“DÖNÜŞÜMLÜ BAŞKANLIKLA İLGİLİ 2’YE 1 ORANI ÇOK NET YAZILDI”

“(TÜRK VE YUNAN VATANDAŞLARINA EŞDEĞER MUAMELE KONUSUNDA) OLASI ÇÖZÜM SONRASINDA DAİMİ İKAMET TALEBİYLE GELECEKLERLE İLGİLİ ADİLANE VE EŞİTLİKÇİ BİR MUAMELE ÖNGÖRÜLÜYOR”

“ELEŞTİRİLERE GÖZÜMÜZÜ KAPATAMAYIZ ANCAK HALK RAHAT OLSUN. YANGINDAN MAL KAÇIRMIYORUZ. NİHAİ KARARI VERECEK OLAN HALKTIR.. BEN BİR TEK KIBRIS TÜRKÜ’NÜN ÇIKARINA BAKARIM”

 

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Guterres Çerçevesi’nin temel unsuru olan dönüşümlü başkanlıkla ilgili 2’ye 1 oranının çok net yazıldığını belirtti. 

30 Haziran’da sunulan gayri resmi, “non-paper”in Rum tarafının iddia ettiği gibi “Güvenlik ve Garantiler”le ilgili olmadığını vurgulayan Akıncı, çerçevede öngörülen haritanın ise Kıbrıs Türk tarafının sunduğu harita olduğunu, ne Annan Planı, ne de Rum tarafının haritasından söz edildiğini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Akıncı, bugün TAK ve BRT muhabirlerinin sorularını yanıtladı. Akıncı, Crans Montana’da Kıbrıs Konferansı sırasında BM Genel Sekreteri’nin sunduğu çerçevenin unsurlarını dile getirdi. 

Cumhurbaşkanı, 6 unsur içeren çerçevenin temel unsurlarından birinin, “2’ye 1” oranının çok net yazıldığı dönüşümlü başkanlıkla ilgili olduğunu kaydetti. Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs Türk tarafının sunduğu haritanın da esas alındığı çerçevede ne Annan Planı, ne de Rum tarafının haritasından söz edildiğini belirtti. 

Akıncı, iki mülkiyet rejiminin öngörüldüğü çerçevede, Güney Kıbrıs’ta bırakılacak topraklarda eski toprak sahibinin, Kuzey Kıbrıs’ta kalacak topraklarda ise içinde yaşayanların hakları korunacak bir düzenlemenin öngörüldüğünü kaydetti.

Çok tartışma konusu olan Türk ve Yunan vatandaşlarına eşdeğer muamele konusuna da değinen Akıncı, çerçevede, olası çözüm sonrasında daimi ikamet talebiyle geleceklerle ilgili “adilane ve eşitlikçi” bir muamele öngörüldüğünü belirtti. Akıncı, “Dörde bir oranı diye bir şey önerilmiyor. Rakamsal bir ifade yok” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, “Güvenlik ve Garantiler”le ilgili olarak tek yanlı müdahale uygulamasının sürdürülebilir olmadığına işaret edilen çerçevede, olası bir anlaşma sonrasında bir geçiş süreci sonunda tarafların anlaşacağı bir mekanizmanın oluşturulmasının öngörüldüğünü kaydetti.

Akıncı, garantörlerin dışişleri bakanları düzeyinde temsil edildiği Kıbrıs Konferansı’nda sunulan çerçevede, asker çekilmesi sözkonusu olacaksa, bunun nasıl ve ne şekilde yapılacağının, “daha üst seviyede, başbakan düzeyinde ele alınabilir” denildiğini belirtti.

Rum tarafına yönelik; “Guterres Çerçevesi’ni sulandırmadan, çarpıtmadan kabul etmeye hazırsa bir an önce açıklasın” çağrısını yineleyen Akıncı, “Bunları müzakere edelim derlerse benim çağrım bunun müzakeresine yönelik değil. Niyet varsa, ortada bu belge var” dedi.

Çağrısıyla ilgili güney ve kuzeyden gelen eleştirilere de değinen Akıncı, “Eleştirilere gözümüzü kapatamayız ancak halk rahat olsun. Yangından mal kaçırmıyoruz. Nihai kararı verecek olan halktır.. Ben bir tek Kıbrıs Türkü’nün çıkarına bakarım” şeklinde devam etti.