Ahmet İLKTAÇ
16’ncı yüzyılda inşa edilen ve Kıbrıslı Rum Ortodokslar için büyük öneme sahip olan Mağusa’nın Maraş Bölgesi’ndeki Ayia Paraskevi Kilisesi’ne İki Toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi sahip çıktı.
Her geçen gün daha fazla yıkılan ve tarihi kaybın yanında, büyük tehlike de arz eden kilisenin etrafı tellenerek içine girilmesi engellendi.
Kültürel Miras Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Eş Başkanı Ali Tuncay, projelerinin ikinci ve son aşamasında kilisenin koruma çalışmasının yapılmasının planlandığını açıkladı.
Günümüzde ilgisizlik nedeniyle her yanı çöken ve otlarla boğuşan Ayia Paraskevi Kilisesi, geçtiğimiz yıllarda bir grup Kıbrıslı Rum dostlar tarafından temizlenmişti.
Komiteye teşekkür
Bölgede yaşayan Kıbrıslı Türk vatandaşlar, yapılan çalışmayı memnuniyetle karşıladı. Kilisenin ülke turizmine kazandırılarak, bölgeye gelir getirmesinin sağlanmasını dileyen bölge halkı, İki Toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi’ne teşekkür etti.
Ayia Paraskevi’nin önemi
Hristiyanlıkta, Aya. Paraskevi, gözlerden sorumlu aziz olarak biliniyor ve bu kilisenin faaliyette olduğu dönemde gözle ilgili sorunları olan insanların burayı sürekli ziyaret ettiği belirtiliyor. 1974 yılına kadar Aya. Paraskevi Kilisesi’nin doluluk bakımından en kalabalık kilise olduğu ve her yıl 26 Temmuz’da kilisesinin önünde etkinlik düzenlendiği bildirildi.
Tuncay: Önce telleme, ardından koruma
Yapılan çalışma ile ilgili İki Toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Eş Başkanı Ali Tuncay’ın paylaşımı:
“Covid-19 pandemisinin tüm engelleyici koşullarına rağmen Kültürel Miras Teknik Komitesi çalışmalarına devam ediyor. Mağusa'da Aşağı Maraş bölgesinde çocuk parkının hemen bitişiğinde bulunan yıkılma tehlikesi altındaki Ayia Paraskevi kilisesinde öncelikle insan güvenliğini sağlamak amacıyla telleme çalışması yapılmıştır. İkinci aşamada proje ve son aşamada ise koruma çalışması yapılması planlanmaktadır. Kökeni ne olursa olsun tüm kültürel miras eserleri korunması gereken zenginliğimizdir. Bu konuyu geçmişte din adına istismar edip bundan beslenenlerin aksine, suçlayarak değil çalışarak cevap veriyoruz....”
