Yüzeyi dünyanın kabuğuna benzeyen ve gökbilimcilerin "Mega Dünya" dedikleri gezegenin varlığı Amerikan Astronomi Derneği'nin Boston'daki toplantısında açıklandı.

Gezegenin varlığı bilim insanları arasında şaşkınlık yarattı.

Zira, daha önce bazı teorisyenler, bu büyüklükte bir gezegenin kendisine çok fazla hidrojen çekeceğini ve daha çok Neptün'e ya da Jupiter'e benzeyeceğini savunuyordu.

Harvard-Smithsonian Astrofizik Merkezi'nden Prof. Dimitar Sasselov, "Süper-Dünya'dan daha büyük olan bu gezegeni tanımlamak için başka bir şey bulmalıyız, Mega-Dünya gibi" dedi. Sasselov konuşmasında "Canavar Dünya" ifadesini kullandı.

Kepler-10c, Amerikan Uzay ve Havacılık Dairesi'ne ait Kepler telekobu tarafından keşfedildi.

Teleskop, yeni dünyaları ana yıldızlarının önünden geçerken ışıktaki minik kısılmaları arayarak buluyor.

Bu teknik, gezegenin çapını veriyor.


Çapı 29 bin kilometre

Yeni keşfedilen gezegenin çapının 29,000 kilometre olduğu belirtiliyor. Bu, dünyanın genişliğinin iki katından daha fazla.

Bu yolla, gezegenin kütlesi hakkında bilgi elde edilemiyor.

Bilim insanları amaçla gezegene Kanarya Adaları'nda bulunan Telescopio Nazionale Galileo'daki Harps-North cihazıyla baktı.

Cihaz, gezegenle yörüngesinde yer alan yıldızı arasındaki yerçekimi etkileşimini inceleyerek bir kütle ölçümü çıkardı.

Çapla kütleyi bir arada değerlendiren uzmanlar, Kepler-10c'nin gazdan ibaret bir dünya olamayacağını belirtiyor.

 

Kaynak: Haxilo