Kaliteli ve ucuz olduğu gerekçesiyle fabrikasyon ürünlerin tercih edilmesi, günümüzde birçok meslek gibi terziliği de bitirdi.

Meslekte ciddi bir gerileme olduğunu anlatan Mustafa Kahveci, birkaç yıl sonra terziliğin tarihe karışacağını ileri sürüyor.

Gazimağusa’da herkes O’nu ‘Manniks’ olarak tanıyor…

1963 doğumlu Mustafa Kahveci, terziliğe tam 38 yıl emek vermiş… “Benden genç terzi yok” diyor…

Anlayacağınız, meslekte son demlerden…

 “Terzilik gelecek için istikbal vaat etmiyor” diye devam ediyor…

Kendisinin ve geride kalan birkaç meslektaşının mesleğini değil tamircilik işi yaptığını anlatıyor.

Dayısının isteğiyle, ortaokulu bir yıl okuduktan sonra atmış mesleğe ilk adımı. Çok çalışarak, bugünlere kadar gelmiş…

Meslek sahibi olması için “Eti senin kemiği bizim” diyerek, 1976’da, ustasına teslim edilmiş küçük yaşta…

Sabır isteyen zor bir meslek olduğu için, zaman zaman şikayet etse de, kayla alınmamış ailesi tarafından… Birçok arkadaşı üç haftada kaçmış usta yanından… Ailesi, “Gidecen” diye ısrar edince, kendisine başka seçenek kalmamış… Başka şansı olmayınca, sıkıca sarılmış işine… Çok çalışmış ve başarmış!

Ustası Özkan Oza’dan mesleğin tüm püf noktalarını öğrenmiş… Disiplinli ve dikkatli bir şekilde çalışmış, yaptığı işe hep özen göstermiş… 10 pantolon diktiği günler dahi olmuş…

Ardından çalıştığı terzi dükkanını devralmış, 1989’da evlenmiş. İki kızını da terzilik yaparak büyütmüş.

 

İlgi yok

 

Mesleğe ilginin azaldığına değinen Mustafa Kahveci, işi öğrenmek isteyen genç olmadığına değindi üzülerek.

Kahveci, şöyle devam etti:

 “Böyle devam ederse yeni terziler yetişemeyecek. Mağusa’daki terziler bir elin parmağını geçmiyor. Benden genci yok örneğin. Benden sonra biri kalmayacak, maalesef…

Aslında, günümüzde, biz de mesleğimizi icra edemiyoruz. Teknoloji geliştikçe mesleğe olan ilgi azaldı… Pantolon, ceket dikmeyeli yıllar oldu. İşimiz, tamir. Tamircilik yapmak terzi işi değil ama mecbur. Bunu da yapmazsak, aç kalırız.

Bayram önceleri kafamızı kaşıyacak vakit bulamazdık. Gece yarılarına kadar çalışırdık. Bir takım elbiseyi üç günde dikerdik. İki kez prova yapardık. Talep çoktu o zaman… Şimdi iş kolaylaştı. Daraltma, paça kısaltma, zip değiştirme yapıyoruz.

Mağazalarda uygun fiyata takım elbiseler var, günümüzdeki koşulları da dikkate alacak olursak, vatandaş da haklı ucuz diye gidip alıyor. Ben dikecek olsam, 400 TL’den aşağıya dikemem!”

Üniversite kenti olan Mağusa’da terziciliğin bitmesiyle büyük sorun yaşanacağına vurgu yapan Kahveci, “İnsanlar, söküğünü diktirecek eleman bulamayacak” dedi.

 

 

Siyasetin kalbi burada!

   Tüm olumsuzluklara karşın işini ve işyerini sevdiğini söyleyen Mustafa Kahveci,   arkadaşlarının kendisini yalnız bırakmadığına da değiniyor.

   “Siyasetin kalbi bu dükkanda atar hep” diyen Mustafa Kahveci, seçim öncesi, dükkanında, önemli toplantıların önemli görüşlerin ortaya atıldığından söz ediyor ve bakın neler anlatıyor:

   “Seçim öncesi yaptığımız tahminlerin yüzde 99’u hep doğru çıktı. Burada KADEM gibi araştırma yapabilin. Herkesimden müşterim var. Siyasetin kalbi burada atar.

   Bir de av büyük heyecanla av hazırlıkları yapılır bu dükkanda… Kahveye gideceğimize burada toplanır, ben de keyifle işimi yaparım.   

   İlter Tekbıyık, Hakan Kahveci, Ahmet Özkaraman, Birtan Demirtay, Hasan Debeş ile birlikte gideriz ava… Rahmetlik Hakan Başbuğ da katılırdı bize, aramızdan ayrılmadan önce… 1985’ten beridir grubumuz hiç değişmedi…”