için gerekli girişim başlatılacaktır.

Ülkemiz ekonomisi açısından yaşamsal önemde olan kooperatifçiliğin geliştirilmesi ve bu alanda yaşanan denetim sorununun ortadan kaldırılması için Kooperatif Şirketler Mukayyitliği güçlendirilecek ve kooperatifçilik desteklenir ve özendirilirken kooperatiflerin de daha sıkı bir denetime tabi tutulması sağlanacaktır.

 

İlçelerde ve büyük yerleşim birimlerindeki gençlik merkezlerinde, gençlerimize, kendi kuracakları kulüplerde yeteneklerine uygun aktiviteleri yapmaları için maddi ve teknik destek sağlanacak, eğitim ve girişimciliklerini ortaya çıkarmak amacıyla kariyer danışmanlığı hizmetleri sunulacaktır.

 

Gençlerin iş gücü piyasasına katılımı ve girişimciliği özel olarak desteklenecektir.

 

Sanal bahsin denetim altına alınması için yasal düzenleme yapılacak, bet ofisleri konusundaki denetimler artırılacak ve bu konuda hazırlatılacak ayrıntılı rapor çerçevesinde kapatma, sayının azaltılması, açılabileceği mekanların düzenlenmesi dahil çözüm olasılıkları değerlendirilerek gerekli girişimler yapılacaktır. Gençlerin kumar bağımlısı olmalarını önleyecek tedbirler ve eğitim programları uygulanacaktır.

 

Gençlerde uyuşturucu madde bağımlılığıyla mücadele etkinleştirilecek, hazırlatılacak bilimsel raporlar çerçevesinde mücadele yöntemleri tartışmaya açılacak ve bu amaçla Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu güçlendirilecektir.

 

Ülkemizin siyasi yapısı, toplumumuzun sosyal, kültürel ve insanımızın fiziksel yetileri göz önünde bulundurularak sporda devlet politikası oluşturulacak ve öncelik atfedilecek spor dalları, coğrafi koşullarımız ve bilimsel veriler ışığında belirlenecektir.

Lisanslı spor yapan gençlerin sayısını artıracak çalışmalar yapılacaktır.

 

Ödül ve teşvikler, bireysel sporlarda ve takım sporlarında faaliyet gösteren bütün teknik kadroların ve spor kulüplerinin başarı hedeflerini yükseltmelerini sağlayacak şekilde artırılacaktır.

Sponsorluk Yasası güncellenerek ülkemizde faaliyet gösteren ticari şirketlerin, kulüplere ve bireysel sporculara maddi destek

vermelerini özendirecek hale getirilecektir.

 

Yetenekli sporcuların elit sporcu seviyesine çıkabilmesi ve yurt dışında ülkemizi temsil edebilmesi için çalışmalar yapılacaktır. Bu bağlamda Yetenek Tarama Bilim Kurulu oluşturulacak ve ülke genelinde sportif yetenek tarama modeli geliştirilerek uygulanacaktır.

Ülkemizin siyasi statüsünden kaynaklanan uluslararası spor müsabakalarına katılım ve organizasyon düzenleme konuları hukuk çerçevesinde ele alınarak, her türlü uluslararası müsabaka ve organizasyona katılım için girişimler artırılacaktır.

 

KKTC Engelliler Spor Federasyonu özerk bir yapıya kavuşturularak, basketbol dışındaki branşları da kapsaması sağlanacaktır.

BRTK kamu yayıncılığı anlayışı çerçevesinde yeniden ele alınacak ve gerekli yasa değişikliği çalışmaları tamamlanacaktır. Yayın Yüksek Kurulu’nun çalışmaları basın özgürlüğü ve medya alanındaki kamu düzeninin sağlanması çerçevesinde desteklenecektir.

Vakıflar Örgütü ve Din İşleri Dairesi din ve vicdan özgürlüğü ve laiklik ilkesi çerçevesinde yönetilecek, Vakıflar Örgütü’nün tarihsel birikimi çerçevesinde vakıf kavramının özüne uygun çalışmalar yapılacaktır.

 

E-devlet konusundaki çalışmalar tamamlanacaktır.

 

AB Koordinasyon Merkezi personel ve işlev açısından güçlendirilecek ve AB mevzuatına uyum çalışmalarına hız kazandırılacaktır.

Kamu Reformu Yasa Tasarısı ile ilgili çalışmalar en kısa süre içerisinde tamamlanarak Meclis’e sevk edilecektir.

Müşavirlik statüsü kaldırılacaktır. Hali hazırda müşavir statüsüne sahip kamu görevlilerinin hangi dairelerde hangi görevleri üstleneceklerini belirleyecek çalışma yapılacak ve ilgili kişiler göreve başlatılacaktır. Görev kabul etmeme veya kabul edip yapmama halinde mevzuattaki yaptırımlar uygulanacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

 

Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı bünyesinde, yurt dışı temsilciliklerimizin her biri, Kıbrıs Türk kültür sanatını tanıtım etkinlikleri düzenleyeceklerdir.

 

Avrupa Birliği ile ilişkilere önem atfedilecektir. Bu amaçla siyasi diyaloğun üst düzeye taşınması, Mali Yardım Tüzüğü’nün etkin uygulanması, Yeşil Hat Tüzüğü’nün kapsamının geliştirilmesi ve Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün hayata geçirilmesi için her türlü çaba sarf edilecektir.

 

BM Güvenlik Konseyi ülkeleri, İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye ülkeler ve AB dışında kalan ülkelerle ilişkilerin geliştirilmesi ve tüm bölge ülkeleriyle doğrudan ekonomik, turistik, kültürel ve sportif ilişkilerin kurulması için gereken adımlar atılacaktır.

 

Yükseköğretim ve turizm gibi lokomotif nitelikli sektörlerimizin geliştirilmesi için yurtdışı temsilciliklerin etkinlikleri bu açıdan ihtiyaçlar dikkate alınarak şekillendirilecektir.

 

Yakın çevremizdeki çatışmaların bizleri de etkilediği bir ortamda sığınmacılar ve mültecilerle ilgili sorunların çözümünde uluslararası ve insani bir bakış açısına sahip olmamız gerektiğine inanan bir anlayışla dış politikamız şekillendirilecektir.

 

Spor kültür ve sanat alanlarında ülkemizin yaşadığı uluslararası temsil sorununu gidermek için çalışma yapılacaktır.

 

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kapsamında Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından geliştirilen kriterler çerçevesinde çalışan etkili bir iç hukuk mekanizması haline getirilebilmesi için gerekli uluslararası ilişkiler yeniden kurulacak, içeride gerekli düzenlemeler bir an önce yapılacak, ülkemizdeki taşınmaz mal düzeninin öngörülebilir hale gelebilmesi öncelikli çalışma alanlarımız arasında olacaktır. Taşınmaz Mal Komisyonu’nun yeni ve makul bir finansman modeli ile desteklenmesi için tedbirler alınacaktır. Komisyon’un fiilen çalışır duruma getirilmesi ve önündeki başvuruları çok daha hızlı halledebilmesine imkân verecek gerekli değişiklikler yapılacaktır.

 

Türkiye ile KKTC arasında bir askeri iş birliği antlaşması yapılması ve bu yolla bugün var olan hukuksal muğlaklıkların giderilmesi, bazı askeri bölgelerin sivil kullanıma verilerek kamu yararına olacak projeler için kullanılması yönünde hareket edilecektir.

 

Türkiye ile ülkeye giriş çıkış koşullarını ele alacak bir adli yardımlaşma antlaşması yapılacak ve giriş-çıkışlarda asayiş sorunlarına yansıyan olumsuzlukların giderilmesi için ilave önlemler alınacaktır.

 

Kara para aklama, yolsuzluk, insan kaçakçılığı ve insan ticareti, terörizme karşı mücadele gibi konularda mevzuatımız uluslararası hukuka uyumlaştırılacak ve uluslararası örgütlerle ve yabancı devletlerle işbirliği yapılacaktır.

 

Doğu Akdeniz’deki deniz yetki alanları içerisinde yer alan doğal kaynaklar üzerinde Kıbrıslı Türklerin sahip olduğu hakların korunması için her düzeyde diplomatik bir çaba ortaya konulacaktır.

 

Uluslararası organizasyonlarda ülke gençliğinin yer almasını sağlamak için bu tür etkinliklere katılım maddi olarak desteklenecektir.

 

Ülkemizin karşı karşıya kaldığı uluslararası izolasyonun aşılmasında sanatın ve sanatçının evrensel niteliğinin önemini dikkate alarak, sanatçılarımızın uluslararası platformlarda temsiliyetleri her açıdan desteklenecektir.

 

18 yaş ve altı çocuklar başta olmak üzere ülkeye yasa dışı yolla giren sığınmacı ve mültecilere “suçlu” muamelesi yapılması yerine, barınma, eğitim, sağlık, işgücü piyasalarına erişim gibi uluslararası korunma hakları devlet tarafından güvence altına alınacak ve gerekli yasal düzenleme yapılacaktır.

 

Birleşik Krallığın AB’den çıkışına ilişkin süreç yakından takip edilecek ve KKTC’den yapılacak olan ihracat bağlamında uzun yıllardır karşı karşıya kaldığımız izolasyonun ortadan kalkması için bu gelişmenin bir fırsata dönüştürülmesi için politika geliştirilerek diplomatic girişim yapılacaktır.

 

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihadıyla somutlaşan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nde düzenlenen hak ve özgürlüklerin iç hukukta mevzuata ve uygulamaya yansıtılması için gerekli girişimler yapılacak veAvrupa İnsan Hakları Mahkemesi içtihatlarında somutlaşan, iyi tanımlanmış, istismara neden olmayacak, yerleşmiş bir uygulama halini alan samimiyet testine bağlı bir vicdani ret hakkını düzenlemek için çalışma başlatılacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı, demokratik, bilimsel ve laik anlayış çerçevesinde çocuklarımızın ve gençlerimizin yaratıcı, üretken, ülkesiyle ve toplumuyla bağları güçlü, evrensel insan haklarına ve tüm canlıların yaşamına saygılı, bilimsel yaklaşım kabiliyetleri gelişmiş, ekolojik bilinci yüksek, adalet duygusu ve etik değerleri benimsemiş, sağlıklı bireyler olarak yetişmesini hedef alacaktır.

Eğitim sistemi değişen her hükümet ile yap-boz tahtası olmaktan kurtarılacak ve devlet politikası haline getirilecektir.

Eğitim sisteminin yapılandırılması, bireysel gelişim ve ülke ihtiyaçları eşzamanlı ve eşit derecede gözetilerek gerçekleştirilecektir.

Tüm eğitim kademelerinde hizmet veren okullarda günün ihtiyaçları doğrultusunda gerçekleştirilmesi gereken eğitimsel ve yapısal dönüşüm ivedilikle planlanacak ve buna bağlı olarak tüm okullardaki eğitim-öğretim faaliyetlerinin pedagojik ilkeler çerçevesinde gerçekleştirilmesine yönelik gerekli dönüşümler kademeli olarak hayata geçirilecektir.

 

Özellikle gelişim çağlarında günümüzün en büyük sorunlarından olan hareketsizlik ve buna bağlı fiziksel ve psikolojik etkilerin asgariye indirilmesi için okul ortamlarında sportif faaliyetlerin genişletilmesi yönünde fizibilite ve altyapı çalışmaları başlatılacaktır.

Özellikle kitle sporu faaliyetleri özendirilecek, çeşitli spor federasyonları ile ortak proje ve kampanyalar geliştirilecektir.

Tüm alanlarda gençlerimizin öğrenme ve inovasyon becerilerini artıracak olan araştırma yapma, proje ve uygulama geliştirme yöntemlerinin yoğunlaştırılması için tüm eğitim kadroları teşvik edilecektir.

 

Milli Eğitim Yasası günün koşullarına göre yeniden düzenlenecektir.

 

Okul aile birlikleri ile Bakanlık arasında daha etkin bir iletişim ağı oluşturulacaktır.

 

Taşımacılık Tüzüğü öğrencilerin evden okula ve okuldan eve güvenli ve sağlıklı bir biçimde taşınabilmesine yönelik olarak yeniden düzenlenecek, ilgili paydaşlarla koordinasyon güçlendirilecektir.

 

Bakanlığa bağlı tüm öğretmenler ile diyalog artırılacak, çalışma şartlarının, mesleki motivasyonun ve fiziki ortam koşullarının geliştirilmesine azami önem verilecek, mesleki gelişimi ve verimliliği artıracak hizmet içi uygulamalar genişletilecek, tüm eğitim kadrolarının mesleki gelişmeleri takip eden, bilimsel yöntemleri benimseyen, teknolojik imkanlardan faydalanabilen bir yapıya kavuşması sağlanacaktır.

 

Gerek kamu gerekse özel okullar için Fırsat Eşitliği Politikası benimsenecektir. Hükümetimiz için temel hedef kamu okullarının özel okullar ile rekabet edebilir bir seviyeye çekilmesi ve ekonomik durumu ne olursa olsun her bireyin kaliteli eğitim ağının içinde kendine yer bulabilmesidir. Bununla birlikte özel okul temsilcileri ile düzenli diyalog geliştirilecek bir koordinasyon kurulu oluşturulacak, özel okulların ülkenin eğitim politikaları ile uyumu ve sorunları sürekli takip ve istişare edilecektir.

 

Gençlerimizin her inanca, inanışa ve ahlaki disipline toleransı gelişmiş bireyler olarak yetişmesine özen gösterilecek, laiklik ilkesinden ödün vermeden ve sadece tercihe bağlı olarak her bireyin dini eğitim alabilme özgürlüğü korunacaktır.

 

Dini eğitim veren kurumlar laik ve bilimsel anlayış ve uzlaşı kültürü esaslarına bağlı kalacak şekilde eğitim verecek, çocuklara yönelik denetimsiz ve yasal olmayan hiçbir dini eğitim etkinliğine izin verilmeyecektir.

 

Okullardaki din dersleri gençlerimizin farklı ahlaki disiplinleri de tanımasına imkan verecek şekilde, özellikle hızlı sosyolojik değişimlerin yaşandığı günümüz teknoloji ve iletişim çağında insanlık değerlerini ve ahlaki bilinci koruyabilme üzerinden yeniden düzenlenecektir.

 

Hem Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayan tüm insanların ırk, din, dil, mezhep, etnik köken, cinsiyet ve cinsel yönelimleri ne olursa olsun bir arada ve uyum içinde yaşamaları için toplumsal barış sağlanması, hem de Kıbrıs’ın bütününde yaşayan toplumlar arasında çatışmacı değil uzlaşmacı bir anlayışın yerleştirilmesi için toplumlararası barış ve uzlaşı kültürü oluşturacak ve geliştirecek şekilde bir eğitim anlayışı oluşturulacaktır.

 

Özel eğitimle ilgili yasal mevzuat tamamlanacak, özel eğitim alanında hizmet veren kuruluşlarla etkin işbirliği geliştirilecektir.

‘Milli Eğitim Denetleme Değerlendirme ve Yönlendirme Kurulu Yasası’ revize edilerek uluslararası standartlara uygun bir ölçme ve değerlendirme sistemi yapılandırılacaktır.

 

Ölçme ve değerlendirme sistemi yarışmacı sınavlara endeksli olmaktan çıkarılıp başarıyı teşvik edip ödüllendirecek şekilde yeniden düzenlenecektir.

 

Ülke ve iklim koşulları da dikkate alınarak, öğrencilerin günlük ve yıllık eğitim süresi uluslararası standartlara yaklaştırılacaktır. Öğretmenlerin ders yükü adaletli ve eğitimde verimliliği artıracak şekilde düzenlenecektir.

 

GCE bölümlerinden mezun olan Kıbrıslı Türk öğrencilerin Türkiye’deki üniversitelere kayıt yaptırmasında yaşanan sorunların ortadan kalkması için girişimde bulunulacaktır.

 

Eğitim ülkenin mesleki ihtiyaçlarına göre yapılandırılacaktır. Eğitim sistemi ve işgücü piyasa-sı arasındaki uyumun sağlanması ve iş yaşamının gerektirdiği beceri ve yetilerin ka-zandırılması amacıyla DPÖ verileri ışığında ilgili bakanlıklar, meslek odaları, yükseköğretim kurumları ile güçlü diyalog ve ortak çalışma alanları oluşturulacaktır.

 

KKTC vatandaşı gençlerimizin yerel üniversitelere geçiş şartlarının yeniden düzenlenmesi ve standartların yükseltilmesi için yükseköğretim kurumları ile istişare başlatılacaktır. Ülkenin eğitim planlamasına ve mesleki ihtiyaçlara göre yerli öğrencilere bölüm kotası uygulaması için ortak çalışma başlatılacaktır.

 

Ülke ihtiyaçlarına göre mesleki eğitim teşvik edilecek, bununla ilgili olarak Lefkoşa Bölgesinde geniş çaplı bir mesleki eğitim kompleksinin hayata geçirilmesi için proje başlatılacaktır.

 

Farklı mesleki eğitim sertifikalarının ortak standardizasyonu gerçekleştirilecek, AB’ye uyumlu Yeterlilik Sistemini temel alan Mesleki Yeterlilik Kurulu oluşturulacaktır.

 

Yükseköğretimde burslar,yetişmiş insan gücü ihtiyacı, öğrencinin eğitim gördüğü ülke, kurum,başarı durumu, ailesinin ekonomik durumu gibi ölçütler esas alınarak yeniden düzenlenecektir.

 

DAÜ yasası özerklik, demokratiklik, şeffaflık ve hesap verebilirlik ilkelerine uygun olarak düzenlenerek yaşama geçirilecektir.

Atatürk Öğretmen Akademisi özgün yapısı korunarak geliştirilecektir.

 

YÖDAK’ın kurumsallaşması güçlendirilerek, tüm yükseköğretim kurumlarının demokratik, özerk bilgi ve teknoloji merkezleri haline dönüştürülmesi için çalışma başlatılacaktır.

 

E-devlet projesinin hızlandırılmasıyla hem ilk ve orta, hem de yükseköğretimde geniş kapsamlı bir bilgi işlem ve yönetim sistemi oluşturulacaktır.

 

Ülkemizdeki yükseköğretim kurumlarına başvuran yabancı öğrencilerin kayıt-kabul koşullarını belirleyen yasal düzenleme YÖDAK ile işbirliği içerisinde yapılacaktır. Bu öğrencilerin eğitim durumlarının ve yaşam şartlarının takibi yapılacak, üniversitelerimizin eğitim dışı amaçlarla istismar edilmesinin önüne geçilecektir. Yabancı öğrencilerin ülkemize adaptasyonu, buradaki sosyal ve ekonomik yaşama entegrasyonu için ilgili kurumlarla ortak çalışma başlatılacaktır.

 

1999 yılında yanan K.T. Devlet Tiyatrosu binasının yeniden inşa edilmesi için başlatılan proje dikkatle ve ısrarla takip edilecek, projenin en erken zamanda tamamlanması için seferber olunacaktır.

 

K.T. Devlet Tiyatrosu’nun kuruluş ve çalışma yasası ve tüzükleri günün şartlarına göre düzenlenecektir.

 

Sanatın ruhu gereği olan alternatif sanat etkinlikleri ve sokak sanatı teşvik edilip desteklenecektir. Bu gibi girişimlerin kamusal alanların yaratılması ve kültürel bütünleşme için tetikleyici olabilmesi sağlanacaktır.

 

İnsanlarımızın bireysel yeteneklerini, şehirlerimizin kültürel mirası ile buluşturmaya özen gösterilecek, sanatın ülkemizin turistik faaliyetlerinde rol alması sağlanacaktır.

 

Sanatın ülkemizin her yerine yayılabilmesi için yerel yönetimler ile işbirlikleri oluşturulacaktır.

 

Yurtdışında itibar gören başarılar kazanmış sanatçılarımızın teşvik edilmesi sağlanacaktır.

Telif haklarının geliştirilmesi amacıyla gerekli yasal düzenlemeler yapılacaktır.

 

Kütüphaneciliğin fiziksel şartlarının geliştirilmesi, teknolojik imkanların artırılması ve yazılı eserlerin halkla daha etkin buluşturulması amacıyla projeler başlatılacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Sürdürülebilir kamu finansman dengesinin kurulması, gelir artırıcı tedbirler yanında harcama disiplininin sağlanarak kamu kaynaklarının verimli kullanılabilmesini teminen uygulanan maliye politikaları ile bütçe disiplini sağlanarak cari açığımız kontrol altına alınmış ve başarılı bir seviyeye ulaşılmıştır. Bu doğrultuda,Maliye Bakanlığı bünyesinde daha da başarılı bir seviyeye ulaşılması için ödün vermeden çalışmalar sürdürülecektir.

 

Buna ilaveten kalkınmayı önleyici ve mali istikrarı bozan ikinci unsur olan iç borç yükünü azaltacak ödeme planlaması ile ödeme takviminin oluşturulmasına ağırlık verilecektir.

 

Ekonomik program ve stratejik planda yer alan politika ve hedefler doğrultusunda sürdürülebilir makro ekonomik ve mali istikrarın sağlanmasını, kamu kaynaklarının etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde elde edilmesini ve kullanılmasını, hesap verebilirliği ve malî saydamlığı sağlamak üzere, kamu mali yönetiminin yapısını ve işleyişini, kamu bütçelerinin hazırlanmasını, uygulanmasını, tüm mali işlemlerin muhasebeleştirilmesini, raporlanmasını amaçlayan Kamu Mali Yönetim Yasası çıkarılacaktır.

 

2014 yılından beri gündemde olan Muhasebe Denetim Meslek Yasası çıkarılacaktır.

 

Vergiye gönüllü uyumun artırılması ve kayıtlı ekonomiye geçişin hızlandırılması, vergi tabanının genişletilmesi, çok kazanandan çok az kazanandan az vergi alınmasının sağlanması, elektronik takip yöntemleriyle (e-vergi) vergi kaybının azaltılmasının sağlanması, üretim ve yatırımların teşvik edilmesi, vergi oranlarının yukarı yönlü değil aşağı yönlü olarak düzenlenmesi suretiyle vergi yükümlülerinin rahatlatılması çalışmaları yapılacaktır.

 

Vergi ödeyenlerden daha fazla vergi almak değil, vergi tabanını genişletmek ve vergi oranlarını indirmek suretiyle gelirleri artırmak temel yaklaşımımız olacaktır. Yürürlüğe giren uygulama çerçevesinde düzenli vergisini ödeyen yükümlülere vergi indirimi vergi ödevlerini yerine getirmeyenlere de ceza uygulamasınadevam edilecektir.

Yükümlü haklarını artıran; vergi denetiminde adaleti, eşitliği ve güven duygusunu sağlayan; vergi dairesi uygulamalarında şeffaflığı ve hesap verebilirliği artıran; uyuşmazlıkların çözümünü kolaylaştıran; değerleme ölçülerini yükümlü lehine iyileştiren; vergiye uyum maliyetlerini düşüren düzenlemeler gerçekleştirilecektir.

Vergiye gönüllü uyumu etkileyen faktörleri analiz ederek yükümlülerin vergiye uyum seviyelerini artırıcı uygulamalar ile vergiye gönüllü uyumun artırılmasında vergi kaçağını teşvik eden unsurların ortadan kaldırılması ve görsel ve yazılı basında vergi bilincinin artırılması için çalışmalar yapılacaktır.

Vergi mevzuatının sadeleştirilmesi çalışmalarına devam edilecektir. Vergi mevzuatına ilişkin düzenlemeler, toplumun ve ilgili tarafların katkılarının alındığı bir süreç içinde gerçekleştirilecektir.

İstisna, muafiyet ve indirimler kapsamlı bir şekilde gözden geçirilecektir. Özellikle AR-GE ve Teknopark yatırımlarına teşvikler getirilecektir.

Vergileme alanında vatandaşa hizmeti sunarken, teknolojinin imkânlarından daha çok yararlanılarak e-vergi uygulamasını çok kısa bir zaman dilimi içerisinde devreye koyup vergi gelirleriyle ilgili daha kapsamlı ve detaylı istatistikler yapılacaktır. Vergi Dairesinin beşeri ve teknik kapasitesi artırılacaktır.

E-vergi ile elektronik takip sistemi geliştirilecek, özellikle e-gümrüğün devreye alınması ile birlikte vergideki kayıp ve kaçağın önlenmesinde önemli bir aşama kaydedilecektir.

E-vergi ile vatandaşımızın Gelir ve Vergi Dairesine gelip yapmak zorunda kaldığı birçok işlem Vergi Dairesine gelmeden elektronik ortamda yapılabilecektir. Diğer devlet kurumlarımıza da elektronik ortamda hizmet verilebilecektir.

Her yükümlüden adil bir vergi sistemi ile vergi almayı benimsiyoruz. Kayıt dışı ekonominin azaltılması, orta ve uzun dönemde ekonomik istikrar ve birçok makroekonomik unsurun nitelikli bir biçimde iyileşmesine ve ekonomide verimlilik düzeyi ve rekabet gücünün yükselmesine, ayrıca kamu gelirlerinin artmasına katkıda bulunacaktır.

Gümrükİdaresi’ninotomasyonageçirilmesi, “GümrükBilgiSistemi” projesinin, e-maliyevedolayısıyle e-Devletçerçevesinde 2019 yılısonunakadarhayatageçirilmesisağlanacaktır.

Otomasyonprojesiilebağlantılıyasaldüzenlemeler, ithalatveihracatişlemleriileilgilidaire, kurumvekuruluşları da kapsayacakşekildevegününkoşullarınauygunolarakivedilikleyasallaştırılacaktır.

MerkeziİhaleKomisyonu (Kuruluş, GörevveÇalışmaEsasları) YasaTasarısı, ivediolarakyasalaştırılcaktır.

YürürlüğegirenKamuİhaleYasası’ndauygulamaaşamasındagörülenvetespitedileneksiklikleringiderilmesineyönelikhazırlanmışKamuİhale (Değişiklik) Yasasısüratleyasallaştırılacaktır.

AB direktiflerine ve mali eylem görev gücü (FATF)’ın tavsiyelerine uygun olarak hazırlanmış Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Yasası yasallaştırılacaktır.

Para, Kambiyo ve İnkişaf Sandığı İşleri Dairesi bünyesindeki suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi mücadelesini yürüten mali bilgi edinme birimi (MABEB)’in daha etkili ve verimli mücadele yürütebilmesi için teknolojik gelişmelere uyum sağlamaya yönelik olarak teknolojik altyapısı geliştirilecektir.

Dünyadakifinansalveekonomikgelişimeparalelolarakzamaniçindeyürüttüğügörevlerdeğişimeuğramışvesorumluluğunayasalarlayenigörevlereklenmişolan Para, KambiyoveİnkişafSandığıİşleriDairesi’ninteşkilatyapısıgüçlendirilecektir.

 

Halen Mağusa ilçesinde uygulanan ve faydaları görülen Resmi Hizmet Araçlarının kullanımının tek merkezden yürütülmesi siteminin her ilçede uygulanmasına geçilmesi sağlanacaktır.

Casino, Piyangolar ve Bet Ofisleri işlemlerinin yeni ve tek bir çatı altında toplanılmasına çalışılacaktır.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde bulunan Devlete ait taşınmaz malların kiralanmasında, kira takdirlerinde, mukavele şartlarında ve mukavele şartlarının yerine getirilmesinde meydana gelen eşitsizliği önlemek ve tüm kira sözleşmelerinde belirli bir standart sağlanabilmesini teminen kiralama işlemlerinin tek bir birim tarafından yapılmasına çalışılacaktır.

Çok düşük değerlerdeki pul vergisi (damga pulu) uygulamaları kaldırılarak pul basım ve kullanım giderleri asgari düzeye indirilecektir. Ayrıca, diğer miktarlardaki pulların tüm tahsil amirliklerinde tedarikini veya pul bedelinin makbuz karşılığı tahsilatı sağlanarak, bu konuda halkın yaşadığı zorluklar ve zaman kayıpları önlenecektir.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı bünyesinde, eğitim, denetim, mühendislik, acil hizmetler, açığa çıkarma, değerlendirme ve teşvikten oluşan trafik güvenliği sistemi hayata geçirilecektir.

 

Okullarda trafik eğitimleri artırılarak gençlerimizin trafik güvenliğine dair duyarlılığı artırılacaktır.

 

Sürücü ehliyetlerinin veriliş şekline ve sınav sistemine uluslararası standartlar getirilerek mevcut keyfi uygulamalar sonlandırılacaktır. Motorlu araç eğitiminde çağdaş, yenilikçi ve uluslararası standartlara sahip müfredatla hizmet veren ve aynı zamanda ölçülebilir, değerlendirilebilir objektif bir sınav sistemi hayata geçirilecektir. Bu bağlamda, şoför okullarındaki eğitmenlerin belirli bir müfredat dahilinde eğitim tazelemeleri sağlanacaktır.

 

Trafik güvenliğini sağlama adına, geçici bir süre için ülkemizde ikamet edecek olan yabancı uyruklu şahıslara ehliyet verilmesi belirli kriterlere bağlanacaktır.

 

Ulaştırma alanında projeler geliştirilerek, hibe nitelikli kaynaklar yeni yolların yapılması ve var olan yolların yenilenmesi için azami oranda kullanılacaktır.

 

Teknolojiden yararlanılarak akıllı trafik kontrolü sistemleri kurulacaktır. Bu sistemlerle özellikle trafik sıkışmalarının en fazla olduğu noktalarda rahatlama sağlanacaktır.

Trafikte başka tedbirler yanında, resmi hizmet araçlarına, okul servis araçlarına, ağır yük taşıma araçlarına, kiralık araçlara, turistik taşıma izni olan araçlara hız kontrol cihazı (takometre veya GPS) takılması zorunlu kılınacaktır.

 

Hız tespit kameraları etkinleştirilerek, cezaların daha erken tebliğ edilebilmesi sağlanacak ve cezalardan elde edilecek gelirler de yollarımızdaki güvenlik zafiyetlerinin giderilmesi için kullanılacaktır.

 

Telekomünikasyon Dairesi halkımıza daha kaliteli ve çağdaş hizmet verebilmek için yapısal olarak geliştirilecektir.

 

Yapısal olarak geliştirilmiş Telekomünikasyon Dairesi’nin dahil olacağı bir kamu-özel ortaklığı kurularak üçüncü GSM operatörünün uluslararası bir ihale sonucunda kurulması değerlendirilecektir.

 

Telekomünikasyon Dairesi, yerel yönetimler ve yerel özel firmalar arasında işbirliği oluşturarak, fiber optik altyapısının ivedilikle ülke geneline genişletilmesi sağlanacaktır.

 

Türkiye ile KKTC arasında yeni bir fiber optik bağlantısının kurulması için gerekli girişimler yapılacaktır. Fiber altyapı yatırımlarının önce 4.5G ve ileride de 5G ihalelerine çıkabilecek şekilde yapılması sağlanacaktır.

 

Bir yandan ülkemize üçüncü GSM operatörü kazandırma çalışmalarını sürdürürken, diğer yandan da mobil iletişim şirketlerinin maliyetlerini mercek altına alarak ve gerekli vergi düzenlemelerini hayata geçirerek, halkımızın cep telefonu fatura ücretlerinin azalması sağlanacaktır.

 

Maddi yetersizlikler nedeniyle internete erişimi olmayan özellikle çocuklu ve dar gelirli ailelere ücretsiz internet erişimi sağlanarak çocukların çağdaş gelişim araçlarından mahrum kalmalarına izin verilmeyecektir.

 

Gerek şehir içi gerekse şehirlerarası güzergahlarda düzenli ve saatleri önceden belirlenmiş toplu taşıma hizmeti verecek bir yapı oluşturulacaktır. Kamu-özel ortaklığı modelinde şekillendireceğimiz, güvenlik ve konfor açısından uluslararası standartlarda araçlarla hayata geçireceğimiz bu projeyle hem kamu ve özel sektörde çalışanların işe gidiş-dönüşlerinde trafiğin rahatlatılması açısından hem de can güvenliği bakımından önemli iyileştirmeler sağlanacaktır.

 

Toplu taşımacılığın tek bir çatı altında toplanması ve tüm kırsal kesimlere de hizmet verebilecek bir kooperatifleşmenin teşviki yönünde gerekli adımlar atılacaktır.

 

“T” izinsiz araçlar ile ciddi boyutlarda kayıt dışılık ve haksız rekabet yaratan korsan taşımacılıkla etkin mücadele edilecektir. Bu bağlamda etkin denetim mekanizmaları kurularak caydırıcı cezai yaptırımlar uygulanacaktır.

 

Her türlü taşımacılık izinlerinin verilmesinden sorumlu İzin Kurulu siyasi müdahalelerden arındırılmış ve işinin ehli kişiler tarafından yönetilen bir yapıya kavuşturulacaktır.

 

Üniversitelerin taşımacılık alanında çeşitli nedenlerle vermeye başladıkları hizmetin, bu alandan gelir elde eden insanları olumsuz etkilemeyecek bir iş birliği modelinde verilmesi sağlanacaktır.

 

Yat limanlarının yasal altyapısı oluşturulup, deniz taşımacılığında yerel istihdam sağlayacak yatırımlar teşvik edilecektir.

 

Ercan Havalimanının, kamu menfaatleri doğrultusunda etkin yönetilmesi ve işletmenin doğru şekilde denetlenmesi için gerekli adımlar atılacaktır.

 

Geçitkale Havalimanı atıl durumdan çıkarılıp, kamu yararına olacak şekilde işlevsel hale getirilecektir.

 

Limanlardaki gemi, yük ve yolcu sayılarının çoğaltılması ve gemi filo sayısının artırılması için gerekli altyapı ve üstyapı iyileştirmeleri hayata geçirilecektir.

 

Gazimağusa kirli sanayiden arındırılacak, halk denizle kavuşturulacak ve bu ilçemizin tarihi ve kültürel zenginlikleri bir turizm markasına dönüştürülecektir. Proje kapsamında, doğru temellere dayanan bir kamu özel iş birliği ile Gazimağusa limanından kirli sanayi, ulaşım ve çevre açısından en uygun yere taşınacaktır. Oluşturulacak ortaklık çerçevesinde Gazimağusa limanının ‘iç liman’ olarak adlandırılan kısmı halkın erişimine ve yat turizmine uygun hale dönüştürülecektir. ‘Dış liman’ olarak bilinen kısım ise kruvaziyer limanına dönüştürülecektir.

 

Turistlerin ülkeye ulaşımında ulaştırma maliyetlerinin azaltılması için teşvik sisteminde değişikliğe gidilerek, uçak koltuklarının çok önceden ve tek bir elden satın alınması yüzünden uçak seyahatinin pahalılaşması konusunda önlemler alınacaktır.

 

Turizm ve Çevre Bakanlığı ile istişare edilerek, turistlerin ülkemize kolaylıkla ve uygun fiyatlarla ulaşabilmesi için charter ve tarifeli seferlerle etkin çözüm yöntemleri geliştirilecektir.

 

Posta hizmetleri etkinleştirilerek, kişilerin güvenli haberleşmesinin altyapısı süratle tamamlanacak, kayıp posta ve benzeri aksaklıkların giderilebilmesi için “Posta Güvenlik Sistemi” otomasyon sisteminin bir parçası haline getirilecektir.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bünyesinde yürütülecek çalışmalarda, çalışma yaşamında sürdürülebilir büyüme hedefleriyle uyumlu istihdam imkanlarının geliştirilmesi ve uluslararası normlara ulaşılması; sosyal güvenlik alanında ise norm ve standart birliği sağlanması yanında mali sürdürülebilirliğe sahip, kaliteli hizmet sunan ve nüfusun tümünü kapsayan bir yapı oluşturulması hedeflenmektedir.

 

Özellikle gençler arasındaki işsizliği ortadan kaldırmak için iş ve işçi bulma mekanizmaları fonksiyonel hale getirilecek ve etkin bir şekilde denetlenecektir.

 

KKTC işgücü piyasasının ihtiyaçlarının öncelikli olarak yerel işgücünden sağlanması temel hedefimizdir. Bu çerçevede yerli işgücünün işgücü piyasasına katılımını artırmak için tüm ilgili paydaşlar ile işbirliği ve diyalog sağlanacaktır.

 

İstihdam Destek Merkezi tarafından yerel işgücü istihdamının teşvik edilmesi amacıyla uygulanacak politikalara paralel bir şekilde yabancı işgücünün kademeli bir şekilde sınırlandırılması hedeflenmektedir.

 

Yabancıların çalışma izinlerini düzenleyen mevzuat değiştirilecek, çalışma izinleri ile ilgili olarak çalışmak üzere ülkemize gelecek olanlardan “iyi hal” belgesi istenecek ve bu husus titizlikle gözetilecektir.

 

İş ve İşçi bulma faaliyetlerinin daha verimli etkin ve iş gücü piyasasına hizmet edebilen bir yapıya kavuşturulması yönünde yazılım sistemi hayata geçirilecektir.

 

İşgücü piyasasına yeni girenlere uygulanmaya başlanan destekler çeşitlendirilerek devam edecektir.

 

İş sağlığı ve güvenliği çerçevesinde inşaatlar başta olmak üzere iş yerleri gerektiği

şekilde denetlenecek, konuyla ilgili mevzuat “sıfır tolerans” ilkesi çerçevesinde uygulanacaktır.

 

İnşaatların “İnşaatlarda İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Tüzüğü”nde belirtildiği şekilde tescil edilmesi ve bu uygulamanın sağlıklı bir takip ve denetlemeye zemin teşkil etmesi sağlanacaktır.

 

Özel sektörde sendikalaşmayı teşvik edecek düzenlemeler süratle Meclis’in gündemine getirilecektir.

 

Özel sektörde çalışma koşullarının ve çalışma saatlerinin iyileştirilmesi gerektiği bilinci içerisinde tüzük çalışmaları için çalışma başlatılacaktır.

 

İnşaatlarda iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülebilmesi amacı ile “İnşaatlarda İş Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü” değiştirilecektir.

 

Özel sektör çalışanlarının iş başı eğitimlerinin sağlanması için programlar hazırlanacak ve hazırlanan programlar desteklenecektir.

 

AB müktesebatına uyumu sağlayacak olan İş (Değişiklik) Yasası’nın yürürlüğe girmesi sağlanacaktır.

 

Asgari Ücret Yasası değiştirilerek, Komisyon’un daha katılımcı bir anlayışla oluşturulması hedeflenmektedir. Bu çerçevede asgari ücret belirlenme süreci daha bilimsel ve nesnel verilerle yürütülecektir.

 

Çalışan ile işveren arasındaki istihdam ilişkisinden doğan bireysel iş uyuşmazlıklarının, yargısal yollara başvuru hakkını ortadan kaldırmaksızın, uzlaşmacı bir şekilde çözümü için izlenecek usul ve esasları düzenleyen İş Uyuşmazlıklarının Davasız Halli Yasası hazırlanacak ve kamuoyunun görüşleri de alınarak hayata geçirilecektir.

 

İşyerlerinde cinsiyete dayalı dolaylı ve dolaysız ayrımcılığı ve cinsel tacizi yasaklayan,

eşit muamele ilkesinin istihdam, eğitim ve mal ile hizmetlere erişimde etkin olmasını sağlayan ve ayrımcılık mağdurlarının şikayetlerini inceleyecek bağımsız ve tarafsız Eşitlik

Komiseri’nin görev ve yetkilerini düzenleyen Kadın ve Erkeğe Eşit Muamele ve Fırsat

Eşitliği Yasası çıkarılacaktır.

 

KKTC’de yaşayan kişilerin, işe alınma koşulları ve istihdam, iş, ücret ve

işten çıkarılma koşulları dâhil, çalışma koşulları ve meslekte yükselmeye ilişkin koşullar ile

mesleki eğitime erişim ve meslekte ilerlemede, mal ve hizmetlere erişimde; cinsiyet, ırk, renk,dil, din, mezhep, inanç, etnik köken, felsefi veya siyasi görüş, sosyal statü, medeni hal, cinsel yönelim, cinsiyet kimliği, engellilik, yaş ve benzeri temellere dayanan her tür ayrımcılığa karşı etkili bir şekilde korunmalarını sağlamak ve eşit muamele görme hakkını güvence altına almak amacıyla Ayrımcılığı Önleme Yasası çıkarılacaktır.

 

Sosyal Sigortalar ve İhtiyat Sandığı primlerinin gerçek kazançlar üzerinden tahsil edilebilmesi için çalışmalar başlatılacak ve ilgili diğer kurumlarla işbirliği yapılarak ortak çalışma yürütülecektir. Bu bağlamda farklı devlet kurumlarına farklı bordro sunulması uygulamasına son verilerek tek tip bordro uygulamasına geçilecektir.

 

Sanatçı ve Sporcuların mesleklerini güven içinde icra edebilmeleri için sigortalanmalarının önü açılacak, bu amaçla yeni düzenlemeler yapılacaktır.

 

Sosyal Güvenlik Yasası ile Kıbrıs Türk Sosyal Sigortalar Yasası altında verilen hizmetlerin kalitesinin artırılması için çalışmalar hızlandırılacak, ödemeler, yatırımlar ve diğer tüm hizmetlerin elektronik ortamda yapılabilmesi sağlanacaktır.

 

“E-tahsilat” uygulamasının tamamlanması ile vatandaşlarımıza internet ortamında prim ödeyebilme kolaylığı getirilecektir.

 

Sosyal hizmetler alanında yaşlı, korunmaya ve desteklenmeye muhtaç yurttaşlar

için verilen hizmetlerin kalitesi geliştirilecek, bu alanda hizmet veren kamu, özel, bütün

kurumların ve işletmelerin hizmet standartlarının yükseltilmesi sağlanacaktır. Yaşlılarımız,

engelli ve korunmaya muhtaç yurttaşlarımız için verilen hizmetlerin çeşitlendirilmesi ve

iyileştirilmesi, bunun yanı sıra yaşlılarımız için yeni bir huzurevi yapılması amacıyla

çalışmalar hızlandırılacaktır.

 

Çocukların yüksek yararlarının korunması amacı ile çocuk haklarında iyileştirme ve geliştirme yapmak amacıyla, “Fasıl 157 Çocuk Suçlular Yasası”, “Fasıl 274 Çocukların Evlat Edinilmesi Yasası” ve “Fasıl 278 Evlilik Dışı Çocuklar Yasası” değiştirilecektir.

 

Aile Yasası’nda yapılan değişikliklere koşut olarak, “16/1974 Kuzey Kıbrıs Türk

Cumhuriyeti Mensuplarının Soyadı Kuralı Yasası” ve “Fasıl 195 Vasiyetnameler ve Veraset

Yasası” değiştirilecek ve günün koşulları ile uyumlu hale getirilecektir.

 

Sosyal hizmetler ile ilgili mevzuatın tadili konusunda yasa tasarısı hazırlanmış olup yeni yasama döneminde meclisten geçirilecektir.

 

Nakdi yardım alan engellilerin nakdi yardım almalarında yaşanan anomaliler ve sorunlar süratle giderilecektir.

 

Engelliler istihdam tüzüğü altında bugüne kadar başarılamayan engelli istihdamlarının önü açılacak ve engellilerin arzu edilen şekilde ve bu konudaki düzenlemelere uygun olarak istihdamı sağlanacak, keza terfi ve barem ilerlemelerinden eşit bir şekilde yararlanmaları için yeni yasal düzenlemeler yapılacaktır.

 

Gençlik Rehabilitasyon Merkezi’nin kurulması, kadrosunun oluşturulması ve bunlarla ilgili yasal düzenlemeler süratle gerçekleştirilecek ve genç suçluların topluma kazandırılması sağlanacaktır.

 

Özel Gereksinimli Bireyler Merkezi için inşai faaliyetler sonuçlandırılacak ve bu tesis özel gereksinimli yurttaşlarımızın kullanımına kazandırılacaktır

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

İçişleri Bakanlığı bünyesinde yürütülecek çalışmalarla, yerel yönetimleri sürdürülebilir mali ve idari yapıya kavuşturmak için kontrol birimleri kurulacak ve yerel yönetimler yeniden yapılandırılacaktır.

 

Belediye meclislerinin yetki ve sorumluluklarının güçlendirilmesi sağlanacaktır.

 

Taşınmaz mal vergisi günün koşullarına göre tadil edilerek, belirli özelliklere sahip konutların taşınmaz mal vergisi esas, kıstas ve miktarları yeniden düzenlenecektir. Bu uygulama ile belediyelerin mali kaynakları artırılarak halka çağdaş belediyecilik hizmetleri sunmaları sağlanacaktır.

 

Yerel yönetimler tarafından toplanan vergi ve harçlar güncel maliyetler üzerinden yeniden gözden geçirilecek, alt ve üst limit oranları asgari ücrete endeksli olarak değiştirilecektir. Ayrıca, otellerde konaklayan turist başına sabit vergi uygulamasına geçilerek mali yapıları güçlendirilecektir.

 

Belediyelerin ihtiyaç duyduğu yatırımları yapabilmeleri için ortak gelir havuzu yaratılacaktır. Bu havuzun finansmanı limanlar ve gelir sağlayan diğer ortak değerlerden elde edilen gelirlerden sağlanacak ve tüm belediyelerimiz fondan adil biçimde yararlandırılacaktır.

 

Belediyelerin devletten alacağı katkı payında sadece nüfus değil, gelişmişlik düzeyi ve temel ihtiyaçlar da dikkate alınacaktır.

 

Belediye personelinin uzmanlaşma düzeyinin yükseltilmesi desteklenecek, proje hazırlama, yönetme, izleme ve değerlendirme, katılımcı yönetim gibi konularda kapasitelerinin artırılması için eğitim programları hayata geçirilecektir.

 

İlçelerin ve emirname bölgelerinin imar planlarının üniversiteler ve özel sektörden de hizmet alınarak mümkün olan en kısa süre içerisinde tamamlanması hedefiyle sürdürülen çalışmalar Ülkesel Fiziki Plan kapsamında yeniden gözden geçirilerek ve kamu yararı gözetilerek sonuçlandırılacaktır.

 

Hem köylerde hem kentlerde, yerli müteahhitlerin gerçekleştireceği, uzun vadeli ve uygun ödeme imkânları sunan sosyal konut projeleri hayata geçirilerek gençlerimizin konut sorununun çözülmesi sağlanacaktır.

 

Yabancılara yönelik mal satışında mevcut prosedürlere ilişkin bazı esneklik ve kolaylıklar getirilecektir.

 

Yurttaşlık Yasası’nda ve Çalışma Yasası’nda değişikliğe gidilecektir. Yurttaşlık verilmesine dair kriterler keyfi uygulamaları önlemek için yeniden düzenlenecek, yurttaşlık verilmesine bazı sınırlamalar konulacak, belirli süreler ertesinde beyaz kimlik uygulamasıyla çalışma izinli olarak ülkemizde bulunan yabancıların seçme seçilme hakkı hariç tüm yurttaşlık haklarını kazanmaları imkanı yaratılacak, yeni yurttaş olanların yurttaş olmalarından sonraki ilk genel seçimde oy kullanmamaları benzeri kurallar yürürlüğe konulacaktır.

 

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun yeni ve makul bir finansman modeli ile desteklenmesi için tedbirler alınacak, Komisyon’un önündeki başvuruları çok daha hızlı halledebilmesine imkân verecek gerekli değişiklikler yapılacaktır.

 

Merkezi cezaevi personelinin özlük hakları ve çalışma koşullarının iyileştirilmesi sağlanacaktır.

 

Yeni cezaevi projesinin bitirilmesine kadarki sürede mevcut cezaevindeki mahkum ve tutukluların koşulları uluslararası standartlar çerçevesinde iyileştirilecektir. Ayrıca, bu standartların korunması için ilgili tüm paydaşlarla istişare edilerek bir denetim birimi kurulacaktır.

 

Cezaevinde suç türleri ve yaş gruplarına göre ayrım yapılarak özellikle çocuk ve genç suçluların yargılanmasında ve ıslah edilmesinde yapıcı ve koruyucu düzenlemeler getirilecektir.

 

Muhtarlarımızın, çağın gereklerine uygun şekilde, güncel ve güvenilir bir veri bankasına erişimi mümkün kılınacak ve muhtarlıkların yaşadığı bina sorunu çözülecektir.

Gece kulüplerinde hukuksuz ve insan haklarını ihlal eden uygulamaların önüne geçilmesi için gerekli yasal düzenleme yapılacaktır. Bu bağlamda, kulüplerdeki çalışma ve yaşam koşulları iyileştirilecektir.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Turizm ve Çevre Bakanlığı bünyesinde, bölgesel farklılıklara ve rekabet üstünlüğüne dayalı, sürdürülebilir bir turizm modelinin oluşturulması için çalışmalar devam edecektir. Her bölgeninkendi markasının oluşturulmasına yönelik destinasyon algısının iyileştirilmesine hız verilecektir.

 

Turizm Teşviklendirme Esasları çerçevesinde (1/1/2017-31/12/2019) Denizyolu teşvikleri maddesinde yapılan teşviklere ek olarak, adamıza İsrail ve Alanya`dan getirilecek yolculara yönelik ulaştırma giderlerinde ek akaryakıt katkı payı verilmesi ile ilgili çalışmalara devam edilecektir.

 

Türkiye turizm pazarının adamıza ilgisini artırmak için özel sektör ve kamu sektörleri arasında işbirlikleri çoğaltılarak Türkiye’de önemli illerde tanıtma ve pazarlama faaliyetlerine devam edilecektir.

 

İkinci öncelikli pazarımız olan ve hatırı sayılır bir sayıda yurttaşımızın yaşadığı İngiltere pazarının tekrardan canlandırılması için İngiltere’de yaşayan Kıbrıs kökenli vatandaşlarımıza yönelik çalışmalar devam edecektir. Bu bağlamda tanıtım ve pazarlama faaliyetleri Turizm ve Çevre Bakanlığı tarafından artırılarak tur operatörleri ile daha etkin işbirliğine gidilecektir.

Almanya son yıllarda sürekli olarak pazar artışı sağlayarak tekrardan turizm potansiyelimizde önemli bir rol üstlenmiştir. Almanya pazarı son iki yıldır alınan tedbirler ile büyümüş ve ilk üç pazar arasına girmiştir. Bu amaçla Alman piyasasındaki tanıtma ve pazarlama faaliyetleri artırılacaktır.

OTEM (Otelcilik Turizm ve Eğitim Merkezi) tam donanımlı olarak eğitim faaliyetlerine başlayacaktır.

Turizm ve Çevre Bakanlığı, OTEM, sivil toplum örgütleri ve üniversiteler ile işbirliği çerçevesinde, turizm sektöründe kalifiye eleman ve işbirliği gücünün artırılması ile ilgili sertifikasyon programları hazırlanacaktır.

Turizm Örgütü’nün kurulmasına ilişkinyasa ile ilgili çalışmalar tamamlanacaktır.

Alternatif turizm modellerine yönelik bölgesel faaliyetler artırılacaktır.

2011 yılında yürürlüğe giren Turizm Gelişim Yasası günümüz koşullarına göre tadil edilerek turizm sektörünün hizmetine sunulacaktır.

 

Bafra turizm yatırım bölgesinde arazi tahsis edilen yatırımların turizm sektörüne kazandırılması adına gerekli tedbirler alınmış olup yasal takipleri yapılacaktır.

 

Yeni turizm yatırım alanlarının saptanması ile ilgili çalışmaları müteakip belirlenecek olan arazilerin ihale yöntemi ile kiralanması sağlanacaktır.

 

Girne Antik Limanı restore edilip düzenlenecek ve mevcut mendirek uzatılarak yeni bir yat limanı ile birlikte eğlence ve dinlence alanlarının oluşturulması sağlanacaktır.

 

Turizm ekonomisinin diğer sektörlere sağladığıkatma değerin artırılmasına yönelik çalışmalara ivme kazandırılarak, yerli üretim desteklenecek ve yerli istihdam artırılacaktır.

 

Yeni müzeler açılıp eski eser depolarında mevcut olan ve Bakım Onarım Konzervasyon Laboratuvarında elden geçirilen eserlerin sergilenmesi sağlanacaktır.

Lefkoşa’da tam donanımlı Merkezi Arkeoloji Müzesi açılacaktır.

Mevcut müzeler çağdaş müzecilik anlayışına uygun olarak yeniden düzenlenip, sergilenecek olan eserlerin belirli sürelerle rotasyonu sağlanacaktır.

KKTC genelinde envanteri ve listelemesi henüz yapılamamış eski eserlerin ve arkeolojik alanların envanter ve listeleme çalışmaları tamamlanacaktır.

St. Hilarion Kalesi’ne Girne Bölgesinden ulaşım için teleferik inşasına yönelik çalışmalar yapılacaktır.

KKTC genelinde bulunan arkeolojik alanların temizlik ve çevre düzenleme çalışmaları yapılıp turizmin hizmetine sunulacaktır.

Bakanlar Kurulu kararıyla onaylanacak AB’ye uyumlu çevre politikası hayata geçirilecektir.

 

İlgili sivil toplum kuruluşları, çevre örgütleri ve odalardan oluşturulacak Çevre Danışma Kurulu ve Kurul’un Çevre Bakanlığı yetkilileriyle birlikte yapacağı toplantıların esas ve usulleri hukuki zemine kavuşturulacaktır.

 

Çevre alanında Avrupa Birliği ile yürütülen mevzuat uyumlaştırma ve uygulama çalışmalarına devam edilecektir. Çevre Yasası güncellenerek, eksik tüzükler çıkarılacak ve yetki karmaşasını ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler yapılacaktır.

 

Çevre denetimleri artırılacak ve denetim sonuçları kamuoyu ile paylaşılacaktır. Denetimlerin eksiksiz yapılabilmesi için denetim tüzüğü çıkarılacak, eğitimli personel alınacak, gerekli cihaz ve ekipman alımı gerçekleştirilecektir. Ceza alan kurum, kuruluş ve kişiler kamuoyuyla paylaşılacaktır.

 

Bilginin paylaşılması ve çevre ile ilgili envanterin oluşturulması için gerekli olan veri tabanı çalışmaları süratle tamamlanacaktır.

 

Milli Eğitim Bakanlığı ve sivil toplum örgütleri ile yapılan işbirliği neticesinde çevre bilincinin artırılması amacı ile dokuzuncu sınıflara yönelik olarak eğitim müfredatına konulan çevre dersinin tüm sınıflar için müfredata girmesi ile ilgili başlatılan çalışma devam edecektir.Çevre eğitimi ‘zorunlu’ hale getirilecek ve ‘Çevre Eğitim Merkezi’ kurulacaktır.

 

Avrupa Birliği uzmanları tarafından hazırlanan Entegre Atık Yönetimi Planı Bakanlar Kurulu’na sunulacaktır.

Güngör düzenli depolama alanında ikinci hücrenin açılması veya alternatif bertaraf yöntemlerinden birinin seçilmesi elzemdir. Seçilecek olan yöntem, toplanan katı atık verilerinin değerlendirilmesi, ihtiyaç halinde diğer verilerin aranması, fizibilite çalışmasının yapılması, ÇED çalışmasının yürütülmesini takiben teknik ekipler tarafından belirlenecektir.

Ülke genelindeki tüm çöp alanları kapatılarak rehabilite edilecektir. Katı atıkların düzgün ve düzenli bir şekilde Güngör katı atık düzenli depolama alanına getirilmesi için transfer istasyonları yapılacaktır. Yerel yönetimlere bu hususta hizmet içi eğitim verilmesi için kaynak ayrılacaktır.

Ülkedeki tüm bölgelere ait katı atık verileri toplanacaktır. Verilerin toplanmasında yerel yönetimlerle işbirliğine gidilecektir. Katı atık ithaline izin verilmeyecektir.

“Kirleten öder” ve “atığı üreten sorumludur” ilkeleri hayata geçirilecektir.Evsel, endüstriyel, tıbbi, tehlikeli ve geri dönüşüme uygun atıkların yönetimi sağlanacaktır.

Yeşil atıkların kompostlama yöntemi ile değerlendirilmesi için çalışma yürütülecektir.

 

CMC maden alanı rehabilitasyonu ve sonrasında yapılacak olan tüm ekonomik faaliyetler için Lefke Belediyesi, LAÜ, bölge halkı ve sivil toplum örgütleriyle iş birliği yapılacaktır.

 

Biyolojik çeşitlilik haritası çıkarılacaktır.

 

Sulak alan kapsamına giren ama koruma altına alınmayan alanlar için gerekli revize çalışmaları yürütülecektir.

Özel Çevre Koruma Bölgelerindeki tüm ekolojik değerler, yaşam ve habitat alanlarının korunabilmesi için yönetim planları hazırlanacak/revize edilecektir.

 

Kentlerimizde mevcut boş yeşil alanlar için proje ve uygulama çalışmalarına başlanacaktır.

 

Sürekli Atıksu İzleme Sisteminin (SAİS) kurulumuna ilişkin süregelen çalışmalar sonlandırılacaktır.

 

Deniz kirliliği envanter çalışması yapılacaktır. Tüm kıyılarda konusunda uzman kişilerce yürütülecek çalışmanın sonuçlarına göre kirlilik kaynakları tespit edilerek kirliliğin önlenmesi için projeler geliştirilecektir. Yapılan tüm çalışmalar halkla paylaşılacaktır.

 

Özellikle yaz aylarında ülkemizin en büyük çevre sorunlarından biri olan Gürültü Kirliliği ile ilgili başlatılmış olan Mevcut Tüzüğün tadil edilmesi çalışmaları sonlandırılacaktır.

 

Kıyı Yönetimi Master Planı’nın hazırlanması ile ilgili yetkili kurum olan Limanlar Dairesi işbirliği ile çalışma başlatılacaktır.

 

Ülkemizde yapılacak olan plan ve programların çevre üzerine yaratacağı etkinin değerlendirilmesine ilişkin Stratejik Çevresel Değerlendirme Tüzüğü tamamlanarak Bakanlar Kurulu tarafından onaylanması sağlanacaktır.

 

Meteoroloji Dairesi’nin personel ve alt yapı eksikleri tamamlanarak uluslararası standartlarda görev yapmaya devam etmesi sağlanacaktır.

 

Küresel ısınma ve iklim değişikliği izleme çalışmalarının etkin bir biçimde gerçekleştirilebilmesi için gerekli yatırımlar yapılacaktır.

 

Sismoloji bölümü Meteoroloji Dairesi çatısı altında yeniden düzenlenecek, vardiya ve kesintisiz çalışma düzenine geçilmesi sağlanacaktır. Ayrıca TC Başbakanlık AFAD ile yapılacak bir protokol ile yeni istasyonların kurulumu ve bilgi alış-verişi sağlanacaktır.

 

İslam ülkeleri Meteoroloji Genel Müdürleri toplantısının ülkemizde gerçekleştirilmesi için çalışmalar yapılarak ülkemiz tanıtımına katkı sağlanacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Tarım, insanlar ve devletler için stratejik ve yaşamsal değeri olan bir ekonomik faaliyettir. Tarımsal üretimin devamı, sürdürülebilir halde tutulması ve gelişmesi için ciddi politikaların hayata geçirilmesi şarttır. Buna ek olarak, tarımsal araştırma ve geliştirme (Ar-Ge) çalışmalarını yürütmek, yürütülmesine olanak sağlamak ve tüm dünyada olduğu gibi desteklemek devletin görevidir. Üretici birlikleri, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, kamu kurum ve kuruluşları ile tüketici örgütlerinin dâhil olduğu tüm paydaşların görüş ve önerileri alındıktan sonra hazırlanacak plan ve programların disiplinli biçimde uygulanması gereklidir.

 

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’nın tarım vizyonu,

• kırsal kalkınma odaklı,

• ekonomik, sosyal ve çevresel sürdürülebilirliği hedefleyen,

• gıda güvenliğini esas alan sertifikalı ve nitelikli üretime dayalı,

• rekabet gücü ve ihracat kabiliyeti yüksek,

• tüm alanlarda mutlak kayıtlılık ve izlenebilirliğe sahip,

• tarafsız, şeffaf, hesap verilebilir güçlü bir idari yapılanma ve mevzuatla yönetilen,

bir tarım sektörü oluşturmaktır.

 

Hem ülke içinde üretilen gıda ürünlerinin, hem de ithal edilenlerin güvenliğinin mutlak temini koşuldur. Güvenli gıdanın tüketiciye, satın alabileceği bedelle ve kesintisiz biçimde ulaştırılması sektörel istikrar bakımından mutlak gerekliliktir. Gıda fiyatlarının tüketici için satın alınabilir düzeyde tutulması ne kadar gerekliyse, üreticilerin gelir düzeyini koruyarak sektörde kalmalarını sağlamak da şarttır. Bunun için tüm dünyada ama özellikle TC ve AB’de olduğu gibi, tarımsal üretim desteklenecektir. Tarım destek bütçesinin genel bütçe olanakları dahilinde yeterli olmasını sağlamak yanında, bu bütçenin olası en akılcı biçimde ve verimliliği esas alan bir anlayışla değerlendirilmesi bizim için değişmez bir ön kabuldür.

 

 AB standartlarına uygun ve çevreye duyarlı bir tarımsal faaliyet alanı oluşturmak amacıyla her üretim konusunda standartlar belirlenecek ve bunlar birer başarı ölçütü olacaktır. Ekonomik ve fiziksel olarak sürdürülebilirliğin sağlanması ve insana yeter miktarda güvenli gıdanın kesintisiz tedarikini sağlayabilen bir sektör yapılanması hükümetimizin hedefidir.

 

Kırsal alanda istihdam olanaklarını artıracak ve geçimini tarım sektöründen sağlayanların yaşam kalitesini ve refah düzeyini artıracak önlemler alınacaktır. Geleneksel olarak tarımsal faaliyette bulunarak geçimini sağlayan ailelerde, yeni kuşakların da sektörde kalmalarını sağlayacak çok yıllık entegre kırsal kalkınma programları hazırlanarak uygulanacaktır. Bu programlara ilişkin mevzuat, AB müktesebatına uygun hale getirilecek ve tarımsal faaliyetlerin gelişerek devamını sağlamak için, verilmesi zorunlu olan destekler de bu düzenlemeye bağlı hale getirilecektir.

 

 Ülkemiz, düşük ve oldukça değişken miktarlarda yağış alan, sıcak bir iklime sahiptir.

 

Genellikle kurak veya yarı kurak geçen yıllar tarımın her alanını olumsuz etkilemektedir. Buna ek olarak, küresel iklim değişikliği nedeniyle Kıbrıs’ın istikrarsız ama her koşulda kurak bir ada olarak kalmaya devam edeceği öngörülebilirdir. İşte bir yandan bu koşulları gözeten bir ürün deseninin oluşturulması ama her halükarda, oluşabilecek riskleri göz önünde bulundurarak eylem planlarının hazırlanması ve tarımsal sigortacılık stratejisinin geliştirilmesi öncelikli olarak ele alınacaktır.

 

Genel Tarım Sigortası Fonu, bitkisel ve hayvansal üretim yapılan her bölgeye ve ürüne mümkün olan en geniş kapsamlı sigorta güvencesi sağlayacak bir yapıya kavuşturulacaktır. Bu amaca yönelik olarak mevzuat geliştirilerek gerek hayvancılıkta gerekse bitkisel üretimde ilgili kurum ve kuruluşlarla ortak çalışmalar yürüterek risk analizleri yapılacaktır.

 

Birleşmiş Milletler Biyoçeşitlilik Sözleşmesi’nde Genetik Kaynaklar, “bugün veya gelecek için değer taşıyan genetik materyal” olarak tanımlanmaktadır. Bu nedenle, hayvan ve bitki gen kaynaklarının korunması ve kültüre alınmasına yönelik projeler ve destek programları geliştirilip uygulanacaktır.

 

Sürdürülebilir bir tarım sektörü için doğal kaynakların korunması zorunluluktur. Bu amaçla tarımda;

 

– kimyasal girdilerin kontrollü kullanımını sağlayan,

– tarımsal arazilerin varlığını koruyan,

– toprak ıslahını gözeten,

– erozyonu önleyen ve

– suyu olası en verimli biçimde değerlendiren

 

teknoloji ve sistemlerden yararlanan bir yaklaşım benimsenecek ve tüm destekleme

unsurları ve uygulama esasları buna göre revize edilecektir.

 

 Tarımsal arazilerin ve tarıma elverişli toprakların korunmasına ilişkin mevzuat gecikmesiz olarak hayata geçirilecektir.

 

Doğal kaynakların korunması yaklaşımına paralel olarak, tarımsal üretimde girdilerin verimli kullanılmasını sağlamak da önceliklerimizdendir. Bu nedenle ürünlerin, iklim, toprak, topografya, arazi sınıfları ve kullanım şekillerine göre hazırlanan “Ürün Deseni Programı”na bağlı olarak, en uygun bölgelerde üretilmelerini ve toprak analizlerine göre gübrelenmesini teşvik edecek destekleme politikası uygulanacaktır.

 

Yalnızca Güzelyurt bölgesi için değil ülkemiz için de narenciyenin çok büyük bir önemi vardır. Bu gerçekten hareketle, tarımsal amaçlı su bölgeye ulaşıncaya kadar mevcut kaynakların en verimli biçimde kullanılması ve geliştirilmesi için üretici birlikleri ve sivil toplum örgütleri ile işbirliği içinde çalışılacaktır.

 

Toprak Ürünleri Kurumu’nun mevcut durumu ve ülkede değişen ticari koşullar nedeniyle kuruluş amacına uygun görevleri daha fazla yerine getirme olanağı kalmamıştır. Bu kurumun piyasada üretici ve tüketici dengesini ve yararını gözeterek müdahalede bulunabilecek biçimde yeniden yapılandırılması şarttır.

 

 Tarımsal üretimin, ekonomik açıdan karlı ve verimli fakat aynı zamanda insan sağlığını koruyan, hayvan sağlığı, refahı ile çevreye uyumunu gözeten, tarladan sofraya izlenebilir hale getirilmesi kaçınılmazdır.

 

Bunun için, iyi tarım uygulamalarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması gereklidir. Bu nedenle sertifikalı üretim (organik, GLOBALG.A.P., vb.) özel olarak desteklenecek ve tüm üretim dallarında nihai hedef olarak öngörülecektir. Sürekli eğitim çalışmalarıyla hem tüketici talebinin bu doğrultuya yönlenmesi için hem de uygulanacak destekleme modeli ile üretimin bu şekilde yaygınlaşıp standart hale gelmesi sağlanacaktır. İyi tarım uygulamalarına yönelik mevzuat gecikmesiz biçimde ve eksiksiz olarak hazırlanacaktır.

 

 Ülkemiz, coğrafi/ekolojik özellikleri nedeniyle, turfandacılık ve seracılık için son derece elverişlidir.

 

Halen küçük ve orta büyüklükteki işletmelerden oluşan bu sektörde, işletme büyüklüklerinin optimal seviyeye taşınması için gerekli girdi desteğine ek olarak, modern seracılığa geçişin sağlanabilmesi için hibe veya uygun koşullarda kredi desteği sağlanacaktır.

 

 Hayvansal üretimde en önemli girdiyi oluşturan kaliteli kaba yemin temin edilmesi, üretiminin artırılması ve hayvancılığımızın ihtiyacının karşılanabilmesi için gerekli cazibenin yaratılması yanında önlem alınması şarttır.

 

Tahıl üretiminin iklim koşullarına aşırı duyarlı olması nedeniyle hayvancılık sektörü üstündeki olumsuz etkisini azaltmak için, kaliteli kaba yem üretimi özellikle teşvik edilecektir. Bununla birlikte özellikle küçükbaş hayvancılık için kaçınılmaz bir gereklilik olan çayır ve mera arazilerinin kayıt altına alınması, korunması ve kullanımına ilişkin düzenlemeler yapılarak, verimli ve sürdürülebilir biçimde kullanılması sağlanacaktır. Kamuya ait tarımsal kuru arazilere ilişkin yeni bir düzenlemeye gidilecektir. Bu alanlar çok yıllık biçimde ve öncelikle hayvancılık işletmelerinin kaba yem ihtiyacını karşılamaya yönelik olarak kullandırılacaktır.

 

 Hayvansal üretimde arz dengesinin sağlanması için çok yıllık süt ve et talep tahminleri yapılacaktır.

 

Süt ve et sektörü içerisinde küçükbaş hayvancılığın payının artırılması için yürürlükteki destek uygulaması geliştirilecek, küçükbaş hayvan sütünün süt sanayiine ulaşabilmesi için teknik ve yasal düzenlemeler yapılacaktır. Süt ürünlerinin AB müktesebatına uygun biçimde ticaretinin sağlanması amacıyla, yürürlükteki mevzuat ve uygulama eksiklikleri hızla giderilecek ve 2015 yılında hazırlanan “Kuzey Kıbrıs Süt Sektörü Hellim Ticareti Stratejisi ve Eylem Planı” güncellenerek uygulanacaktır.

 

Süt Endüstrisi Kurumu’nun sektörün gereksinimlerine uygun biçimde yeniden yapılandırılması, süt üretimiyle pazarlanmasında sürdürülebilirliği sağlamak bakımından çok önemlidir. SÜTEK, ülkede üretilen tüm sütün toplanması, pazarlanması ve tahsilatının yapılması gibi görevlerini gereken biçimde yerine getirebilmesi için yeniden yapılandırılacak, kalite standardının belirlenmesinde ve kontrolünde tek yetkili kurum olmaya devam edecektir.

 

Damızlık işletmelerinin kayıt altına alınması, damızlık hayvan işletmeciliğinin geliştirilmesi, ön soy kütüğü-soy kütüğü kayıtlarının eksiksiz tutulmasının sağlanması, hayvan ırklarının ıslah çalışmaları ve buna dayalı ıslah yasasının yürürlüğe girmesi öncelikli olarak ele alacağımız konular arasındadır.

 

 Her türden üretimde ve ticari etkinlikte, uygun ölçekli işletme büyüklüğü, verimlilik ve karlılık bakımından hayati önemdedir.

 

Uygun ölçekli olmayan işletmelerde bir yandan maliyetler çok daha yüksek, dolayısıyla verim kaybı olurken, öte yandan karlılık çok düşük seviyelerde kalmakta ve o alanda tutunmayı zorlaştırmakta, kimi zaman da olanaksız hale getirmektedir. Bu nedenle, her konudaki tarımsal işletmelerin en uygun ölçek büyüklüğünün belirlenmesi ve tüm işletmelerin bu düzeyi yakalaması temel hedeftir. Yürürlükteki mevzuat ve destekleme modeli, bu hedefin yakalanabilmesine olanak sağlayacak biçimde yeniden ele alınacaktır. Ancak aile işletmeciliğinin korunması ve gelişerek devamının sağlanması asla göz ardı edilecek bir konu olarak görülemez. Bu nedenle optimal seviyenin altındaki aile işletmelerinin işletme verimliliğini yakalayabilmesine zemin yaratmak için kırsal alanda kümelenme modeli ile bir araya gelmeleri ve faaliyetlerini sürdürmeleri teşvik edilecektir.

 

 Kooperatifler tarımsal etkinliğin ayrılmaz bir parçasıdır.

 

Gerek girdi temininde gerek üretim süreçlerinin planlanmasında ve üretim araçlarının olası en verimli biçimde kullanılmasında ortak kaynak yaratılması ve kolektif biçimde kullanılması son derece önemlidir. Üretim süreçlerinde olduğu gibi, üretilen ürünlerin pazarlanma aşamasında da kooperatifler üreticinin hem gücü hem de en önemli destekçisi durumundadır. Sektörün iç denetimini sağlamak bakımından da kooperatiflere çok büyük görevler düşer. Geçmişte kooperatifçilikte büyük başarılar sağlamış olan Kıbrıs Türk üreticisinin bugün hak ettiği konumda olmadığı çok açıktır. Bu nedenle kooperatifleşmenin yeniden cazip hale geleceği bir destekleme modeli geliştirilerek uygulanacaktır.

 

Denizel canlı kaynakları, su ürünleri ve balıkçılık alanlarında bilimselliğe dayalı, sürdürülebilir, planlı bir üretim hedeftir. Bu amaçla, ihtiyaç duyulan yasal altyapı eksiklikleri hızla giderilecek ve bir ada ülkesi olan Kıbrıs için çok önemli bir fırsat olması gereken bu sektörden ekonomimize çok daha yüksek oranda katkı sağlanacaktır.

 

Marka değeri yüksek ve kendi kendine yetebilen bir arıcılık sektörü yaratabilmek için gerekli mevzuatı da içerecek bir planlamaya gidilecek, Kıbrıs Arısı’nın korunup çoğaltılması da dahil, sektörün güvenli gelişimi sağlanacaktır.

 

 Gelişmekte olan Turizm sektörünün tarım sektörüne bugünkünden çok daha fazla katkıda bulunması en önemli hedeflerdendir.

 

Turistik işletmelerin yıllık talep tahminleri belirlenecek ve tarımsal işletmeler bu talebe yanıt verecek biçimde yeniden yapılandırılacaktır. Talep öngörüleri hazırlanırken, sadece miktarlara odaklanmak isabet kaydetmek bakımından elbette yeterli değildir. Hangi üründen, nasıl bir kalite düzeyinde ve ne kadarına gereksinim duyulacağının önceden belirlenmesi, planlama bakımından olmazsa olmazdır. Bu saptamanın isabetli biçimde yapılmasına ek olarak, turistik işletmelerin, sektördeki küresel rekabet gücünü korumak kaydıyla, hem yerel tarımsal ürünleri alım taahhüdü altına sokulması ama hem de tarımsal işletmelerin belirlenen kalite düzeyine ve miktarına uygun olarak üretim taahhüdü altına girmesi bir bütün olarak sağlanacaktır. Ayrıca hem yerel tarım ürünlerinin turistik işletmelerde tüketilmesini sağlayacak mevzuatın oluşturulması ama özellikle de geleneksel ve niş ürünlerimizin turistlerin kolayca erişebilecekleri biçimde pazara sunulmasına yol açacak düzenlemeler önceliklerimiz arasındadır.

 

Tarıma dayalı sanayi işletmelerinin gereksinim duyduğu hammaddenin uygun koşullarda ve süreklilik arz edecek biçimde üretilmesini sağlayacak bir planlama ve destekleme modeli geliştirilecek, böylelikle üretici ile imalatçının gözetildiği ve tarımsal üretim ve tarımsal sanayi entegrasyonu yoluyla her iki unsurun da kazanç elde ettiği bir düzen yaratılacaktır.

 

Tarımsal sanayi tesislerinin ekipman eksiklikleri göz önünde bulundurularak, ürünlerin katma değerinin artırılması için tesislerin gerek sayısal olarak artırılması gerekse ürün işleme çeşitliliği ve mekanizasyon altyapılarının iyileştirilmesine yönelik strateji geliştirilecektir.

 

 Türkiye Cumhuriyeti’nden deniz altına döşenen borularla adamıza gelen su, çok önemli bir fırsat ifadesidir.

 

Bu sudan olası en rasyonel biçimde yararlanılması şarttır. Tarım sektöründe faaliyet gösteren işletmelerin gelişmeleri ve sürdürülebilir bir tarım faaliyeti içinde kalabilmeleri için, bu suyun hangi bölgelere ve ne gibi koşullarla ulaşacağının belirlenmesi çok önemlidir. Türkiye’den gelen suyun toprak kalitesine bağlı olarak, teknik açıdan ve maliyet bakımından ulaştırılması en kolay bölgelerden başlanarak tarımsal alanlara ulaştırılması gerekmektedir. Bu konuda halen bütünlük arz etmeyen biçimde devam eden çalışmalar, Türkiye Cumhuriyeti ile 2 Mart, 2016 tarihinde imzalanan uluslararası anlaşma hükümlerine bağlı olarak gözden geçirilecek ve yeniden kendi kurumlarımızın kontrol, denetim ve sorumluluğu altına alınacaktır. Bununla birlikte, su yönetimi ve tarımsal amaçlı suyun verimli kullanılmasına ilişkin yasal, idari ve teknik altyapı eksikliklerinin hızla tamamlanması şarttır. İhracat potansiyeli ve rekabet edebilirliği yüksek tarımsal üretim ve buna dayalı tarımsal sanayi yatırımlarının Türkiye’den gelen suyun yaratacağı etkiye göre teşvik edilmesiyle, ülke ekonomisine en üst düzeyde katkı sağlayan bir sektör yapısı oluşturmak mümkündür.

 

 Tarım sektörünün toplam istihdam payını artırmak ve bu işle iştigal edenlerin refah düzeyini geliştirmek için alınacak başlıca önlemler aşağıdaki gibidir:

 

1. Bakanlık ve bakanlığa bağlı daire ve kurumlar çağın gereklerine uygun olarak yeniden yapılandırılacak ve kurumsal kapasiteleri artırılacaktır.

2. Tarım sektöründe faaliyet gösteren üretici örgütlerinin ürünlerini satılabilir bir kalite düzeyinde yetiştirmelerine ve en uygun koşullarda pazarlayabilmelerine zemin yaratılacaktır.

3. Üretimden tüketime kadar geçen tüm süreçlerde, AB ve uluslararası standartlara uygun gıda ve yem güvenliği sağlanacaktır.

4. Hayvan Hastalıkları İle Mücadele Programının kapsamı genişletilecek ve hayvan hastalık ve zararlıları kontrol ve eradike edilerek işletmelerin ve ülkenin hayvan hastalıklarından ari hale getirilmesi ve hayvan ve hayvansal ürünlerin AB ve uluslararası ticarete açılmasısağlanacak ve ekonomik kayıplar önlenecektir.

5. Çevreye duyarlı ve etkin bitki sağlığı tedbirleri ile kalite korunacak ve bitkisel üretim artırılacaktır. Özellikle sebze ve meyve ticaretinde toptancı hali kurulması ve işletilmesine ilişkin projeler ve yasal altyapılar hazırlanacaktır.

6. Tarımsal üretim kaynakları korunarak mevcut su kaynakları en verimli şekilde kullanılacaktır. Bu yolla rekabet edebilir, üretimde verim ve kalite sağlayarak erkenciliği esas alan rekabet gücü yüksek ve sürdürülebilir bir tarımsal üretim sektörü oluşturulacaktır.

7. Bitkisel ve hayvansal üretimde istikrarın sağlanması için gerekli önlemler alınarak, destek ve teşvikler bu amaca uygun olarak revize edilecektir.

8. Balıkçılık faaliyetleri bir devlet politikası haline getirilerek denizden ekonomik fayda üretilecektir.

9. Tarımsal üretimde verimliliği ve sürekliliği gözeten bir ticaret rejimi oluşturulacaktır.

10. Entegre Tarım Bilgi Sistemleri’nin oluşturulmasına yönelik çalışmalar başlatılacak ve öncelikle Çiftçi Kayıt Sistemi ve Hayvan Kayıt Sistemi kurulacaktır.

 

Orman alanlarımızın etkin bir şekilde korunarak geliştirilmesi için kapsamlı çalışmalar yapılacaktır. Orman ve arazi yangınlarının önlenmesi amacıyla yangın gözetleme kuleleri gerekli ekipmanlarla donatılarak işlevsel hale getirilecektir. Yangınlara kısa sürede müdahale edilerek kontrol altına alınması amacıyla “yangın koruma ve yangına müdahale sistemi” kurulacak, yangınla mücadelede karadan uygulanan metotların yanı sıra havadan müdahale yöntemleri de geliştirilecektir.

 

Çam kese böceği ve kabuk böcekleri ile mücadelede biyolojik, biyoteknik ve mekanik yöntemlere ağırlık verilerek kesintisiz bir uygulama programı hazırlanacaktır.

 

Kırmızı palmiye böceği ile mücadele programı kapsamı genişletilerek hassasiyetle uygulanacaktır. Program etkinliğinin artırılmasında konuya duyarlı sivil toplum örgütü ve yerel yönetimlerden azami ölçüde yararlanılacaktır.

 

Mevcut orman alanları, orman ilan edilen araziler ve orman dışı ağaçlandırılan arazilerin Tapu ve Kadastro Dairesi’nde tescil edilmesi sağlanacak ve bu arazilerin kadastrosu yapılacaktır. Yeni orman alanları yaratılması amacıyla sivil toplum örgütleri teşvik edilerek işbirliği yapılacaktır. 19/2003 sayılı Alçak Ormanların İcarı Yasasının amacına uygun bir şekilde uygulanması sağlanacak, suiistimale izin verilmeyecektir.

 

Ülkemizde faaliyet gösteren taş ocakları salt malzeme üretimine odaklanan değil, çevre ile uyumlu işletmecilik anlayışıyla da faaliyetlerini sürdüren sanayi tesisleri haline getirilecektir. Bu çerçevede 2015 yılında yürürlüğe giren Taşocakları Düzenleme ve Denetleme Tüzüğü’nün imkanlarından faydalanılacak ve ocakların doğaya yeniden kazandırılması faaliyetlerine hız verilecektir. Modern taş ocakçılığı aktiviteleri özendirilecek, yeni kırma kum-çakıl ocağı işletme izni verilmeyecektir. Bununla birlikte toplam 56 olan taşocağı sayısı hükümetimiz döneminde azaltılacaktır.

Yine Taşocakları Düzenleme ve Denetleme Tüzüğü’nün yürürlüğe girmesinden sonra gerek Teknik Nezaretçilik gerekse Denetleme Kurulu sistemlerinin hayat bulması sebebiyle ciddi biçimde artış gösteren denetimler daha da etkinleştirilecektir ve denetimlerden elde edilen sonuçlar belirli aralıklarla kamuoyu ile paylaşılacaktır.

 

Önümüzdeki dönemde ocakların doğaya yeniden kazandırılması çalışmaları yanında ürün kalitesinin de kontrol altına alınması amacıyla çeşitli yasal düzenlemeler hayata geçirilecektir. Taş ocaklarında üretilen her türlü üründen farklı kullanım alanlarında da yararlanılması sağlanacaktır. Taş ocağı ürünlerini taşıyan kamyon ve araçların yol güvenliğine uygun olmaları sağlanacaktır. Malzeme sevkiyatı sırasında yollarda oluşması muhtemel deformasyonun önüne geçecek tedbirler alınacak ve bu konuda sıkı ve sürekli denetim yapılacaktır. Taş ocağı ürünlerinin satış bedellerine eklenerek oluşturulacak kaynakla, geçmişte işletilerek hiçbir iyileştirici faaliyet yapılmadan terk edilen taş ocaklarının doğaya yeniden kazandırılmaları sağlanacaktır. Maden ve taşocakçılığı sektörünün düzenlenmesi ve denetlenmesi konusunda yetkili konumda olan Jeoloji ve Maden Dairesi gerek insan kaynağı gerekse teknik ekipman bakımından güçlendirilecek ve bu alanda daha etkili bir hizmet sunmasının önü açılacaktır.

 

Göletlerin verimliliğinin artırılması ve yer altı sularının beslenmesi için planlar oluşturulacaktır. Evsel ve bireysel ölçekte “gri su” kullanımının teşvik edilmesi ve su tasarrufu ile ilgili eğitim ve bilinçlendirme çalışmaları yapılacaktır. Tarım, Çevre ve Doğal Kaynaklardan sorumlu bakanlıklar, AB Su Çerçeve Direktifi ve Çevre Yasası’nın öngördüğü üzere Su Havzası Yönetim Planları hazırlayacaktır. Böylece su kaynaklarının ve kütlelerinin (dereler, göletler, kıyı suları) kalitesi ve miktarı hakkında envanter oluşturulacaktır. KKTC’de su ile ilgili uygulanacak her politika, strateji ve proje Çevre Yasası’na ve Avrupa Birliği’nin Su ve Çevre ile ilgili müktesebatına uyumlu olacaktır. Su politikasına ve ilgili mevzuata uygun olarak

ülkedeki bütün su kaynaklarının kalite ve miktar olarak sürdürülebilir şekilde

işletilmesini yönetmek maksadıyla, belediyeler, sulama birlikleri, KTMMOB ve

merkezi yönetimin temsil edildiği özerk Su Kurumu kurulacaktır. Su temin projesi kapsamında Türkiye Cumhuriyeti’nden gelen suyun işletilmesine ilişkin projenin ihale dosyasının hazırlanması ve değerlendirilmesi sırasında Merkezi Yönetimin, Su İşleri

Dairesi’nin, Belediyelerin ve KTMMOB’un görüşleri dikkate alınacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

KKTC Anayasa’sının 8. maddesi, “Eşitlik Hakkı”nı ve 45. maddesi de “Sağlık Hakkı”nı güvence altına almaktadır. Hal böyle iken sağlık sisteminde yıllardır yaşanan sorunlar ve başarılamayan reformlar nedeniyle sağlığın sunumunda ciddi aksaklıklar meydana gelmiştir. Yeni hükümet döneminde Sağlık Bakanlığı’nın hedefi “ülkenin altyapı, mali ve insani kaynaklarını seferber ederek, geliştirerek, kaliteli, eşit, ulaşılabilir, sürdürülebilir ve çağdaş bir sağlık hizmeti üretmek ve sunmaktır.” Bu amaçla aşağıda sıralanan çalışma ve reformların ivedilikle yapılması planlanmıştır.

1-Sağlık Bakanlığının reorganizasyonu

Sağlık Bakanlığı’nda; sağlık politikalarının üretilmesi, kamu ve özelde çağdaş sağlık hizmetlerinin sunumu ve denetlenmesi için ihtiyaç duyulan birimler oluşturulacaktır.

2. Birinci Basamak Sağlık Hizmetlerinin güçlendirilmesi

Kamu sağlık merkezleri, alt yapı, insan iş gücü bakımından güçlendirilip, yeterli hale getirilecektir.

3. İkinci Basamak Sağlık Hizmetlerinin güçlendirilmesi

İkinci Basamak sağlık hizmeti veren mevcut kamu hastaneleri alt yapı, fiziki koşullar ve insan iş gücü bakımından güçlendirilecek ve yeterli hale getirilecektir.

4. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin geliştirilmesi ve güçlendirilmesi

Üçüncü Basamak sağlık hizmeti vermekle yükümlü olan Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin tam teşekküllü hale getirilmesi, kaliteli asistan eğitimi vermesi ve ihtisas hastanesi konumuna gelebilmesi için çalışmalar hızlandırılacak, eksiklikler tamamlanacaktır.

5. Sağlığın Finansmanı

Sağlığın finansmanına önemli katkı sağlayacak olan Genel Sağlık Sigortası’nın yürürlüğe girebilmesi için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve hükümetin diğer kurumları ile eşgüdüm içerisinde yapılacak çalışmalara hız verilecektir.

Devlet bütçesinden sağlık hizmetlerine ayrılan pay arttırılacaktır.

6. Otomasyon

Sağlık hizmetlerinin denetlenmesi ve sağlıklı veri toplanması için gerekli olan otomasyon sistemi, ülkedeki tüm kamu ve özel sağlık kurum ve kuruluşlarını içerecek şekilde hayata geçirilecektir.

7. Mevzuatın Tamamlanması

Sürdürülebilir bir sağlık sistemini oluşturmak için yasal çalışmalar süratle tamamlanacaktır. Kamu Sağlık Çalışanları (değişiklik) Yasası, Döner Sermaye Yasası, Genel Sağlık Sigortası Yasası, Hasta Hakları Yasası hayata geçirilecektir. Yataklı Tedavi Kurumları Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) Yasası güncellenme çalışmaları tamamlanacaktır. Gıda güvenliğinin sağlanması için yapılan yasal çalışmalar sonuçlandırılacaktır. Sağlık işleri ile ilgili Meclis komitelerinde gündemde olan yasalar ivedilikle tamamlanacaktır.

8. Koruyucu Sağlık Hizmetleri

Koruyucu sağlık hizmetleri öncelikli hedeflerimizdendir. Tütün ve tütün ürünlerinin kullanımı, madde bağımlılığı, kronik, bulaşıcı ve genetik hastalıklar gibi sağlıklı yaşamı tehdit eden unsurlara karşı etkili çalışmalar başlatılacaktır. Temel sağlık hizmetlerinde Koruyucu Sağlık Hizmetleri Birimi geliştirilecektir. İstatistiki ve epidemiyolojik veriler titizlikle toplanacak ve yapılacak çalışmalarda yol gösterici olması sağlanacaktır.

9.Yeni Hastaneler ve Birimler

Yeni, çağdaş kamu hastanelerinin yapılması için gerekli çalışmalar sürdürülecektir. Yeni hastaneler yapılana kadar mevcut kamu hastanelerinin eksiklikleri giderilecek ve ihtiyaç duyulan yeni birimler oluşturulacaktır.

10. Acil ve 112 Hızır hizmetleri güçlendirilecektir.

11. Planlama

İnsan kaynaklarının verimli kullanılması esastır. Sağlık alanında eğitim planlanacak ve hizmet içi eğitimlerin sürekliliği sağlanacaktır.

12. İlaç Yönetimi

İlaçlara erişilebilirlik kolaylaştırılacak ve İlaç Takip Sistemi ile ilaç kullanımı denetim altına alınacaktır.

13. Hasta Birimleri

Kamu hastanelerinde hastaların bilgi alabileceği, dilek ve temennilerini iletebilecekleri Hasta Birimleri kurulacaktır.

14.Kalite Kontrol ve Standardizasyon

Tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında kalite kontrol ve standardizasyonun sağlanması için çalışmalar yapılacaktır.

15. İş Yeri Hekimliği

İşçi Sağlığı ve Güvenliği için işyerlerinde İş Yeri Hekimliğinin kurumsallaşması için Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile birlikte İş Yeri Hekimliği çalışmaları yapılacaktır.

16. Sağlık Turizmi ve turist sağlığı konularında çalışmalar yapılacaktır.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

 

Sürdürülebilir ekonomik büyümenin sağlanmasındaki asli unsurların başında dış pazar odaklı, yüksek katma değerli ve yenilikçi üretim modelinin izlenmesi gelmektedir.

 

Üretim, beraberinde istihdamı getirmekte, istihdam ise ekonomi politikalarının nihai amacı olan toplumsal refah düzeyinin yükseltilmesini mümkün kılmaktadır.

 

Yeni hükümet döneminde, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı bünyesinde yürütülecek çalışmalarla, sektörel büyümeyi hedefleyen ekonomi politikaları ile büyümede sürdürülebilirliğin sağlanması adına, toplum içerisindeki gelir yakınlaşmasını mümkün kılacak istihdam alanlarının yaratılması için paydaşlarla birlikte hedef ve stratejiler geliştirilecektir.

 

Ülkenin tarihi, kültürel ve doğal yapısı ile ekonomik değere dönüştürülebilecek nitelikteki kaynaklarımız dikkate alınarak oluşturulacak doğru politikalar sayesinde sağlıklı bir ekonomik büyüme ve toplumsal refah seviyesine ulaşılması sağlanacaktır.

 

Reel Sektör ile eşgüdüm içerisinde çalışılacak ve belirlenen hedeflere ulaşmak için ilgili paydaşlarla sürekli istişare içinde olunacaktır.

 

Yatırım ortamı, ilgili paydaşlardan da gerekli katkılar alınarak, iyileştirilecektir.

 

Yatırım teşvikleri bölgesel kalkınma önceliklerinin hayata geçirilmesini sağlayacak şekilde yeniden düzenlenecek, özel sektör yatırımlarınınartırılması amacıyla verilen ancak etkisi çok sınırlı kalan teşviklerin kalkınmaya doğrudan etki yapacak alanlara odaklanması sağlanacaktır.

 

Yatırım teşviklerinin temel amacı tüm sektörlerde yenilik, Ar-Ge ve girişimciliğin desteklenmesi ve istihdam edilebilirliğin artırılması yoluyla bölgesel kalkınma potansiyellerinin ekonomiye kazandırılması olacaktır.

 

Bu bağlamda tüm yatırım teşvikleri, bölgesel kalkınma öncelikleri ve mekânsal gelişim (imar) planlarında ortaya konan önceliklerin hayata geçirilmesini sağlayacak şekilde yeniden düzenlenecektir.

 

Teşvikli özel sektör yatırımlarının, yüksek etki yaratabilmesi ve katma değerinin artması için kamu yatırımları ile arasında eşgüdüm sağlanacaktır.

 

Bütüncül bir teşvik sisteminin yaratılması ve tüm teşviklerin tek elden denetlenebileceği bir sistemin kurulması için dağınık yapıdaki teşvik düzenlemeleri yeni bir çerçeve yasa altında birleştirilecektir.

 

Başta bilişim, telekomünikasyon, enerji ve turizm sektöründe kullanılacak ürünlerin üretimi olmak üzere reel sektör yatırımlarına önem verilecektir.

 

Kamusal kaynakların ekonominin makro dengelerini bozmayacak şekilde yönetilmesini sağlamak amacıyla mali disiplini koruyan şekilde hareket edilecektir.

 

Girişimci, yenilikçi, kooperatifçi yaklaşım ile üretimde ilgili paydaşların bir araya gelmesiyle oluşturulan ve birçok ekonomik yarar sağlayan ‘’kümelenme’’ye öncelik verilecek, katma değeri ve küresel rekabet edebilirliği yüksek, sertifikalı, kaliteli ve çevre dostu mal ve hizmet üretimi ile bunların profesyonel pazarlamasının yapılması sağlanacaktır.

 

Ekonomik büyüme ve istihdam yaratma politikaları özel sektör odaklı oluşturulacaktır.

 

İş yapabilirlik dünya sıralamasında üst seviyeye çıkmak, her hal ve şartta yakın coğrafyadaki seviyelerden daha iyi bir konuma gelmek için gerekli adımlar atılacaktır.

 

İş kurma işlemleri pratikleştirilecek ve süratlendirilecektir.

 

Hedefimiz, yatırım ortamındaki aksaklıkları, bürokratik engelleri ve verimsizlikleri ortadan kaldırarak özel sektörün sürdürülebilir şekilde gelişmesini ve bu sayede ülke ekonomisinin sağlıklı büyümesi sağlamaktır. E-devlet uygulamasına mümkün olan en kısa zamanda geçilmesi için atılacak adımlar desteklenecektir.

 

Sürdürülebilir ve istikrarlı ekonomik büyüme için güçlü finansal yapının oluşturulması vizyonu çerçevesinde KOBİ’lerin finansmana erişimine katkı koyulacaktır.

 

Kobi Geliştirme Merkezi’nin(KOBİGEM’in) kurumsal yapısı güçlendirilecek, etkin, şeffaf ve verimli olarak hizmet verebilmesi amacıyla hazırlanan yasa tasarısı süratle hayata geçirilecektir.

 

Fasıl 113 Şirketler Yasası AB mevzuatına uygun olarak güncellenecektir.

 

Sanayi Bölgeleri ilgili paydaşlarla da görüşülerek rehabilite edilecektir.

 

Ürettiğimiz değerli ürünlerin katma değerini de artırıp “Niş Ürün (seçkin ürün)” olarak piyasalarasunulması sağlanacaktır. Özellikle süt ürünleri, narenciye ve zeytin ürünlerinde bu yöntemle uluslararası platformda markalaşmaya gidilecektir.

 

Niş ürünlerin markalaşması için yapılacak olan tanıtım, pazarlama ve bilgilendirme faaliyetleri için sanayicilere yönelik destekler sağlanacaktır. Ayrıca ürünlerin markalaşma değerlerinin ölçülebilmeleri için izleme ve değerlendirmeye yönelik mekanizmalar oluşturulacaktır.

 

Sanayide Ar-Ge ve yenilikçi yaklaşımlar geliştirilecek ve bu yönde altyapı, organizasyon ve teşvik sistemleri yeniden yapılandırılacaktır.

 

Teknoloji transferi için yeni teknoparklar oluşturulacak, mevcutların da işlevleri artırılacaktır.

 

Teknoparklarda kuluçka merkezlerinin oluşturulabilmesi için ilgili oda ve kuruluşlarla işbirliği içinde yasal ve idari düzenlemeler gerçekleştirilecektir.

 

Sanayide rekabet gücünün artırılabilmesi için kümelenme modelinin oluşturulması sağlanacaktır. Belirlenecek sektörlere ilişkin kümelenmeye yönelik teşvik ve destekler tanımlanacak ve ayrıca kümelerin finansmanına yönelik düşük faizli kredilerin sağlanması mümkün kılınacaktır.

 

Coğrafi olarak birbirine yakın, birbirleriyle işbirliği ve rekabet halinde olan üretici firmaların kümelenme modeliyle bir araya gelerek rekabet edebilirliklerinin artırılması için bu modelin hangi öncelikli sektörlere yönelik uygulanacağı belirlenecek ve kümelerin sınıflandırılmaları ve Sanayi sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücü ile ilgili çalışmalar geliştirilecektir.

 

Ekonomik kalkınmaya hizmet eden, üretimdeki girdi maliyetlerini azaltan, kaliteli, düşük maliyetli ve çevre dostu enerji arz ve çeşitliliğinin sağlanması ana hedefi ile gereken tüm çalışmalar yerine getirilecektir.

Enerji politikalarını belirleyecek, kaliteli, güvenilir ve düşük maliyetli enerji üreten ve enerji kaynaklarını çeşitlendiren politikalar geliştirilmesini sağlayacak, bu politikaların geliştirilmesinde enerji-ekoloji dengesini göz önünde tutacak, enerji politikalarının uygulanmasından, izlenmesinden ve revizyonundan sorumlu olacak, bir Enerji Dairesi uzman kadrolar içeren şekilde oluşturulacaktır.

‘’Boşa harcanan enerji en pahalı enerjidir’’ anlayışından hareketle,

Enerjinin doğru kullanılması ve israfın önlenmesi amacıyla kamu spotları hazırlanıp ülke çapında bir kampanya başlatılacaktır.

Yeni binaların enerji verimliliği standartlarına uyumlu olmasını zorunlu kılınacak, var olan bina stokunun ise belli bir takvim çerçevesinde kademeli olarak aynı standartlara kavuşturulması teşvik edilecektir.

AB’de 2012’den beri uygulanmakta olan, Türkiye’nin de yakında uygulamaya koymayı planladığı “binalarda enerji kimlik belgesi” uygulaması ülkemizde de hayata geçilecektir.

Sanayi/Üniversiteler işbirliğiyle Kıbrıs şartlarına uygun yeni enerji verimliliği yöntemleri geliştirilmesi teşvik edilecektir.

 

Enerji tasarrufu ve verimliliği konularının eğitim sistemimiz içerisine dahil edilerek genç nesillerin bilinçlendirilmesi için gereken girişimler yapılacaktır.

 

Özellikle kamu binalarından başlayarak ülke genelinde yüksek verimli ama düşük güçlü ampul ve cihazların kullanımı teşvik edilecektir. Bu çerçevede enerji tüketiminde verimsiz malzeme ve cihazların ithalatının yapılmasını kısıtlama/caydırma bunun yerine verimi yüksek cihazların mümkünse yerli üretimi, üretimi kısa/orta vadede mümkün değilse verimli cihazların ithal edilmesi teşvik edilecektir.

 

Yukarıda belirtilenuygulamalar neticesinde enerji üretiminde kullanılan fosil yakıtın azalmasıyla hem KKTC’nin dış ticaret açığının azalması hem de fosil yakıtla yapılan enerji üretiminin çevreye olan olumsuz etkilerini asgari düzeye çekme hedeflerine katkı konacaktır.

 

Üretimde kaynak çeşitliliğini, enerji güvenliğini, ucuz enerji kullanımını, bilimsel fizibilite sonuçlarını ve ekolojik dengeyi gözeten projeler hayata geçirilecektir.

 

Enerji politikalarında gözetilecek unsurlardan bir diğeri de enerji verimliliğini artırmak, enerji yoğunluğunu azaltmak ve enerji tasarrufuna özen göstermek olacaktır. Binalarda enerji sertifikalandırılması ve yalıtım zorunluluğu getirilerek, gerek yeni binalarda, gerekse de mevcut binalarda tüketimin azaltılması hedeflenecektir. Benzer şekilde, enerji tasarruflu cihazların kullanımı teşvik edilerek, enerji tasarrufu içermeyen ürünlerin ithalatına sınırlama getirilecektir.

 

KIBTEK Yönetim Kurulu’nun atama şekli ve standartları ve/veya kriterleri, kurumun uzman bir ekibin idaresinde toplumsal yarar odaklı çalışmasını sağlayacak şekilde revize edilecek, bu kapsamda KIBTEK, daha etkin ve verimli çalışabilmesi, siyasi müdahaleden ve popülist yaklaşımlardan arındırılması maksadıyla özerkleştirilecektir.

Kurumun mali yapısındaki mevcut sorunları çözmek amacıyla KIBTEK’in maliyet hesaplamaları üretim, iletim ve dağıtım olarak ayrıştırılacaktır.

Üretimde yedek açığının kapatılması için KIBTEK tarafından tedbirlerin hayata geçirilmesi sağlanacaktır. Ayrıca, yıllık talep artış oranları dikkate alınarak, gelecekteki enerji ihtiyacını karşılayacak şekilde verimli santral yatırımları planlanıp yapılacaktır. Bu çalışmalarda Doğu Akdeniz’de bulunması muhtemel doğal gaz kaynakları da göz önünde bulundurularak yakıt olarak fuel-oil’e nazaran çok daha çevreci olan doğalgaz ile üretim yapabilen santraller veya ileride doğalgazla üretim yapabilen santraller tercih edilecektir. Teknecik Üretim Santrali ve Kalecik Santralinde çevreyi koruyucu önlemler ivedilikle alınacaktır. Bu bağlamda da gerek filtre uygulaması gerekse kükürt oranı düşük kaliteli yakıt seçimi ve diğer tüm uluslararası alanda kabul görmüş tedbirlerin üretim tesislerimizde alınması sağlanacaktır.

Geçmişte hazırlanan master plan çerçevesinde bu güne kadar yapılmış işler de dikkate alınarak master plan revize edilmek suretiyle uygulamaya konulacaktır. Bu sayede bölgelerdeki güç ihtiyacı sağlanırken, oluşturulacak ring hatları ile de arz güvenliği sağlanacaktır. İletim hatlarının yanında şalt sahalarının yenilenmesi ve kapasitelerinin artırılması veya yeni şalt sahaları yapımı da gerçekleştirilecektir.

 

Hizmet kalitesi, tüketici haklarının korunması, maliyetlerin optimizasyonu ve pik ile off pik arasındaki farklar, dağıtım kısmının öne çıkan konuları arasında yer almaktadır. Bu alanlarda tedbirler alınacaktır. Elektronik sayaçlarda çoklu tarife uygulamasına geçilecek ve özellikle dar gelirlilerin daha ucuza elektrik tüketmesi sağlanacaktır.Böylece gerçek maliyetlerin takibi yapılıp buna göre gerekli noktalarda iyileştirme yapılabilecek, dağıtımdaki kayıpları saptamak ve bu kayıpların azaltılması için konulacak hedefler doğrultusunda çalışmak mümkün olacaktır.

 

Muhasebe açısından ayrıştırılmış üç bölümün her birinde personel maliyet oranları takip edilip personelin bölümlere dağılımı rasyonel şekilde yapılacaktır.Üretim, İletim ve Dağıtım’ın KIBTEK içerisindeki yeniden yapılandırılmasının maliyetlerin tesbitinde sağlayacağı katkılara ilaveten yurttaşların faturalarına olumsuz yansıyan diğer tüm etkenler masaya yatırılarak maliyetlerin en uygun seviyeye çekilmesini sağlayacak adımlar tüm paydaşlar ile birlikte belirlenip uygulanacaktır.

 

Yenilenebilir enerji kaynaklarının geliştirilmesi ve yaygınlaşması, çevre faktörü de dikkate alınarak sağlanacaktır. Bu bağlamda, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılabilmesi için gerekli yatırımlar yapılacak ve teşvikler de bu kaynakların kullanılabilmesine yönelik olarak düzenlenerek hane halkının, sanayicinin vd. üretim kesimlerinin enerji maliyetlerinin mümkün olan en asgari seviyeye çekilmesi sağlanacaktır.

 

Elektrik maliyetlerini azaltmak için KIBTEK’e dair uygulayacağımız yapısal iyileştirmelere ek olarak;

Mevcut sistemde yıllardır kullanılan, eski ve maliyetli bir teknoloji olan buhar türbinleri yerine, daha verimli üretim santrallerine geçerek verimsiz üretimden kaynaklanan maliyetler giderilecek,bu yatırımların finansmanı buhar türbinlerinin kullanılmamasından doğan yakıt tasarrufundan sağlanacaktır.

Ödeme kolaylıkları ve denetim ile KIBTEK’in tahsilatları artırılacak, kurumun merkezi ve yerel yönetimlerden alacaklarını tahsil etmesi sağlanacak, mevcut durumda elektrik birim maliyetini artıran faiz giderleri kademeli olarak sıfırlanacaktır.

Etkin bir kaçak takip sistemi uygulamaya konularak kaçak elektrik kullanımından kaynaklanan maliyet artışı asgari seviyeye indirilecektir.

Halkımıza kaliteli ve kesintisiz elektrik sağlamak için şebekeyi gerekli yatırımlarla geliştirerek, tüketimi ve üretimi daha yakından takip eden ‘’Yük Yönetimi’’ sistemi uygulamaya konacaktır.

Çevre dostu enerji üretimi için çevreye duyarlı yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı yaygınlaştırılarak halkımız uluslararası piyasalarda fiyatları önemli derecede düşen enerji kaynaklarından yararlandırılacaktır.

Yenilenebilir enerjide gerek konut sahipleri gerekse tarım, hayvancı, üretici ve işletmelerin bir araya gelerek ortak enerji üretim noktaları oluşturmalarına imkan sağlanacaktır.

Yıllardır Teknecik santralinde eksik olduğu için halkımızın zehirlenmesine yol açan filtrenin takılması sağlanacaktır.

KIBTEK’in santral yatırım maliyetlerini düşürmek ve dolayısıyla birim maliyetlerinin aşağıya çekilmesine katkı sağlamak için çoklu tarife sistemine geçilecektir.

 

Sayın Başkan, Değerli Milletvekilleri,

Her alanda ciddi sorunlarla karşı karşıya bulunduğumuzun ve ağır bir sorumluluk yüklendiğimizin bilinciyle görev üstlenmeye hazırız. Güveninize mazhar olduğumuz takdirde, bu Program’da belirlenen ilke ve hedefler doğrultusunda, Kıbrıs Türk halkının mutluluğu ve refahı için elimizden gelen tüm gayreti sergileyeceğimiz konusunda sizleri temin ederiz.

Teşekkür eder, saygılar sunarım. “