Beşparmak Düşünce Grubu, “uzunca bir süre, Kıbrıs’ta bir federal yapının artık kurulamayacağı” değerlendirmesinde bulundu.

Beşparmak Düşünce Grubu, yaptığı yazılı açıklamada, Cenevre’de yapılacak “5+BM Konferansı”nın ile “Federal/ortak yapı yerine egemen eşitlik temelinde ve işbirliğine açık iki Devlet anlayışının” uluslararası platforma taşınmasına olanak verdiğini kaydetti. 

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“2020 Cumhurbaşkanlığı seçiminde, büyük oranda bu değerlendirme doğrultusunda olan “federal/ortak yapı yerine egemen eşitlik temelinde ve işbirliğine açık iki Devlet anlayışı” ile “federal çözüm arayışlarını ısrarla sürdürme anlayışı”nın çatışması biçiminde geçti ve KKTC seçmeni, Beşparmak Grubu’nun da savunduğu ilk anlayışı benimsedi.

Ersin Tatar’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi, seçmenin iradesi doğrultusunda    “federal/ortak yapı yerine egemen eşitlik temelinde ve işbirliğine açık iki Devlet anlayışı” politikasının hayat bulması sonucunu verdi. Bu anlayışı KKTC Hükümeti ile Cumhuriyet Meclisi’nin çoğunluğu da onaylıyor. Anavatan Türkiye de, başta Cumhurbaşkanı ile Milli Güvenlik Kurulu, tüm kurumlarıyla bu politikayı benimsediğini birçok kez resmi olarak açıkladı. Böylece tam bir TC – KKTC ortak duruşu/uzlaşması ortaya çıktı.”

Kıbrıs’ta iki halk, iki dil, iki din, iki demokrasi, iki hukuk, iki tarih, iki anlayış olduğunun yadsınamaz bir gerçek olduğuna dikkat çekilen açıklamada, buna karşın, her şeyleriyle ayrı iki varlığın zoraki ortak devlet deneyimi sadece üç buçuk yıl olduğu halde, yaklaşık yarım yüzyıl devam eden görüşme sürecinde, Ada’da sanki her zaman ortak bir devlet olduğu ve Kıbrıs Türk Halkı’nın dışlandığı devlete yamanmak zorunda olduğu algısı yaratıldığı kaydedildi.

“Bu algı artık silinmeli ve tarih olmalıdır” denilen açıklamada, şöyle denildi:

“Beşparmak Grubu, “federal/ortak yapı yerine egemen eşitlik temelinde ve işbirliğine açık iki Devlet anlayışı” politikasında esnemenin, geri adım atmanın ya da bu politikayı terk etmenin geriye dönüş anlamı olacağı ve oluşan yanlış algıyı güçlendireceğini değerlendirmektedir.

Rum-Yunan ikilisinin, Türk garantisi ile Adadaki Türk askeri varlığının sıfırlanmasını sağlamak amacıyla, “federal/ortak yapı yerine egemen eşitlik temelinde ve işbirliğine açık iki devlet” düşüncesine kapılması, en azından bunu denemeye kalkışması küçük bir olasılık olsa da, bunu “şeytanın avukatlığına sığınarak” değerlendirmek gerekmektedir.”

Açıklamada ayrıca şu değerlendirmelerde bulunuldu:

“Gelişmeler ve sonuç ne isterse olsun, TC ve KKTC olarak garantiler ve Kıbrıs’taki Türk askeri varlığı konularında kesinlikle geri adım atılmaması, bu konularla ilgili zamana bağlı esnemelerin söz konusu olmaması, ayrıca, garantilerle ilgili olarak adadaki Türk askeri varlığı konusunda bugünkü neslin yapacağı herhangi bir değişiklik, gelecek kuşakların varlığının ve iradesinin ipotek altına alınması anlamını taşıyacağı düşünülmektedir.

Beşparmak Düşünce Grubu, dile getirilen grup değerlendirmeleri doğrultusundaki düşünce, duruş, tutum ve politikalara; bunların Cenevre’ye taşınmasına ve “5+BM Konferansı’nın bu yönde gelişmesine destek verilmesi gerektiğini değerlendirmektedir.”